Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Nuri Demirağ

'Yokluk, kavgayı getirir'     Nuri Demirağ adı, Nuri Killigil, Şakir Zümre ve Vecihi Hürkuş isimleriyle çoğu kez yan yana anılır. Bilhassa Nuri Killigil (Nuri Paşa) ile ön isim benzerliği yüzünden ikisinin de sık sık karıştırılmasına yol açar. Daha önce bir Nuri Killigil yazısı yazmıştım. İsteyenler inovatifhaber.com sitesinden ‘Nuri Paşa’ başlığıyla yazıyı çağırabilirler. Yukarıda isimlerini saydığım kişiler, genç cumhuriyetimizin öncü girişimcileri, sanayici ve iş insanlarıydılar. Onlar gibi mutlaka daha niceleri vardı ama bu dört isim girişimleri akamete uğratıldığı için en fazla konuşulan ve bilinen isimlerdir.   Bugün savunma sanayi alanında belli bir aşamaya geldik. Girişimcilerimizin, sanayicilerimizin sayıları binlerle ifade edilir oldu. Ancak en ufak bir tökezlemede veya siyasi irade noksanlığında elde ettiğimiz başarıların yok edilmesi içten bile değil. Çünkü Atatürk döneminde başlatılan sanayi hamlesi ne hikmetse onun ölümünden sonra adeta yok edilmiş bitirilmiştir. Geçmiş günleri bilmek, anlamak bugünlere ışık tutacaktır. O bakımdan şimdiki atılımları önemseyelim ve öncü insanlarımıza destek olalım.   Nuri Demirağ’ın başına gelenler kesinlikle ibretlik hadiselerdir. İnsanın inanası gelmeyen kötülükler, ne yazık ki o günkü iktidar aracılığıyla uygulanmıştır. Atatürk’ün değer verdiği girişimci işadamları diyelim biz buna, onun ölümünden sonra hezimete uğratılmış yok edilmişlerdir. Demirağ; soyadını demiryolları yapımında üstlendiği rol nedeniyle Atatürk’ten almıştır.   Türkiye’de ilk uçak fabrikasının kuruluşu, ilk sigara kağıdı üretimi, ilk yerli paraşüt üretimi gibi tarihi ilklere imza atan öncü bir kişiliktir. 1886 yılında Sivas-Divriğ’de doğdu. Rüştiye tahsilinin ardından Ziraat bankasında çalışmaya başladı. Maliye bakanlığı sınavını kazanarak 1918 senesinde maliye müfettişi oldu. Türkiye’nin ilk 10 bin kilometrelik demiryolu ağının 1250 kilometrelik bölümünün inşasını gerçekleştirdi. Türkiye genelinde çeşitli fabrikaların bina yapımlarını üstlendi. Karayolu müteahhitliği yaptı. 1931 yılında İstanbul Boğaz Köprüsü projesini başlattı. Atatürk tarafından beğenilen projeye hükümet onay vermedi. 1933’te Vecihi Hürkuş’a uçak imal etmesinde destek oldu. 1936’da devletin ilk uçak fabrikası kurma girişiminde fabrikanın binasını yaptı. Sonra, Demirağ’ın ismini simgeleyen ‘Nu.D 36’ adlı ilk tek motorlu uçak üretildi.   Türk pilotların yetiştirilmesi için ‘Gök Okulunu’ kurdurdu. 1943’e kadar burada 290 pilot yetiştirildi. 1938’de ‘Nu.D38’ adlı çift motorlu altı kişilik uçağı üretti. 1939 ilk yerli paraşüt üretimini gerçekleştirdi. 1944 ‘Nu.D 38’ dünya havacılık yolcu uçak kategorisinde A sınıfı belgesi aldı. 1946 yurt dışına uçak satışının yasak olması nedeniyle fabrikası 1950 yılında kapandı. 1946 yılında çok partili dönemde Türkiye’nin ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisi kurucuları arasında yer aldı.   1954’te Demokrat Parti Sivas milletvekili olarak meclise girdi. 1957’de vefat etti. Buraya kadar kısa bir biyografisini sunduğum Nuri Demirağ’ın hayatının beni ilgilendiren esas bölümü ‘Nu.D 38’ gibi mükemmel bir uçağın neden engellenmiş olabileceğidir.   THK (Türk Hava Kurumu) önce Demirağ’dan 60 uçak alımı anlaşması yapar. Fakat uçak pilotaj hatası yüzünden test uçuşunda düşer. Bu elim hadise THK’nın uçak alımlarını iptal etmesine yol açar. Yaşanan durum ‘Devrim Arabası’nın başına gelenle büyük benzerlik taşır ki ikisinde de üretilen ürünlerde sorun yoktur. Birinde pilotaj hatası vardır, diğerinde bilerek benzin konmamıştır. Süreci iptal eden THK’yı Demirağ; mahkemeye verir. Mahkeme sonucu THK lehine çıkar. Ardından bir de yurt dışına uçak satışı yasağı gelir. Sipariş alamayan fabrika 1950 yılında kapanır. O yıllarda dünyanın en büyük havalimanı (Amsterdam) büyüklüğündeki tesisler (pistler-hangarlar-binalar) istimlak edilir. Bu havalimanı bugünkü Atatürk Havalimanıdır.   Demirağ’ın İspanya, İran ve Irak’tan aldığı siparişler engellenir. Elde kalan uçaklar hurdacıya satılır. Nuri beyin tüm girişimleri, mektupları, davaları sonuçsuz kalır. Fabrika bir daha açılmaz. Ne dersiniz? Günümüzde de aynı şeylerin olmayacağının hiçbir garantisi yok!             
Ekleme Tarihi: 23 Aralık 2021 - Perşembe

Nuri Demirağ

'Yokluk, kavgayı getirir'

 

  Nuri Demirağ adı, Nuri Killigil, Şakir Zümre ve Vecihi Hürkuş isimleriyle çoğu kez yan yana anılır. Bilhassa Nuri Killigil (Nuri Paşa) ile ön isim benzerliği yüzünden ikisinin de sık sık karıştırılmasına yol açar. Daha önce bir Nuri Killigil yazısı yazmıştım. İsteyenler inovatifhaber.com sitesinden ‘Nuri Paşa’ başlığıyla yazıyı çağırabilirler. Yukarıda isimlerini saydığım kişiler, genç cumhuriyetimizin öncü girişimcileri, sanayici ve iş insanlarıydılar. Onlar gibi mutlaka daha niceleri vardı ama bu dört isim girişimleri akamete uğratıldığı için en fazla konuşulan ve bilinen isimlerdir.

  Bugün savunma sanayi alanında belli bir aşamaya geldik. Girişimcilerimizin, sanayicilerimizin sayıları binlerle ifade edilir oldu. Ancak en ufak bir tökezlemede veya siyasi irade noksanlığında elde ettiğimiz başarıların yok edilmesi içten bile değil. Çünkü Atatürk döneminde başlatılan sanayi hamlesi ne hikmetse onun ölümünden sonra adeta yok edilmiş bitirilmiştir. Geçmiş günleri bilmek, anlamak bugünlere ışık tutacaktır. O bakımdan şimdiki atılımları önemseyelim ve öncü insanlarımıza destek olalım.

  Nuri Demirağ’ın başına gelenler kesinlikle ibretlik hadiselerdir. İnsanın inanası gelmeyen kötülükler, ne yazık ki o günkü iktidar aracılığıyla uygulanmıştır. Atatürk’ün değer verdiği girişimci işadamları diyelim biz buna, onun ölümünden sonra hezimete uğratılmış yok edilmişlerdir. Demirağ; soyadını demiryolları yapımında üstlendiği rol nedeniyle Atatürk’ten almıştır.

  Türkiye’de ilk uçak fabrikasının kuruluşu, ilk sigara kağıdı üretimi, ilk yerli paraşüt üretimi gibi tarihi ilklere imza atan öncü bir kişiliktir. 1886 yılında Sivas-Divriğ’de doğdu. Rüştiye tahsilinin ardından Ziraat bankasında çalışmaya başladı. Maliye bakanlığı sınavını kazanarak 1918 senesinde maliye müfettişi oldu. Türkiye’nin ilk 10 bin kilometrelik demiryolu ağının 1250 kilometrelik bölümünün inşasını gerçekleştirdi. Türkiye genelinde çeşitli fabrikaların bina yapımlarını üstlendi. Karayolu müteahhitliği yaptı. 1931 yılında İstanbul Boğaz Köprüsü projesini başlattı. Atatürk tarafından beğenilen projeye hükümet onay vermedi. 1933’te Vecihi Hürkuş’a uçak imal etmesinde destek oldu. 1936’da devletin ilk uçak fabrikası kurma girişiminde fabrikanın binasını yaptı. Sonra, Demirağ’ın ismini simgeleyen ‘Nu.D 36’ adlı ilk tek motorlu uçak üretildi.

  Türk pilotların yetiştirilmesi için ‘Gök Okulunu’ kurdurdu. 1943’e kadar burada 290 pilot yetiştirildi. 1938’de ‘Nu.D38’ adlı çift motorlu altı kişilik uçağı üretti. 1939 ilk yerli paraşüt üretimini gerçekleştirdi. 1944 ‘Nu.D 38’ dünya havacılık yolcu uçak kategorisinde A sınıfı belgesi aldı. 1946 yurt dışına uçak satışının yasak olması nedeniyle fabrikası 1950 yılında kapandı. 1946 yılında çok partili dönemde Türkiye’nin ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisi kurucuları arasında yer aldı.

  1954’te Demokrat Parti Sivas milletvekili olarak meclise girdi. 1957’de vefat etti. Buraya kadar kısa bir biyografisini sunduğum Nuri Demirağ’ın hayatının beni ilgilendiren esas bölümü ‘Nu.D 38’ gibi mükemmel bir uçağın neden engellenmiş olabileceğidir.

  THK (Türk Hava Kurumu) önce Demirağ’dan 60 uçak alımı anlaşması yapar. Fakat uçak pilotaj hatası yüzünden test uçuşunda düşer. Bu elim hadise THK’nın uçak alımlarını iptal etmesine yol açar. Yaşanan durum ‘Devrim Arabası’nın başına gelenle büyük benzerlik taşır ki ikisinde de üretilen ürünlerde sorun yoktur. Birinde pilotaj hatası vardır, diğerinde bilerek benzin konmamıştır. Süreci iptal eden THK’yı Demirağ; mahkemeye verir. Mahkeme sonucu THK lehine çıkar. Ardından bir de yurt dışına uçak satışı yasağı gelir. Sipariş alamayan fabrika 1950 yılında kapanır. O yıllarda dünyanın en büyük havalimanı (Amsterdam) büyüklüğündeki tesisler (pistler-hangarlar-binalar) istimlak edilir. Bu havalimanı bugünkü Atatürk Havalimanıdır.

  Demirağ’ın İspanya, İran ve Irak’tan aldığı siparişler engellenir. Elde kalan uçaklar hurdacıya satılır. Nuri beyin tüm girişimleri, mektupları, davaları sonuçsuz kalır. Fabrika bir daha açılmaz. Ne dersiniz? Günümüzde de aynı şeylerin olmayacağının hiçbir garantisi yok!             

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.