Hz. Ömer ve Melik Selahaddin Eyyubi Ne Dediyse... Ömer Çelikaslan yazdı

30.12.2018 - 14:38, Güncelleme: 29.11.2021 - 14:41
 

Hz. Ömer ve Melik Selahaddin Eyyubi Ne Dediyse... Ömer Çelikaslan yazdı

İslâm devletlerinin yöneticileri tarafından herhangi bir mevzuda alınan kararların ve uygulanan politikaların arka planında İlahî hükümler ve bu hükümlerin ilk uygulayıcısı olan Hz. Muhammed'in hayatından izler görülür. Bu durum, gayrimüslimlere tanınan inanç ve ibadet hürriyeti bakımından da böyledir.

İslâm devletlerinin yöneticileri tarafından herhangi bir mevzuda alınan kararların ve uygulanan politikaların arka planında İlahî hükümler ve bu hükümlerin ilk uygulayıcısı olan Hz. Muhammed'in hayatından izler görülür. Bu durum, gayrimüslimlere tanınan inanç ve ibadet hürriyeti bakımından da böyledir.  Kudüs, Müslümanların hâkimiyetine ilk olarak Hz. Ömer zamanında geçmiştir. Amr b. el-As ve Ebû Ubeyde'nin komutanlığında muhasara edilen Kudüs, direniş gösteremeyeceklerini anlayan şehir ileri gelenleri tarafından kan dökülmeden teslim edilmiştir. Bunun üzerine 638 yılında şehre davet edilen Hz. Ömer ilk icraat olarak Kudüs'te Tûr-ı Zeytun'da bulunan Patrik Sophronios'a Hıristiyan halkın inanç ve ibadet özgürlüğüne dair maddelerin yer aldığı bir ahitname vermiştir. 1187 de Eyyubi Devleti Sultanı Selahattin Eyyubi, hazırladığı güçlü ordusu ile Kudüs’te kurulmuş olan Latin Hıristiyan krallığı üzerine yürüdü. 4 Temmuz 1187’de tükenmiş Haçlı ordusunu, Kuzey Filistin’de Taberiye yakınındaki Hittin’de sıkıştırdı ve bir hamlede yok etti. Akka, Beyrut, Sayda, Nasıra, Yafa ele geçirildi. Daha sonra 88 yıl Haçlılarda kalan Kudüs’te son darbesini vurarak 1187’de şehri teslim aldı. Hz. Ömer’in verdiği ahitnameye dayanarak bir ahitname verdi ve ibadetlerini serbestçe yapabilmelerini sağladı. Yavuz Sultan Selim mukaddes Kudüs şehrinin fethinden sonra 31 Aralık 1516 tarihinde ziyaret etti ve şehrin ismini Kudüs-ü Şerif olarak değiştirdi. Bölgede yaşayan gayrimüslimlere, daha önce Hz. Ömer’in ve Selahaddin Eyyubi’nin verdiği ahitnamelere benzer şekilde, dönemin kadısı Muhammed tarafından hazırlattığı can, mal ve ibadetleri gibi konularda haklar sağlayan bir ahitnameyi verdi. Kudüs’te ayrı dinlerden Rum Patrik Atalye ve Ermeni Patriği Serkiz’e verdiği iki ayrı ahitnamede şunlar yazılı idi: Hz. Ömer’in olan ahitname-i hümayun ve merhum Melik Selahattin zamanından beri verilen şerefli emirler mucibince zapt ve tasarruflarında olan Kamame ve Beytül-lahm mağarası ve kuzey tarafındaki kapı ve büyük kiliseleri, Mar-Yakup ve Deyrüz-Zeytun ve Habsül-Mesih ve Nablus ve kiliselerine tabi milletlerden olan Habeş ve Kıbti ve Süryani milletleri, Mar Yakup kiliselerinde mekan tutmuş olan Ermeni patrikleri tarafından zapt ve tasarruf olunup, başka milletlerden bundan sonra bir fert müdahale ettirilmemek babında, bu saadetli nişan-ı hümayunumu verdim…. Tarihçi Ömer Çelikaslan
İslâm devletlerinin yöneticileri tarafından herhangi bir mevzuda alınan kararların ve uygulanan politikaların arka planında İlahî hükümler ve bu hükümlerin ilk uygulayıcısı olan Hz. Muhammed'in hayatından izler görülür. Bu durum, gayrimüslimlere tanınan inanç ve ibadet hürriyeti bakımından da böyledir.

İslâm devletlerinin yöneticileri tarafından herhangi bir mevzuda alınan kararların ve uygulanan politikaların arka planında İlahî hükümler ve bu hükümlerin ilk uygulayıcısı olan Hz. Muhammed'in hayatından izler görülür. Bu durum, gayrimüslimlere tanınan inanç ve ibadet hürriyeti bakımından da böyledir. 

Kudüs, Müslümanların hâkimiyetine ilk olarak Hz. Ömer zamanında geçmiştir. Amr b. el-As ve Ebû Ubeyde'nin komutanlığında muhasara edilen Kudüs, direniş gösteremeyeceklerini anlayan şehir ileri gelenleri tarafından kan dökülmeden teslim edilmiştir. Bunun üzerine 638 yılında şehre davet edilen Hz. Ömer ilk icraat olarak Kudüs'te Tûr-ı Zeytun'da bulunan Patrik Sophronios'a Hıristiyan halkın inanç ve ibadet özgürlüğüne dair maddelerin yer aldığı bir ahitname vermiştir.

1187 de Eyyubi Devleti Sultanı Selahattin Eyyubi, hazırladığı güçlü ordusu ile Kudüs’te kurulmuş olan Latin Hıristiyan krallığı üzerine yürüdü. 4 Temmuz 1187’de tükenmiş Haçlı ordusunu, Kuzey Filistin’de Taberiye yakınındaki Hittin’de sıkıştırdı ve bir hamlede yok etti. Akka, Beyrut, Sayda, Nasıra, Yafa ele geçirildi. Daha sonra 88 yıl Haçlılarda kalan Kudüs’te son darbesini vurarak 1187’de şehri teslim aldı. Hz. Ömer’in verdiği ahitnameye dayanarak bir ahitname verdi ve ibadetlerini serbestçe yapabilmelerini sağladı.

Yavuz Sultan Selim mukaddes Kudüs şehrinin fethinden sonra 31 Aralık 1516 tarihinde ziyaret etti ve şehrin ismini Kudüs-ü Şerif olarak değiştirdi. Bölgede yaşayan gayrimüslimlere, daha önce Hz. Ömer’in ve Selahaddin Eyyubi’nin verdiği ahitnamelere benzer şekilde, dönemin kadısı Muhammed tarafından hazırlattığı can, mal ve ibadetleri gibi konularda haklar sağlayan bir ahitnameyi verdi. Kudüs’te ayrı dinlerden Rum Patrik Atalye ve Ermeni Patriği Serkiz’e verdiği iki ayrı ahitnamede şunlar yazılı idi:

Hz. Ömer’in olan ahitname-i hümayun ve merhum Melik Selahattin zamanından beri verilen şerefli emirler mucibince zapt ve tasarruflarında olan Kamame ve Beytül-lahm mağarası ve kuzey tarafındaki kapı ve büyük kiliseleri, Mar-Yakup ve Deyrüz-Zeytun ve Habsül-Mesih ve Nablus ve kiliselerine tabi milletlerden olan Habeş ve Kıbti ve Süryani milletleri, Mar Yakup kiliselerinde mekan tutmuş olan Ermeni patrikleri tarafından zapt ve tasarruf olunup, başka milletlerden bundan sonra bir fert müdahale ettirilmemek babında, bu saadetli nişan-ı hümayunumu verdim….


Tarihçi Ömer Çelikaslan

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.