Abdullah Ayan
Köşe Yazarı
Abdullah Ayan
 

Şili seçimleri ve birleşen solun zaferi…

"El pueblo unido, jamas será vencido!" (Örgütlü bir halk asla mağlup olmaz) Pinochet diktatörlüğünün ülkeye giydirdiği deli gömleği baskıcı Anayasa, temel insan hakları ve özgürlüklere hasret Şili halkının ayağındaki prangaydı ve ülke zenginleştikçe yoksullaşan milyonlar refahtan paylarına düşeni almak için toplumsal mücadeleyi yükseltirken, bardağı taşıran damla en beklenmedik yerde patlak verdi… Eğitimden sağlığa, sudan elektriğe her şeyin özel sektöre devredilerek sömürünün yaşam biçimi haline gelmesine yıllarca boyun eğen geniş kesimler 4 sentlik metro zammıyla tüm Şili’ ye yayılan büyük isyanın fitilini ateşlediler… Başkaldıranların üzerine gönderilen ordu, binlerce göstericinin tutuklanması da göstericilere geri adım attıramayınca sonunda yönetim, diktatörlük bakiyesi anayasa değişiklik talebinin referanduma götürülmesine karar vermek zorunda kaldı... Ve böylece Pinochet dönemini tümüyle kapatıp tarihin çöplüğüne atacak toplumsal talepleri karşılayacak toplumsal sözleşmenin yazılmasının yolu, sol öncülüğünde bağımsız isimlerin yeni anayasa çalışmalarını yürütecek konsorsiyumda yer almasıyla açıldı… O süreç ilerlerken Şili, yeni devlet başkanını seçmek üzere bir başka evreye geçiyordu… 21 Kasım 2021 günü sandık başına giden Şili halkı 7 adayın hiç birine ilk turda başkan olmak için gereken yüzde 50 oy desteğini vermedi… Pinochet mirasçısı sağın temsilcisi Jose Antonio Kast yüzde 27,9 ve kendisine en yakın rakibi Gabriel Boric yüzde 25,9 oy alıyordu… Toplumsal adaletsizliği iliklerine kadar hisseden milyonlarca seçmen özellikle de kadınlar ve gençler, bugüne kadar Şili’ de pek görülmeyen dayanışmanın öncülüğünü üstlendiler ve topluma kibirle yaklaşan merkez solun bugüne kadar topluma ödettiği bedellere yol açan tuzağa düşmeden inanılmaz bir başarıya imza attılar… On yıl öncesinde herkesin ücretsiz kaliteli eğitim hakkından yararlanması için ülke genelinde başlatılan gösterilere öncülük eden öğrenci lideri 35 yaşındaki Boric, 20 Aralık günü yapılan başkanlık seçimlerinin ikinci turunda bugüne kadar bir araya gelmeyi başaramayan muhalefetin ortak hareket etmesiyle ipi göğüsledi.. Boric zaferini ilan ederken, yüzde 55 gibi rakibi Kast’ ın dahi saygı duyduğu seçmen desteği yanında bugüne kadar ülke tarihinin en çok oy alan ismi olarak ta şimdiden tarihe geçti.. Kast, ortaya çıkan tabloyu yeterince bölünmüş ve kutuplaşmış Şili için bir şans olarak değerlendirirken Boric’ e her türlü desteği vereceğini şu sözlerle ifade ediyordu:  "Ülkeye katkı sağlamak istiyoruz. Birlikte, cephelere ayrılmış Şili halkını yeniden bir araya getirmek, ülkeyi büyütmek için birliktelik ruhunu, inancını geri kazanmak zorundayız. Olağanüstü zenginliklere sahip ülkemiz Şili, omuz omuza yürümemiz ve daha güzeli elde edeceğimiz yolculuğu hak ediyor..” Şili’ nin 2021 Aralık ayında sandıkla elde ettiği demokrasi zaferi pek çok alanda da ilklerin yaşanmasına yol açıyor… Örneğin ilk kez Hırvat göçmeni bir ailenin çocuğu 35 yaşındaki on yıl öncesinin öğrenci lideri devlet başkanı koltuğuna oturacak.. Daha da ilginci düne kadar seçimlerin favorisi görülen rakibi Kast’ te Almanya göçmeni ailenin çocuğu… Mevcut sisteme başkaldıran tavrı, dövmeli kollarıyla devlet başkanından çok kitlesel gösterilerin öncüsü görünümündeki Boric, hayli zor ve meşakkatli bir yolu kat etmek zorunda… Kutuplara ayrılmış, bölünerek yönetilen bir ülkeyi barıştırmanın öneminin farkında… Bu amaçla Başkan olduğu belli olunca ilk ziyaretini, çalışmalarını sürdüren Anayasa Konvensiyonu’ na yapıyor ve toprakları ellerinden alınmış yerlilerin gasp edilen haklarına kavuşması için gerekli adımların atılacağı sözünü veriyor… Boric başkanlık koltuğuna mart ayında oturacak ama çeşitli komiteler sosyal, siyasal alanlar dışında ülkede yaratılan refah pastasının adil biçimde tüm toplum kesimlerine dağıtılması ve OECD ülkeleri arasında en bozuk gelir dağılımına sahip Şili’ de bu tablonun değiştirilmesi için atılacak adımlarla ilgili yol haritası şimdiden netleşiyor… -Özel sigorta sistemi tasfiye edilirken, herkesin sağlık hizmetinden yararlanması amacıyla sosyal güvenlik sisteminin güçlendirilmesi, -Öğrencilerin harç borçlarının af edilmesi, -Asgari ücretin ilk etapta yüzde 50 arttırılması, -Haftalık çalışma saatlerinin azaltılması Gibi bugüne kadar ihmal edilmiş sabit ve dar kesimlilere nefes aldıracak adımlarla başlayacak yeni dönemin küçük dokunuşları… Doğayı tahrip eden, ülkenin tüm yer altı ve yer üstü zenginliklerini yağmalayan yerli yabancı şirketlere dur diyecek, çevreye saygılı politikalar yeni döneme damgasını vuracak… Madenleri millileştirmeye kalktığı için faşist darbeyle devrilen Allende’ nin katledilmesine göz yuman ABD’ nin neoliberal politikalarının yerine dünyada bambaşka rüzgârlar esiyor bugün… Düne kadar tüm Güney Amerika’ daki ülkelerin askeri cuntalarla, baskıcı sağ iktidarlarla yönetilmesini destekleyen ABD’ nin yeni Biden yönetimi bugün kıtada demokrasilerin hakim olması yönünde çaba gösteriyor… Boriç’ in seçim zaferi ardından halka seslenirken ‘’korku imparatorluğunun yıkılması‘’ çağrısı, bu nedenle sadece Şili’ de değil, tüm demokrasilerde yankılanıyor…
Ekleme Tarihi: 30 Aralık 2021 - Perşembe

Şili seçimleri ve birleşen solun zaferi…

"El pueblo unido, jamas será vencido!" (Örgütlü bir halk asla mağlup olmaz)

Pinochet diktatörlüğünün ülkeye giydirdiği deli gömleği baskıcı Anayasa, temel insan hakları ve özgürlüklere hasret Şili halkının ayağındaki prangaydı ve ülke zenginleştikçe yoksullaşan milyonlar refahtan paylarına düşeni almak için toplumsal mücadeleyi yükseltirken, bardağı taşıran damla en beklenmedik yerde patlak verdi…

Eğitimden sağlığa, sudan elektriğe her şeyin özel sektöre devredilerek sömürünün yaşam biçimi haline gelmesine yıllarca boyun eğen geniş kesimler 4 sentlik metro zammıyla tüm Şili’ ye yayılan büyük isyanın fitilini ateşlediler…

Başkaldıranların üzerine gönderilen ordu, binlerce göstericinin tutuklanması da göstericilere geri adım attıramayınca sonunda yönetim, diktatörlük bakiyesi anayasa değişiklik talebinin referanduma götürülmesine karar vermek zorunda kaldı...

Ve böylece Pinochet dönemini tümüyle kapatıp tarihin çöplüğüne atacak toplumsal talepleri karşılayacak toplumsal sözleşmenin yazılmasının yolu, sol öncülüğünde bağımsız isimlerin yeni anayasa çalışmalarını yürütecek konsorsiyumda yer almasıyla açıldı…

O süreç ilerlerken Şili, yeni devlet başkanını seçmek üzere bir başka evreye geçiyordu…

21 Kasım 2021 günü sandık başına giden Şili halkı 7 adayın hiç birine ilk turda başkan olmak için gereken yüzde 50 oy desteğini vermedi…

Pinochet mirasçısı sağın temsilcisi Jose Antonio Kast yüzde 27,9 ve kendisine en yakın rakibi Gabriel Boric yüzde 25,9 oy alıyordu…

Toplumsal adaletsizliği iliklerine kadar hisseden milyonlarca seçmen özellikle de kadınlar ve gençler, bugüne kadar Şili’ de pek görülmeyen dayanışmanın öncülüğünü üstlendiler ve topluma kibirle yaklaşan merkez solun bugüne kadar topluma ödettiği bedellere yol açan tuzağa düşmeden inanılmaz bir başarıya imza attılar…

On yıl öncesinde herkesin ücretsiz kaliteli eğitim hakkından yararlanması için ülke genelinde başlatılan gösterilere öncülük eden öğrenci lideri 35 yaşındaki Boric, 20 Aralık günü yapılan başkanlık seçimlerinin ikinci turunda bugüne kadar bir araya gelmeyi başaramayan muhalefetin ortak hareket etmesiyle ipi göğüsledi..

Boric zaferini ilan ederken, yüzde 55 gibi rakibi Kast’ ın dahi saygı duyduğu seçmen desteği yanında bugüne kadar ülke tarihinin en çok oy alan ismi olarak ta şimdiden tarihe geçti..

Kast, ortaya çıkan tabloyu yeterince bölünmüş ve kutuplaşmış Şili için bir şans olarak değerlendirirken Boric’ e her türlü desteği vereceğini şu sözlerle ifade ediyordu:

 "Ülkeye katkı sağlamak istiyoruz. Birlikte, cephelere ayrılmış Şili halkını yeniden bir araya getirmek, ülkeyi büyütmek için birliktelik ruhunu, inancını geri kazanmak zorundayız.

Olağanüstü zenginliklere sahip ülkemiz Şili, omuz omuza yürümemiz ve daha güzeli elde edeceğimiz yolculuğu hak ediyor..”

Şili’ nin 2021 Aralık ayında sandıkla elde ettiği demokrasi zaferi pek çok alanda da ilklerin yaşanmasına yol açıyor…

Örneğin ilk kez Hırvat göçmeni bir ailenin çocuğu 35 yaşındaki on yıl öncesinin öğrenci lideri devlet başkanı koltuğuna oturacak..

Daha da ilginci düne kadar seçimlerin favorisi görülen rakibi Kast’ te Almanya göçmeni ailenin çocuğu…

Mevcut sisteme başkaldıran tavrı, dövmeli kollarıyla devlet başkanından çok kitlesel gösterilerin öncüsü görünümündeki Boric, hayli zor ve meşakkatli bir yolu kat etmek zorunda…

Kutuplara ayrılmış, bölünerek yönetilen bir ülkeyi barıştırmanın öneminin farkında…

Bu amaçla Başkan olduğu belli olunca ilk ziyaretini, çalışmalarını sürdüren Anayasa Konvensiyonu’ na yapıyor ve toprakları ellerinden alınmış yerlilerin gasp edilen haklarına kavuşması için gerekli adımların atılacağı sözünü veriyor…

Boric başkanlık koltuğuna mart ayında oturacak ama çeşitli komiteler sosyal, siyasal alanlar dışında ülkede yaratılan refah pastasının adil biçimde tüm toplum kesimlerine dağıtılması ve OECD ülkeleri arasında en bozuk gelir dağılımına sahip Şili’ de bu tablonun değiştirilmesi için atılacak adımlarla ilgili yol haritası şimdiden netleşiyor…

-Özel sigorta sistemi tasfiye edilirken, herkesin sağlık hizmetinden yararlanması amacıyla sosyal güvenlik sisteminin güçlendirilmesi,

-Öğrencilerin harç borçlarının af edilmesi,

-Asgari ücretin ilk etapta yüzde 50 arttırılması,

-Haftalık çalışma saatlerinin azaltılması

Gibi bugüne kadar ihmal edilmiş sabit ve dar kesimlilere nefes aldıracak adımlarla başlayacak yeni dönemin küçük dokunuşları…

Doğayı tahrip eden, ülkenin tüm yer altı ve yer üstü zenginliklerini yağmalayan yerli yabancı şirketlere dur diyecek, çevreye saygılı politikalar yeni döneme damgasını vuracak…

Madenleri millileştirmeye kalktığı için faşist darbeyle devrilen Allende’ nin katledilmesine göz yuman ABD’ nin neoliberal politikalarının yerine dünyada bambaşka rüzgârlar esiyor bugün…

Düne kadar tüm Güney Amerika’ daki ülkelerin askeri cuntalarla, baskıcı sağ iktidarlarla yönetilmesini destekleyen ABD’ nin yeni Biden yönetimi bugün kıtada demokrasilerin hakim olması yönünde çaba gösteriyor…

Boriç’ in seçim zaferi ardından halka seslenirken ‘’korku imparatorluğunun yıkılması‘’ çağrısı, bu nedenle sadece Şili’ de değil, tüm demokrasilerde yankılanıyor…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.