Gazeteci Abidin Yağmur'un 'Ben dar kafalı mıyım neyim?' kitabı yayınlandı

Mersinli gazeteci yazar Abidin Yağmur, ilk öykü kitabı Pazartesi'yi geçtiğimiz yıl yayınlayarak edebiyat dünyasına ilk adımı atmıştı. Abidin Yağmur ikinci kitabında ise öyküleriyle değil, serbest ve gündelik yazılarıyla okurun karşısına çıktı.

1998 yılından beri bir yandan muhabirlik yapan, bir yandan Mersin'de çeşitli gazetelerde köşe yazıları yayınlanan Yağmur, kişisel arşivinde sakladığı yüzlerce yazı arasından seçtiği 70 adet yazısını gazete arşivi ciltlerinden çıkarıp 'Ben Dar Kafalı mıyım neyim?' adını verdiği kitapta topladı.

 

SUNUŞ YAZISI 4 USTA GAZETECİDEN

 

Kapak fotoğrafını ve kapak tasarımını gazeteci, fotoğraf sanatçısı Necdet Canaran'ın hazırladığı kitap usta gazeteciler Ali Adalıoğlu, Nazmi Akdağ, Bedir Solmaz ve Necdet Canaran'ın sunuş yazısıyla açılıyor.

Kitapta Abidin Yağmur'un farklı tarihlerde yazdığı yazılar 'Günden Güne', 'Şehirde Ne Var Ne Yok', 'Çevre Önemli', 'Kadın', 'Mülteciler', 'Siyaset ve Tarih Okumaları-Yazmaları' ve 'Sürolağan Yazılar' başlıklarıyla 7 bölümde sunuluyor. Böylece okuyucuya, belli bir sayfa sırasını takip etmeden, kitabın dilediği bölüm ve sayfasından başlayarak okuma olanağı sunulmuş oluyor.

 

KHK MAĞDURLARI İÇİN AYRI BİR BÖLÜM AÇTI

 

'Hayat ve memleket yazıları' sloganıyla yayınlanan Kitabın 'Sürolağan Yazılar' başlıklı bölümünde, Abidin Yağmur'un, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen Olağanüstü Hal döneminde kaleme aldığı yazılar yer alıyor. Abidin Yağmur bu bölümde KHK ile kamudan ihraç edilenlerin sorunlarına ve ruhsal durumlarına, OHAL döneminde toplumda, bürokraside, belediyelerde yaşanan sancılara kendine özgü mizahi diliyle, öykü tadındaki kısa yazılarıyla dikkat çekiyor.

 

'TÜRKİYE'NİN NERESİNDE OKUNURSA ORALI OLACAK BİR KİTAP'

 

Gazeteci yazar Abidin Yağmur, 'Ben dar kafalı mıyım neyim?' adlı kitabıyla ilgili olarak şunları söyledi:

"1998 senesinden beri gazeteler için köşe yazıları yazıyorum. Bu kitap için dijital ortamda saklayabildiğim 3 binden fazla yazıyı yeniden okudum. Yazıları yayınlandıkları tarih sırasına göre seçmedim. Türkiye'nin son 17 yılının haleti ruhiyesini yansıtacak yazıları seçtim. Kitapta bir şehir ve bir kahraman olarak Mersin var, Mersinliler var. Ama bu kitap sadece bir Mersin kitabı değil. Türkiye'nin neresinde okunursa oralı olacak bir kitap çıktı ortaya. Son 17 yılda siyasette neler oldu, ekonomide neler oldu, toplum nasıl değişti, şehirler nasıl değişti... Bunları özetleyen, bunlara ilişkin ipuçları veren yazılar bu kitapta bir araya getirildi. 2015 ile 2017 arasında Türkiye çok büyük kırılmalar, travmalar yaşadı. O döneme ilişkin yazılarımı da bu kitaba özellikle aldım. Ortaya edebiyat kaygısı da olan bir gazetecilik ürünü, bir arşivlik ürün çıktı desem sanırım abartmış olmam."