Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Doğan Aydal Mersin’de

Siyaset 22.02.2020 - 22:37, Güncelleme: 29.11.2021 - 14:41
 

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Doğan Aydal Mersin’de

Yeniden Refah Partisi AR- GE den sorumlu enerji uzmanı genel başkan yardımcısı prof. Doğan Aydal, iki günlük Mersin ziyaretine, partisinin Mersin il yönetiminin katılımıyla basın kahvaltısı ile başladı. 23 Şubat Pazar günü de bir konferans verecek olan Aydal, sıcak bir basın toplantısı gerçekleştirerek Mersinli gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Sözlerine amacının sadece hükümeti eleştirmek olmadığını söyleyerek başlayan Aydal, "18 yıldır iktidarda olan bir hükümete hep 'kötü' demek hem anlamsız olur hem de vazifemiz değildir. Her şey kötüyse nasıl 18 yıl iktidarda kaldıları sorgulamamız lazım. Daha da ötesi, onlara oy veren zümreyi de bir ölçüde rencide etmiş oluruz.Bir gerekçeleri vardı oy verdiler. Sade vatandaşların artık arzuladığı "Tamam bunları hallettiniz ama benim rahatlığı nasıl sağlayacaksınız sorusudur. 3-4 sene idare edebiliriniz. Toplumda bir rahatlama olur. Dışarıdan para akışı olur.Toplumda olan bu geçici rahatlama sizi 2. hatta 3. kez iktidara taşıyabilir. Burada muhalefete düşen görev sadece tenkit etmek için değil, sayısal olarak ortaya koymak ve Yeniden Refah Partisi olarak karşı tarafı kötülemekten ziyade bu rakamları ortaya koyarak bunu nasıl çözeceğimizi anlatmak. 'İktidara gelince çözeceğiz' lafı başka bir şey. Hele bir bakalım çözeriz. Hayır. Biz, çözümlemelerimizi şimdiden söylemeliyiz. Türkiye'ye baktığımızda şunu görüyoruz. Türkiye üzerinde iktidarların yaptığı hatalar var, doğru. Bir de uluslararası yapılan hatalar ve planlar var. Uluslararası hiçbir ülke Türkiye'yi, bu coğrafyada, bu stratejik ortamda yalnız bırakmaz. Bize düşen bunu görüp, tedbir alabilmektir."dedi     Amerika’da eğitim gören, başbakanlık müşavirliği, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı danışmanlıkları yapan prof. Doğan Aydal, “Ben bir hesap adamıyım. Sayılarla konuşurum. Sayılar konulduğunda yalan söylemek kolay olmaz.” diyerek, ülkenin birçok yakıcı problemini sayılar vererek açıkladı.      “Biz sorunları nasıl çözeriz buna odaklanmak lazım” diyen Aydal, eğitim, tarım, hayvancılık ve enerji konularında çarpıcı rakamlar vererek, Türkiye’nin içinde bulunduğu akut sıkıntılara dikkat çekti.     EĞİTİM SİSTEMİ GERİLEDİ   Eğitim sistemimizin bugünkü iktidar ile beraber 7-8 kez değiştiğini, uluslar arası eğitim ölçü sistemi PİSA sıralamasında, 137 üye ülke arasında ortalamada 99. Sıraya gerilediğini söyleyen Aydal, eğitimin bir yap-boz tahtasına düşerek, kalitesinin de giderek bozulduğuna vurgu yaptı.     TÜRK TOHUMU BİTİRİLDİ   Türk tohumunun önünün kesildiğini söyleyen Aydal, “ Türk tohumunun önce takasını, sonra ekimini yasakladılar. Toprak Mahsülleri Ofisinin (TMO) içi boşaltıldı. Orada iki yıl dayanacak tahıl stoğu vardı. 2015 senesinde 2.6 mil olan, yerli inek sayısı 2017’de 1.3 milyona geriledi. Yerine ithalat ile yabancı sığır getirtildi. Bu coğrafyaya uyum sağlayamayan süt inek ithalatı, onların kendi coğrafyalarında verdikleri süt verimi üçte iki oranında düştü. Yeni tür ithal tohum ekinlerin sapları kısa olduğundan, saman ithali gündeme geldi."dedi       KÖYLER BİTİYOR- VAROŞLAR PATLIYOR    Aydal, “ 20 sene önceki yüzde 70'e yüzde otuz, köy şehir nüfus dengesi, simdi şehirler lehine yüzde 90 ların üzerine çıktı bu da varoşları patlattı. Köylerde sadece yaşlılar kaldı.Üretim düştü. 200 milyar dolar inşaata gitti. 2 milyon ihtiyaç fazlası konut müşteri bekliyor. Eğer bu 200 milyar dolar üretime yönlendirilseydi. 20 tane büyük ölçekte üretim tesisi kurulsaydı. İşsizlik bu denli artmazdı."dedi   Benim derdim devletim diyen Aydal, “ Ben devletin birçok kademesinde bulundum. Savunduğum şey önce devletim daha sonra partimdir. Çünkü devlet olmazsa, parti de olmaz. Partimizin hangi ittifakta yer alacağı bugünden belli olmaz. Türkiye’de 24 saat bile uzun bir zaman dilimidir. Söylem değil uygulama önemli. Elbette tek başına iktidar olmak isteriz. Biz iktidara geldiğimizde ilk yıl için 120 milyar dolarlık kaynak yaratma sözü veriyoruz. Bunun sadece 20 milyar dolarlık kısmını güneş enerjisi alanından sağlarız. Güneş enerjisinde büyük fırsatlar görüyoruz. Güneş fakiri Almanya bu konuda büyük işler yaptı. Biz güneşimiz bol bir ülke olarak hayde hayde yaparız bunu. Ayrıca su zenginiyiz. Su geleceğin petrolüdür. Litresi 1 dolardan satıldığında, büyük gelire kavuşuruz…”dedi     
Yeniden Refah Partisi AR- GE den sorumlu enerji uzmanı genel başkan yardımcısı prof. Doğan Aydal, iki günlük Mersin ziyaretine, partisinin Mersin il yönetiminin katılımıyla basın kahvaltısı ile başladı. 23 Şubat Pazar günü de bir konferans verecek olan Aydal, sıcak bir basın toplantısı gerçekleştirerek Mersinli gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Sözlerine amacının sadece hükümeti eleştirmek olmadığını söyleyerek başlayan Aydal, "18 yıldır iktidarda olan bir hükümete hep 'kötü' demek hem anlamsız olur hem de vazifemiz değildir. Her şey kötüyse nasıl 18 yıl iktidarda kaldıları sorgulamamız lazım. Daha da ötesi, onlara oy veren zümreyi de bir ölçüde rencide etmiş oluruz.Bir gerekçeleri vardı oy verdiler. Sade vatandaşların artık arzuladığı "Tamam bunları hallettiniz ama benim rahatlığı nasıl sağlayacaksınız sorusudur. 3-4 sene idare edebiliriniz. Toplumda bir rahatlama olur. Dışarıdan para akışı olur.Toplumda olan bu geçici rahatlama sizi 2. hatta 3. kez iktidara taşıyabilir. Burada muhalefete düşen görev sadece tenkit etmek için değil, sayısal olarak ortaya koymak ve Yeniden Refah Partisi olarak karşı tarafı kötülemekten ziyade bu rakamları ortaya koyarak bunu nasıl çözeceğimizi anlatmak. 'İktidara gelince çözeceğiz' lafı başka bir şey. Hele bir bakalım çözeriz. Hayır. Biz, çözümlemelerimizi şimdiden söylemeliyiz. Türkiye'ye baktığımızda şunu görüyoruz. Türkiye üzerinde iktidarların yaptığı hatalar var, doğru. Bir de uluslararası yapılan hatalar ve planlar var. Uluslararası hiçbir ülke Türkiye'yi, bu coğrafyada, bu stratejik ortamda yalnız bırakmaz. Bize düşen bunu görüp, tedbir alabilmektir."dedi

 

 

Amerika’da eğitim gören, başbakanlık müşavirliği, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı danışmanlıkları yapan prof. Doğan Aydal, “Ben bir hesap adamıyım. Sayılarla konuşurum. Sayılar konulduğunda yalan söylemek kolay olmaz.” diyerek, ülkenin birçok yakıcı problemini sayılar vererek açıkladı.

 

 

 “Biz sorunları nasıl çözeriz buna odaklanmak lazım” diyen Aydal, eğitim, tarım, hayvancılık ve enerji konularında çarpıcı rakamlar vererek, Türkiye’nin içinde bulunduğu akut sıkıntılara dikkat çekti.

 

  EĞİTİM SİSTEMİ GERİLEDİ

  Eğitim sistemimizin bugünkü iktidar ile beraber 7-8 kez değiştiğini, uluslar arası eğitim ölçü sistemi PİSA sıralamasında, 137 üye ülke arasında ortalamada 99. Sıraya gerilediğini söyleyen Aydal, eğitimin bir yap-boz tahtasına düşerek, kalitesinin de giderek bozulduğuna vurgu yaptı.

 

  TÜRK TOHUMU BİTİRİLDİ

  Türk tohumunun önünün kesildiğini söyleyen Aydal, “ Türk tohumunun önce takasını, sonra ekimini yasakladılar. Toprak Mahsülleri Ofisinin (TMO) içi boşaltıldı. Orada iki yıl dayanacak tahıl stoğu vardı. 2015 senesinde 2.6 mil olan, yerli inek sayısı 2017’de 1.3 milyona geriledi. Yerine ithalat ile yabancı sığır getirtildi. Bu coğrafyaya uyum sağlayamayan süt inek ithalatı, onların kendi coğrafyalarında verdikleri süt verimi üçte iki oranında düştü. Yeni tür ithal tohum ekinlerin sapları kısa olduğundan, saman ithali gündeme geldi."dedi

 

 

  KÖYLER BİTİYOR- VAROŞLAR PATLIYOR

   Aydal, “ 20 sene önceki yüzde 70'e yüzde otuz, köy şehir nüfus dengesi, simdi şehirler lehine yüzde 90 ların üzerine çıktı bu da varoşları patlattı. Köylerde sadece yaşlılar kaldı.Üretim düştü. 200 milyar dolar inşaata gitti. 2 milyon ihtiyaç fazlası konut müşteri bekliyor. Eğer bu 200 milyar dolar üretime yönlendirilseydi. 20 tane büyük ölçekte üretim tesisi kurulsaydı. İşsizlik bu denli artmazdı."dedi

 

Benim derdim devletim diyen Aydal, “ Ben devletin birçok kademesinde bulundum. Savunduğum şey önce devletim daha sonra partimdir. Çünkü devlet olmazsa, parti de olmaz. Partimizin hangi ittifakta yer alacağı bugünden belli olmaz. Türkiye’de 24 saat bile uzun bir zaman dilimidir. Söylem değil uygulama önemli. Elbette tek başına iktidar olmak isteriz. Biz iktidara geldiğimizde ilk yıl için 120 milyar dolarlık kaynak yaratma sözü veriyoruz. Bunun sadece 20 milyar dolarlık kısmını güneş enerjisi alanından sağlarız. Güneş enerjisinde büyük fırsatlar görüyoruz. Güneş fakiri Almanya bu konuda büyük işler yaptı. Biz güneşimiz bol bir ülke olarak hayde hayde yaparız bunu. Ayrıca su zenginiyiz. Su geleceğin petrolüdür. Litresi 1 dolardan satıldığında, büyük gelire kavuşuruz…”dedi

    

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.