Sabit Kur Politikası, Alternatif Bir Çözüm

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 29.05.2018 - 11:57, Güncelleme: 29.11.2021 - 14:41
 

Sabit Kur Politikası, Alternatif Bir Çözüm

Baran Group Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Baran yükselen döviz konusunda açıklamada bulundu. Baran, açıklamaında şu ifadelere yer verdi: ˮDolar yıllık ortalama yükseliş beklentisini aşmış durumda. Bununla birlikte Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Çarşamba günü geç likidite penceresinden borç verme faiz oranını 13,5’tan 16,5’a çıkardı. Cuma günü 31 Temmuz’a kadar vadesi dolacak olan ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetlerin reeskont kredilerinde kuru 4.20 TL’de sabitledi TL ödeme olanağı sunması dövizde düşmeleri sağladı. Ancak bu durum artmakta olan döviz kuru üzerinde ne yazık ki beklenen büyük etkiyi yaratamadı. Bu durumda tercih edilebilecek birkaç seçenekten biri olan döviz kuru sistemindeki değişikliğin üzerinde durulması gerektiğini savunabiliriz. Şu anda piyasalarımızda kullanılmakta olan esnek döviz kuru kuşkusuz bu büyük yükselişten önce birçok avantaj sağlamaktaydı. Piyasaların yüzde yüz aktif çalıştığı bir düzende esnek kur sistemlerinde piyasada fiyat dengesizlikleri mümkün olmadığından spekülatif hareketlerle kar elde edilmesi imkanı ortadan kalkmaktadır. Bununla birlikte döviz arz ve talebi piyasa tarafından dengelendiğinden merkez bankası müdahaleleri de en aza indirgenmektedir. Merkez bankasının döviz stoku( kambiyo istikrar fonu) yapmasına gerek kalmaz. Öte yandan esnek kur sistemi dış ticarette risk yaratmakta, bağımsızca uygulanmakta ancak spekülasyona açık bir konuma gelebilir. Ülkeler dış dengesini sağlayabilir ama enflasyonu körükleyebilir. Bu tür belirsizliklerden korunmak mümkündür, ancak bu tür sigorta işlemleri maliyetleri arttırmaktadır. Şu anda ülkemiz tam olarak bu kaotik ortamı yaşamaktadır. Bu durumda Sabit Döviz Kuru uygulanabilir bir seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır. Parasal bir disiplin sağlaması ve günlük dalgalanmaları büyük ölçüde ortadan kaldıran sabit kurda bu günlerde merkez bankasından beklediğimiz büyük bir müdahale ile sağlanabilir. Peki, sabit kur ülkemize nasıl faydalar sağlar? Kurların sabit olarak tutulması, ekonomide planlamayı ve fiyatlama yapma olanağını sağlamakta ve böylelikle yatırım ve ticaret hacminin genişlemesine yardımcı olmaktadır. Bu durumda enflasyonun düşürülmesine yardımcı olabilir. Üstelik sabit kur ile daha yüksek bir kredibilite sağlanabilir. Döviz kuru bantları, ayarlanabilir kayan parite sistemleri ile günümüz dünyasına uyarlanabilir ve sabit kura benzer sistemlerden de bahsetmemiz mümkündür. Direk bir müdahale olmadan yalnızca önceden belirlenmiş durum ve koşullar doğrultusunda müdahalenin mümkün olduğu durumlarda yarı esnek bir düzen içerisinde yüksek verim elde etmekte aynı şekilde mümkün olabilir. Sonuç olarak özel sektörün döviz borçluluğu ve pozisyon açığı, toplam döviz rezervlerinin düşüklüğü cari açık oranı ve tabi ki enflasyonun son durumunu da göz önüne aldığımızda istikrarlı bir döviz kuruna kavuşularak piyasalarda her geçen gün bir çığ gibi büyüyen kriz, kısa ve özellikle orta vadede yatıştırılabilir. Bu süreç uzun vadede ekonomi politikalarının yeniden yapılandırılmasında yetkililere gereken süreyi sağlayacaktır. Dövize bağlı olan her işletme aynı şekilde bu süreyi kullanarak bir stabiliteye kavuşabilir. Sabit kurun ya da türevlerinin tercih edilmesi bağımsız merkez bankasının güven tazelemesini de sağlayabilir. Herkesin belli bir vadede kazanacağı sabit kura geçişin bekletilmeden olabildiğince hızlı bir şekilde ayarlanması en hayırlısı olacaktır.ˮ
Baran Group Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Baran yükselen döviz konusunda açıklamada bulundu. Baran, açıklamaında şu ifadelere yer verdi: ˮDolar yıllık ortalama yükseliş beklentisini aşmış durumda. Bununla birlikte Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Çarşamba günü geç likidite penceresinden borç verme faiz oranını 13,5’tan 16,5’a çıkardı. Cuma günü 31 Temmuz’a kadar vadesi dolacak olan ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetlerin reeskont kredilerinde kuru 4.20 TL’de sabitledi TL ödeme olanağı sunması dövizde düşmeleri sağladı. Ancak bu durum artmakta olan döviz kuru üzerinde ne yazık ki beklenen büyük etkiyi yaratamadı. Bu durumda tercih edilebilecek birkaç seçenekten biri olan döviz kuru sistemindeki değişikliğin üzerinde durulması gerektiğini savunabiliriz. Şu anda piyasalarımızda kullanılmakta olan esnek döviz kuru kuşkusuz bu büyük yükselişten önce birçok avantaj sağlamaktaydı. Piyasaların yüzde yüz aktif çalıştığı bir düzende esnek kur sistemlerinde piyasada fiyat dengesizlikleri mümkün olmadığından spekülatif hareketlerle kar elde edilmesi imkanı ortadan kalkmaktadır. Bununla birlikte döviz arz ve talebi piyasa tarafından dengelendiğinden merkez bankası müdahaleleri de en aza indirgenmektedir. Merkez bankasının döviz stoku( kambiyo istikrar fonu) yapmasına gerek kalmaz. Öte yandan esnek kur sistemi dış ticarette risk yaratmakta, bağımsızca uygulanmakta ancak spekülasyona açık bir konuma gelebilir. Ülkeler dış dengesini sağlayabilir ama enflasyonu körükleyebilir. Bu tür belirsizliklerden korunmak mümkündür, ancak bu tür sigorta işlemleri maliyetleri arttırmaktadır. Şu anda ülkemiz tam olarak bu kaotik ortamı yaşamaktadır. Bu durumda Sabit Döviz Kuru uygulanabilir bir seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır. Parasal bir disiplin sağlaması ve günlük dalgalanmaları büyük ölçüde ortadan kaldıran sabit kurda bu günlerde merkez bankasından beklediğimiz büyük bir müdahale ile sağlanabilir. Peki, sabit kur ülkemize nasıl faydalar sağlar? Kurların sabit olarak tutulması, ekonomide planlamayı ve fiyatlama yapma olanağını sağlamakta ve böylelikle yatırım ve ticaret hacminin genişlemesine yardımcı olmaktadır. Bu durumda enflasyonun düşürülmesine yardımcı olabilir. Üstelik sabit kur ile daha yüksek bir kredibilite sağlanabilir. Döviz kuru bantları, ayarlanabilir kayan parite sistemleri ile günümüz dünyasına uyarlanabilir ve sabit kura benzer sistemlerden de bahsetmemiz mümkündür. Direk bir müdahale olmadan yalnızca önceden belirlenmiş durum ve koşullar doğrultusunda müdahalenin mümkün olduğu durumlarda yarı esnek bir düzen içerisinde yüksek verim elde etmekte aynı şekilde mümkün olabilir. Sonuç olarak özel sektörün döviz borçluluğu ve pozisyon açığı, toplam döviz rezervlerinin düşüklüğü cari açık oranı ve tabi ki enflasyonun son durumunu da göz önüne aldığımızda istikrarlı bir döviz kuruna kavuşularak piyasalarda her geçen gün bir çığ gibi büyüyen kriz, kısa ve özellikle orta vadede yatıştırılabilir. Bu süreç uzun vadede ekonomi politikalarının yeniden yapılandırılmasında yetkililere gereken süreyi sağlayacaktır. Dövize bağlı olan her işletme aynı şekilde bu süreyi kullanarak bir stabiliteye kavuşabilir. Sabit kurun ya da türevlerinin tercih edilmesi bağımsız merkez bankasının güven tazelemesini de sağlayabilir. Herkesin belli bir vadede kazanacağı sabit kura geçişin bekletilmeden olabildiğince hızlı bir şekilde ayarlanması en hayırlısı olacaktır.ˮ
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.