Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Mersin Şubesi Açıldı
Etkinlikte bir konuşma yapan Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Mersin Şubesi Başkanı Şerife Arıcı Yıldız, derneğin Mersin Şubesinin ilk genel kurulunu yaparak kuruluş süreçlerini tamamladıklarını belirtti.
Yıldız, " Arkadaşlarımla birlikte 1949’da Cumhuriyet devriminin yetiştirdiği öncü üniversiteli kadınların, kendilerinden sonra gelenlerin yolunu açmak için ilk kez İstanbul’ da yaktığı dostluk ışığını Mersin’de de yaktık. Bu oluşumun kadınların varlık, gelişme, özgürleşme mücadelesine değer ve güç katacağına inanıyoruz." dedi
Türkiye’de kadınların Cumhuriyetle özgür ve eşit bir vatandaş olarak, eğitim, çalışma, seçme seçilme hakkını kazanmışsa da kültürel devrimin yarım kalması nedeniyle bu hakları olması gereken düzeyde kullanamadığını ifade eden Yıldız, " Son yıllarda ise ülkemiz kadının en çok ayrımcılığa uğradığı şiddet gördüğü yaşam hakkının ihlal edildiği ülkelerden biri haline gelmiştir.
Bugün ülkemizdeki eğitim sistemi ile, kadının eğitime katılması güçleştirildiği gibi, laik ve bilimsel eğitim her geçen gün yok edilmekte, kadınların yaşam biçimine müdahale edilmekte, kadınların çalışmak istemesi işsizliğin sebebi olarak gösterilmekte, nasıl dövülebileceği tarif edilmekte, hamile iken sokağa çıkması eleştirilmekte, nafaka hakkı tartışılmakta, dahası, günde bilinen iki kadın erkek vahşetine kurban gitmekte, bu halde kadını şiddete karşı koruyan yasalar ve uluslararası sözleşmeler kaldırılmak istenmektedir." dedi
Mersin'in de bu gelişmelerden nasibini almakta olduğunu belirten Şerife Arıcı Yıldız, "Üniversiteli kadınlar olarak bugün bu gidişatı değiştirmek, kadının erkekle eşit, özgür, güçlü bir birey olarak kazanımlarını esenlik içinde yaşayabileceği bir Mersin ve Türkiye için, kız çocuklarımızın eğitimli ve meslek sahibi bir birey olarak hayata atılması için demokratik, laik bir hukuk devletinin güvenliği içerisinde yaşaması için, Mersin’de örgütlendik." dedi
Yıldız, gerçekleştirecekleri çalışmalardan da bahsettiği konuşmasında, "Kız çocuklarımızın yolunu açacağız. Kadın STK’larla olmak üzere tüm demokratik güçlerle, üniversite ile, yerel ve genel yönetim kurum ve kuruluşları ile tüm yurttaşlarımızla el ele, toplumsal duyarlılığı yükselterek kadını hak ettiği yere taşıyacak çalışmaları güç birliği oluşturarak yapacağız.
Kız çocuklarımıza üniversite eğitim bursu vereceğiz. Okul ve yurt yapımını destekleyeceğiz.Bursun ötesinde kimsesiz ve yardımı muhtaç kız çocuklarımızı öğrenim hayatı boyunca izleyecek, koruyup kollayacağız.
Toplumsal cinsiyet eşitliği bilincini oluşturmaya yönelik proje ve programları yaygınlaştırıp süreğenleştirecek politikaların benimsenmesi ve uygulanması için çalışma yapacağız.
Kadına yönelik şiddetle toplumsal mücadeleyi oluşturmak için sizlerle el ele çalışmalar yürüteceğiz.
Kadın liderler yetiştirecek, kız çocuklarını ve kadınları bütün varlık alanlarında destekleyeceğiz,
Ulusal ve uluslararası örgütlenme ağımız içerisinde maksimum dayanışmayı sağlayacak, Mersin’den Türkiye’ye, Mersin’den dünyaya güçlü bir kadın sesi, ışığı vereceğiz." diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Daha sonra Çukurova Üniversitesi'nden Prof. Gaye Erbatur da bir konuşma gerçekleştirdi. Erbatur, özellikle erken evliliklere maruz kalmaması ve okutulmasının önemine değindi. Bu konuda her türlü çalışmanın mutlaka yapılması gerektiğine dikkat çekti. Erbatur, " Ekonomik bakımından özgür olan kadınlar her bakımdan özgür olabiliyorlar. Üniversite mezunu kadınların sorunu hala tam anlamıyla çözülmüş değil, Mobbinge maruz kalıyorlar, şiddete maruz kalıyorlar, Şiddetin olduğu yerde kadın özgürlüğünden söz edemeyiz. Şiddet varsa özgür olduğu hiçbir şeyi yapamaz. Eğitim alamaz, siyasete giremez. O bakımdan kadınlarımızı güçlendireceğiz. Birlikte güçleneceğiz. Rekabet edeceğiz. Eğer biz kadınlar birbirimizle dayanışma içinde olmazsak meclisteki 300 koltuktaki yerimizi alamayız. Erkekler rekabet ettikten sonra bir araya gelebiliyorlar ama kadınlar bunu yapamıyorlar. Bu yüzden kadınlar ve erkekler birlikte çalışmak zorunlar. Bunu yapamazsak özgürleşmek, demokratikleşmek ve çağdaşlaşmak da olmaz." şeklinde konuştu.
Sümerolog, bilim insanı, tarihçi Muazzez İlmiye Çığ da konuşmasında, 90 yıl önceki kadınların durumunu ve bugünkü geldiği noktayı paylaştı. Çığ, " 90 yıl önce kadınlarımız okumayı bilmiyorlardı. Bugün ise bilimden, siyaseteni sanattan ve her bakımdan üstün başarı ile adından söz ettiriyor. Demek ki kadınlarımız isterse her başarıyı elde edebiliyor. Avrupa'nın 400 yılda başardığını biz 80-90 yılda getirdik. Atatürk 15 yıl gibi bir zamanda karanlık bir ortamdan öyle bir yol açtı ki açtığı bu yol sayesinde bugünlere gelebildik. Bu memnuniyet verici bir durum. Bundan sonra da güzel şeylerin olacağına inanıyorum " dedi
Milletvekili Alpay Antmen de konuşmasında kadınların hak ettiği yere gelmesi için yapılacak çalışmaları her zaman destekleyeceklerini ve yanlarında olacaklarını söyledi ve de derneğin yapacağı çalışmalarda başarılar diledi.
Konuşmaların ardından derneğin kuruluş pastası kesildi.