Abdullah Ayan
Köşe Yazarı
Abdullah Ayan
 

Çin… Hızlı treni yeniden keşfeden ülke.. -2

Önceki makalede Çin’ in 10 yılda gerçekleştirdiği 40 bin kilometrelik hızlı tren ağı yatırımıyla dünyaya parmak ısırttığı süreci anlatmaya çalışmış ve makaleye‘Çin bunu nasıl başardı?’ sorusuyla nokta koymuştum. Kaldığım yerden devam edeyim… 40 bin kilometrelik hızlı tren hattı yatırımının gerçekleştirilmesinde rol oynayan pek çok faktör var ama özellikle bir kaçı öne çıkıyor; Birincisi ve belki de en önemli etken, merkezi idarenin belirlediği temel perspektif ışığında yerel yönetimlere tanınan yatırımlarla ilgili her türlü kararı alma yetkisi… Örneğin hızlı tren için güzergah belirlendiğinde yol üzerinde varsa tüm yapılar, konutlar her hangi bir itiraz, kamulaştırma gibi yasal prosedürler beklenmeden bir gece içinde yıkılabiliyor… Böyle bir uygulamayı AB gibi katı kuralların işlediği ülkeler grubu bir yana olağan hukukun geçerli herhangi bir ülkede akıldan geçirmek bile mümkün değil.. Yatırımı gerçekleştirme bir yana, hattın geçeceği yol üzerindeki özel mülkiyete konu tüm araziler, yapıların kamulaştırılması yıllar alan hayli karmaşık süreçler gerektiriyor… Sadece bu da değil, güzergah üzerindeki her türlü canlıyla ilgili önlemler alınması da işin cabası… Örneğin Almanya’ daki Stutgart tren istasyonunun bir başka yere nakledilme çalışması 1995’ ten beri planlama, ÇED süreci ve benzeri aşamaların ötesine geçebilmiş değil… Yol üzerindeki kertenkelelerin başka bir yere nakledilmesi için 15 milyon Euro tutarında bir projenin yıllardır sürdüğünü naklediyor gözlemciler… Bir başka etken hızlı tren yatırımlarının finansmanı ile ilgili… Avrupa’ da kilometre başına 39 milyon dolar olan maliyet Çin’ de 17-21 milyon dolar arasına düşüyor… Bu da projelerin yapılabilirliğini etkileyen çok önemli bir faktör… Çin’ de yatırım kararları verilirken rantabilitenin çok ta göz önünde bulundurulmaması ve özellikle geri kalmış bölgeleri kapsayan projelerde sosyolojik, stratejik tercihlerin dikkate alınması da ülkeye özgü bir durum… Örneğin Sincan veya Tibet gibi geri kalmış bölgelere götürülen hızlı tren hatları altyapıyı geliştirmenin bir parçası.. Bunlar tablonun olumlu yanları… Çin’ i gerçekten değiştirip dönüştüren ve kullanım rahatlığı bakımından gelişmiş ülkeler seviyesinin bile üzerine çıkaran hızlı tren taşımacılığıyla ilgili yatırımlar başta yerel yönetimler olmak üzere tüm Çin ekonomisini ağır bir borç yüküyle karşı karşıya bıraktı.. Hızlı tren yapımı normal demiryoluna oranla üç kat daha pahalıya çıkıyor ve ekonomik açıdan verimli olmayan projelerin hayata geçirilmesi sonucu ortaya çıkan fatura merkezi yönetimi ürkütmüş durumda… Bu alanda çarpıcı iki örnek var: 1318 km uzunluğuındaki Pekin Şanghay hızlı tren hattında yılda 48 milyon yolcu taşınırken Uygur bölgesindeki Urumçi’ yi Lanzhou’ ya bağlayan 1776 km uzunluğundaki hattaki tren yılda 2 milyon 3 bin taşıyacak yolcu bulabilmiş… Bu ise hayli büyük zararlara yol açmakta… Çin’ deki tüm hızlı tren hatlarının işletmesini üstlenen devlete ait CRC şirketinin borcu 2020 itibariyle 850 milyar dolara ulaştı.. Analitik veriler şirketin borç/varlık oranının yüzde 65,8’ e ulaştığını gösteriyor.. (kaynak https://asia-nikkei-com) Merkezi hükümet te sonunda önüne geleceği kaçınılmaz borç faturasının daha fazla büyümemesi için yeni bir kriter getirdi ve fizibilitelere göre yüzde 80 doluluğa ulaşmayacak hatlardaki devam eden projelerin yavaşlatılmasını, başlamamış olanların da şimdilik ertelenmesini kararlaştırdı… Ekonomik sorunlar barındırsa da, tüm göstergeler Çin halkının benimsediği ve sevdiği hızlı tren yolculuğunun refah düzeyi arttıkça daha da rağbet göreceğini gösteriyor.. Henüz pandemi etkilerinin tam olarak atlatılmadığı 2021 bahar bayramı arifesinde tek bir günde 15 milyonu aşkın yolcunun hızlı treni tercih etmesi fikir vermesi bakımından önemli… Pekin-Şanghay arasındaki hızlı trenin pandemi öncesi 2019 yılında 210 milyon yolcu kapasitesine ulaştığı ve on yıl içinde 1 milyar 350 milyon yolcu taşıdığı düşünülürse Çin’ in ulaşım sistemleriyle ilgili tercihi yeterince anlaşılıyor…, Çin’ in 30 yıl içinde her alanda kat ettiği nefes kesen yolculuğunun dinamiklerinden sadece birisi hızlı trenle kat edilen mesafe… Ve Çin her alanda olduğu gibi burada da tüm dünyayı şaşırtmaya devam edecek…
Ekleme Tarihi: 16 Aralık 2021 - Perşembe

Çin… Hızlı treni yeniden keşfeden ülke.. -2

Önceki makalede Çin’ in 10 yılda gerçekleştirdiği 40 bin kilometrelik hızlı tren ağı yatırımıyla dünyaya parmak ısırttığı süreci anlatmaya çalışmış ve makaleye‘Çin bunu nasıl başardı?’ sorusuyla nokta koymuştum.

Kaldığım yerden devam edeyim…

40 bin kilometrelik hızlı tren hattı yatırımının gerçekleştirilmesinde rol oynayan pek çok faktör var ama özellikle bir kaçı öne çıkıyor;

Birincisi ve belki de en önemli etken, merkezi idarenin belirlediği temel perspektif ışığında yerel yönetimlere tanınan yatırımlarla ilgili her türlü kararı alma yetkisi…

Örneğin hızlı tren için güzergah belirlendiğinde yol üzerinde varsa tüm yapılar, konutlar her hangi bir itiraz, kamulaştırma gibi yasal prosedürler beklenmeden bir gece içinde yıkılabiliyor…

Böyle bir uygulamayı AB gibi katı kuralların işlediği ülkeler grubu bir yana olağan hukukun geçerli herhangi bir ülkede akıldan geçirmek bile mümkün değil..

Yatırımı gerçekleştirme bir yana, hattın geçeceği yol üzerindeki özel mülkiyete konu tüm araziler, yapıların kamulaştırılması yıllar alan hayli karmaşık süreçler gerektiriyor…

Sadece bu da değil, güzergah üzerindeki her türlü canlıyla ilgili önlemler alınması da işin cabası…

Örneğin Almanya’ daki Stutgart tren istasyonunun bir başka yere nakledilme çalışması 1995’ ten beri planlama, ÇED süreci ve benzeri aşamaların ötesine geçebilmiş değil…

Yol üzerindeki kertenkelelerin başka bir yere nakledilmesi için 15 milyon Euro tutarında bir projenin yıllardır sürdüğünü naklediyor gözlemciler…

Bir başka etken hızlı tren yatırımlarının finansmanı ile ilgili…

Avrupa’ da kilometre başına 39 milyon dolar olan maliyet Çin’ de 17-21 milyon dolar arasına düşüyor…

Bu da projelerin yapılabilirliğini etkileyen çok önemli bir faktör…

Çin’ de yatırım kararları verilirken rantabilitenin çok ta göz önünde bulundurulmaması ve özellikle geri kalmış bölgeleri kapsayan projelerde sosyolojik, stratejik tercihlerin dikkate alınması da ülkeye özgü bir durum…

Örneğin Sincan veya Tibet gibi geri kalmış bölgelere götürülen hızlı tren hatları altyapıyı geliştirmenin bir parçası..

Bunlar tablonun olumlu yanları…

Çin’ i gerçekten değiştirip dönüştüren ve kullanım rahatlığı bakımından gelişmiş ülkeler seviyesinin bile üzerine çıkaran hızlı tren taşımacılığıyla ilgili yatırımlar başta yerel yönetimler olmak üzere tüm Çin ekonomisini ağır bir borç yüküyle karşı karşıya bıraktı..

Hızlı tren yapımı normal demiryoluna oranla üç kat daha pahalıya çıkıyor ve ekonomik açıdan verimli olmayan projelerin hayata geçirilmesi sonucu ortaya çıkan fatura merkezi yönetimi ürkütmüş durumda…

Bu alanda çarpıcı iki örnek var:

1318 km uzunluğuındaki Pekin Şanghay hızlı tren hattında yılda 48 milyon yolcu taşınırken Uygur bölgesindeki Urumçi’ yi Lanzhou’ ya bağlayan 1776 km uzunluğundaki hattaki tren yılda 2 milyon 3 bin taşıyacak yolcu bulabilmiş…

Bu ise hayli büyük zararlara yol açmakta…

Çin’ deki tüm hızlı tren hatlarının işletmesini üstlenen devlete ait CRC şirketinin borcu 2020 itibariyle 850 milyar dolara ulaştı.. Analitik veriler şirketin borç/varlık oranının yüzde 65,8’ e ulaştığını gösteriyor.. (kaynak https://asia-nikkei-com)

Merkezi hükümet te sonunda önüne geleceği kaçınılmaz borç faturasının daha fazla büyümemesi için yeni bir kriter getirdi ve fizibilitelere göre yüzde 80 doluluğa ulaşmayacak hatlardaki devam eden projelerin yavaşlatılmasını, başlamamış olanların da şimdilik ertelenmesini kararlaştırdı…

Ekonomik sorunlar barındırsa da, tüm göstergeler Çin halkının benimsediği ve sevdiği hızlı tren yolculuğunun refah düzeyi arttıkça daha da rağbet göreceğini gösteriyor..

Henüz pandemi etkilerinin tam olarak atlatılmadığı 2021 bahar bayramı arifesinde tek bir günde 15 milyonu aşkın yolcunun hızlı treni tercih etmesi fikir vermesi bakımından önemli…

Pekin-Şanghay arasındaki hızlı trenin pandemi öncesi 2019 yılında 210 milyon yolcu kapasitesine ulaştığı ve on yıl içinde 1 milyar 350 milyon yolcu taşıdığı düşünülürse Çin’ in ulaşım sistemleriyle ilgili tercihi yeterince anlaşılıyor…,

Çin’ in 30 yıl içinde her alanda kat ettiği nefes kesen yolculuğunun dinamiklerinden sadece birisi hızlı trenle kat edilen mesafe…

Ve Çin her alanda olduğu gibi burada da tüm dünyayı şaşırtmaya devam edecek…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.