KA.DER Mersin şubesi 5 aralık kadına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının yıldöbümünde bir açıklama yaptı.
KA.DER adına Mersin Temsilcisi Av.Seher Yalçınkaya Çetin'in yaptığı açıklaması şöyle:
Türkiye’de kadınların 5 Aralık 1934’ten bu yana, 81 yıldır seçme ve seçilme hakkı var.
Ancak Türkiye’de kadınlar 81 yıldır “seçilme” haklarını kullanamıyor!
Kadınlar;
-TBMM’deki 550 koltuktan 82’sine,
-23 bakanlıktan 2’sine,
-30 Büyükşehir Belediye Başkanlığından 3’üne,
-51 il belediye başkanlığından 1’ine,
-Başbakan yardımcılıklarından “hiçbirine”
SAHİP!
Bürokraside, yürütmede, yargıda kısaca tüm karar mekanizmalarında “eser miktarda” temsil ediliyor!
Türkiye nüfusunun yüzde 50’sini oluşturan kadınların yetki paylaşımı ve karar alma süreçlerine katılımı büyük önem taşıyor. Ancak kadınların siyasetteki “görünmezliği”, hem mecliste hem de yerel yönetimlerde kadın sorunlarını görmezden gelen politikaların üretilmesine neden oluyor.
Yüzde 85’i erkek TBMM “doğal olarak” erkeklerin hayatını ilgilendiren, onların dünyasında anlam bulacak kararlara imza atıyor. Kadınlar Meclis’ten;
-Özgecan Yasası’nın çıkmasını,
-Kadına karşı her türlü şiddeti ve tacizi engellemeye yönelik uygulamaların hayata geçirilmesini,
-Bütçe görüşmelerinde, “Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Bütçe”nin ana eksen olarak ele alınmasını,
-Kamu kurum ve kuruluşlarının yıllık bütçelerinin toplumsal cinsiyete duyarlı olacak şekilde hazırlanmasını,
-Kadınlara yeni istihdam alanları yaratmak için kapsamlı bir kadın istihdam politikasının oluşturulmasını,
-İş Kanunu’nun toplumsal cinsiyet bakış açısıyla gözden geçirilmesini,
-Eğitimde cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmaya yönelik politikaların geliştirilmesini istiyor.
Kadınlar bunları isterken hükümet yetkilileri, “Kadınlar için tek kariyer annelik” sözünden hareket ederek, “Aile Paketi” ile kadınları ödüllendirmeyi vaad ediyor, kadını yine “aile” kavramının içine hapsetmeye çalışıyor.
Kadınlar gerçek anlamda seçilme hakkını kullanabilirse:
-Eşitlik kavramı toplumun tüm kesimlerinde yaygınlaşacak.
-Kadın bakış açısına sahip, kadınların sorunlarına çözüm üreten kadın yöneticiler olacak.
-Yerel yönetimlerde kadın sayısı artacak, kadın dostu kentler yaratılacak.
-Kadınlar, şiddet gördüğünde kalabilecek yer, hukuki destek bulacak.
-Devlet, kadına yönelik şiddeti meşrulaştıramayacak. Kadınları koruyacak yasalar çıkarılacak, erkek şiddeti yüzünden meydana gelen kadın ölümleri son bulacak.
-Türkiye, kadın ve erkeğin her alanda eşit haklara sahip olduğu rol model ülkelerden biri olacak.
Bunlar, “demokrasi” ile yönetilen, Anayasası’nın 10. maddesine “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir” hükmünü koyan bir devlette “hayal” olmamalı!
Artık, “Kadının yeri evidir!”, “Kadınlar yeterli donanıma sahip değil!”, “Siyaset erkek işidir!”, “Kadın evdeki görevlerini ihmal edemez!” sözlerini duymaktan bıktık!
Bu zihniyet ve önyargılar yüzünden aday gösterilemiyoruz, siyasi partilerin yönetimlerinde ve kadınları ilgilendiren karar alma süreçlerinde yer alamıyoruz.
Seçerken de seçilirken de “eşitlik” istiyoruz.
Kadınsız seçilmek, kadınsız yönetmek isteyen, iktidar koltuklarını “erkekten erkeğe” devreden, nüfusun yarısını “yok sayarken” adalet, eşitlik, demokrasi nutukları atan
zihniyetle mücadelemiz “O EŞİTLİK SAĞLANANA KADAR” devam edecek!
KA.DER
Kadın Adayları Destekleme Derneği
Henüz kimse yorum yapmamış, ilk yorum yapan siz olun.