Abdullah Ayan
Köşe Yazarı
Abdullah Ayan
 

Çin nasıl başardı? (Uzakdoğu kültürünün etkileri)

Dost düşman herkesin kabul ettiği bir 'yükselen Çin' dalgasıyla karşıya olduğumuz tartışmasız bir gerçek.. Demokrasi sorunu, kişisel hak ve özgürlüklere müdahale, bir buçuk milyara varan insanını Orwell' in 1984 kitabındaki büyük gözden farksız biçimde 24 saat gözetleyen despot bir yapı, bireye karşı devleti savunan yargı.. Bunların tümü gerçek.. Ama bir başka yanıyla bilişimde dünyaya parmak ısırtan gelişmelere imza atan, uzayda ABD' ye artık rakip olan, orta gelir barajını aşmanın eşiğinde yarattığı hasılayla tüm dünya ekonomisinin yeni lokomotifi ve itici gücü olan bir Çin var artık.. Tek bir veri bile Çin' in geldiği konumu anlatmaya yeter: Bugün dünyanın en fazla yük hareketine sahip on limanının 7' si Çin limanları… Dünyanın en fazla konteyner elleçlenen on limanının 8' Çin' de.. (sadece aktarma özellikleriyle öne çıkan Singapur ve Dubai' yi bir yana koyarsak, üretim ve dış ticarette Çin limanları artık dünya ile değil birbirleriyle rekabet ediyor) Bu da madalyonun öbür yüzü.. Tüm dünyayı şaşırtan asıl gelişme ise koronavirüs kaynaklı küresel salgınla mücadelede Çin' in verdiği başarılı sınav.. Komplo teorilerini bir yana bırakıp, bugün ortaya çıkan tabloya bakıldığında; 2020 başında Wuhan' da ortaya çıkan salgının ardından alınan önlemlerle düşmanın kısa zamanda yenilmesi ve hayatın yeniden normale dönmesi gerçekten şaşırtıcı.. Gelişmiş ülkelerin yaşadığı tablo ve aylarca süren karantina önlemlerine rağmen bugün de başta Avrupa ve Amerika gibi refah düzeyi hayli yüksek ülkelerin sürmekte olan çaresizliği Çin' in başarısındaki sırrı daha da sorgulanır kılıyor.. Ekonomide, teknolojide, uzay yarışında, ülkenin alt yapısının inşasında, ulaşımda elde edilen ve tümü araştırma konusu yapılacak alanlar elbette önemli ancak pandeminin alt edilmesi sürecinin yönetilmesi bile başlı başına üzerinde durulması, araştırılması gereken bir konu.. İtalya, Fransa, İngiltere ve ABD gibi ülkeler çaresizlik içinde kıvranırken nasıl oldu da refah düzeyi bakımından hiç biriyle mukayese edilmeyecek Çin başarıya ulaştı? Sorunun yanıtı aslında çok basit: İlk günden itibaren kurallara sıkı sıkıya uyan insanlar, disiplin içinde hareket eden ve belirlenen sınırların dışına çıkmayan sorumluluk üstlenen bir toplum.. Burada Uzakdoğu toplumlarına özgü bazı temel ilkeler dikkat çekiyor; - Toplumu bireyin önüne çıkaran anlayış, - Disiplin, - Çalışkanlık, Uzak doğu kültüründe elde edilen başarı hiçbir zaman kişilere mal edilmez, hangi rolü üstlenirlerse üstlensinler o kişiler geride durur ve takım ruhu öne çıkar.. Başarısızlıkta ise takım suçlanmaz, her birey sorunu kendinde arar, hatayı kendisinde bulur.. Konuyu biraz daha açmak, pandemide tüm batılı ülkeler sınıfta kalırken, Uzakdoğu ülkelerinin kısa zamanda salgını savuşturup normal yaşama döndüklerini bu anlayış üzerinden değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum.. Bir sonraki makalede 'bizi' öne çıkaran takım anlayışına sahip Uzakdoğu ile 'ben' i temele alan batı düşünce sistemleri üzerinden meseleyi irdelemeye devam edeceğim..
Ekleme Tarihi: 17 Aralık 2020 - Perşembe

Çin nasıl başardı? (Uzakdoğu kültürünün etkileri)

Dost düşman herkesin kabul ettiği bir 'yükselen Çin' dalgasıyla karşıya olduğumuz tartışmasız bir gerçek..

Demokrasi sorunu, kişisel hak ve özgürlüklere müdahale, bir buçuk milyara varan insanını Orwell' in 1984 kitabındaki büyük gözden farksız biçimde 24 saat gözetleyen despot bir yapı, bireye karşı devleti savunan yargı..

Bunların tümü gerçek..

Ama bir başka yanıyla bilişimde dünyaya parmak ısırtan gelişmelere imza atan, uzayda ABD' ye artık rakip olan, orta gelir barajını aşmanın eşiğinde yarattığı hasılayla tüm dünya ekonomisinin yeni lokomotifi ve itici gücü olan bir Çin var artık..

Tek bir veri bile Çin' in geldiği konumu anlatmaya yeter:

Bugün dünyanın en fazla yük hareketine sahip on limanının 7' si Çin limanları…

Dünyanın en fazla konteyner elleçlenen on limanının 8' Çin' de.. (sadece aktarma özellikleriyle öne çıkan Singapur ve Dubai' yi bir yana koyarsak, üretim ve dış ticarette Çin limanları artık dünya ile değil birbirleriyle rekabet ediyor)

Bu da madalyonun öbür yüzü..

Tüm dünyayı şaşırtan asıl gelişme ise koronavirüs kaynaklı küresel salgınla mücadelede Çin' in verdiği başarılı sınav..

Komplo teorilerini bir yana bırakıp, bugün ortaya çıkan tabloya bakıldığında; 2020 başında Wuhan' da ortaya çıkan salgının ardından alınan önlemlerle düşmanın kısa zamanda yenilmesi ve hayatın yeniden normale dönmesi gerçekten şaşırtıcı..

Gelişmiş ülkelerin yaşadığı tablo ve aylarca süren karantina önlemlerine rağmen bugün de başta Avrupa ve Amerika gibi refah düzeyi hayli yüksek ülkelerin sürmekte olan çaresizliği Çin' in başarısındaki sırrı daha da sorgulanır kılıyor..

Ekonomide, teknolojide, uzay yarışında, ülkenin alt yapısının inşasında, ulaşımda elde edilen ve tümü araştırma konusu yapılacak alanlar elbette önemli ancak pandeminin alt edilmesi sürecinin yönetilmesi bile başlı başına üzerinde durulması, araştırılması gereken bir konu..

İtalya, Fransa, İngiltere ve ABD gibi ülkeler çaresizlik içinde kıvranırken nasıl oldu da refah düzeyi bakımından hiç biriyle mukayese edilmeyecek Çin başarıya ulaştı?

Sorunun yanıtı aslında çok basit:

İlk günden itibaren kurallara sıkı sıkıya uyan insanlar, disiplin içinde hareket eden ve belirlenen sınırların dışına çıkmayan sorumluluk üstlenen bir toplum..

Burada Uzakdoğu toplumlarına özgü bazı temel ilkeler dikkat çekiyor;

- Toplumu bireyin önüne çıkaran anlayış,

- Disiplin,

- Çalışkanlık,

Uzak doğu kültüründe elde edilen başarı hiçbir zaman kişilere mal edilmez, hangi rolü üstlenirlerse üstlensinler o kişiler geride durur ve takım ruhu öne çıkar..

Başarısızlıkta ise takım suçlanmaz, her birey sorunu kendinde arar, hatayı kendisinde bulur..

Konuyu biraz daha açmak, pandemide tüm batılı ülkeler sınıfta kalırken, Uzakdoğu ülkelerinin kısa zamanda salgını savuşturup normal yaşama döndüklerini bu anlayış üzerinden değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum..

Bir sonraki makalede 'bizi' öne çıkaran takım anlayışına sahip Uzakdoğu ile 'ben' i temele alan batı düşünce sistemleri üzerinden meseleyi irdelemeye devam edeceğim..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.