Ahmet Akın
Köşe Yazarı
Ahmet Akın
 

Yerel Yönetimde Yeni Dinamikler, Türkiye’nin Kentlerinden Kentlerin Türkiyesi’ne

TÜRKKONFED (Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu ve İstanbul Politikalar Merkezi) tarafından MESİAD organizatörlüğünde 10 Mayıs 2019 tarihinde Mersin’de düzenlenen panelde Adana ve Mersin’le ilgili olarak önemli görüşler tespit edildi. Yararlı olacağı düşüncesiyle sunumu aynen aktarıyorum:   1980 sonrası başlayan küreselleşme evresi ile geleneksel sanayi kollarında güç kaybeden Adana – Mersin bölgesi, önemli lojistik noktaları üzerinde olması nedeniyle yeniden yükselişe geçme potansiyeli taşımaktadır. Bu bağlamda Türkiye’nin ikinci büyük ihraç limanı olan Mersin ve bölgenin önemli enerji nakil hatlarının üzerinde konumlanmış olması bu lojistik ve enerji alanlarını ön plana çıkarmaktadır. Adana-Mersin’in bu potansiyelini ortaya çıkarabilmesinde hem yerel hem de ulusal bazda yatırımların önünün açılması gerekmektedir. Bölgede farklı siyasi tercihe sahip kimliklerin görece daha demokratik ve katılımcı bir kentsel koalisyon oluşturması onun en güçlü yanı iken, yerel yönetimlerin muhalefet parti temsilcileri tarafından yönetiliyor olması yatırımları aciliyetine gölge düşürmektedir. Türkiye’nin kalkınmasına da katkı sağlayacak bir kent-bölge olan Adana-Mersin’de her şeyden önce yerel aktörler arasındaki ilişki ve etkileşim pekiştirilmelidir. Böylelikle özellikle ulaştırma ve enerji gibi kamu yatırımlarının bilhassa önemli olduğu sektörlerde bölgenin kalkınmasına ivme kazandıracak adımların atılması mümkün olacaktır.   GÜÇLÜ YÖNLER Görece açık ve demokratik bir siyasal ortalama ve kültüre sahiplerdir. Küreselleşmenin son evresinde önemini yitiren sanayi kollarına karşın lojistik ve enerji gibi kimi sektörler öne çıkmaktadır. Türkiye’nin ikinci büyük ihraç limanı olan Mersin lojistik alanında önemli bir avantaja ve potansiyele sahiptir. Enerji nakil hatlarının varış noktalarından birinde yer alan bölgede bu sektördeki büyük ölçekli kamu ve özel sektör yatırımlarının hayata geçirilmesi söz konusudur.   KIRILGANLIKLAR Bölge ekonomisi 1980 sonrasında ulusal ölçekte sahip olduğu konumu tedrici olarak kaybetmiştir. Metropoliten bölgenin asıl sanayi odağı olan Adana’da geleneksel olarak belirgin bir ağırlığa sahip bulunan gıda ve tekstil sanayileri, küresel ölçekte sanayi alanındaki değişim nedeniyle eski gücünü ve önemini yitirmiştir. Göçlerin de etkisiyle bölgede gelir adaletsizliği son derece yüksektir. Her iki ildeki büyükşehir belediye yönetimlerinin muhalefet partilerinde oluşu nedeniyle bölgede toplanan vergiler ile bölgeye gelen yatırımlar arasında ciddi fark söz konusudur. Her iki kentteki öncü yatırımların gecikiyor oluşunda yerel koalisyonun biraz geride duruyor olması da etkilidir. Yerel yönetişim alanına dahil olan kurumların kendi aralarında bir koordinasyon ve eşgüdümün varlığından söz etmek güçtür. Bölgedeki yerel kurumlar arasında eşgüdümü zorlayacak, vizyon belirleyecek aracı aktörler mevcut değildir.   RİSKLER Mersin Limanı’nın kapasitesinin arttırılmasının, Anadolu’daki yerleşimlerle arasındaki ulaştırma bağlantılarının (hızlı tren, bölgesel havalimanı) iyileştirilmesinin gecikmesi. Mersin Limanının hala ileri düzey yatırımlara kavuşmamış olması. Yerel yatırım ortamının güçlendirilmesine yönelik adımların istendiği ölçüde atılamaması. Adana-Mersin bölgesinde lokomotif sektörlerdeki öncü yatırımların merkezi hükümetle yerel aktörler arasındaki ilişkilere bağlı olması. Merkezin yerel üzerindeki sınırlayıcı etkilerinin aşılamadığı bir konjonktürde, arzu edilen türden sıçramanın gerçekleştirilmesinin sınırlı olması.   FIRSATLAR Adana-Mersin bölgesinde gündem, strateji ve öncelikler konusunda bir eşgüdüm yaratılabilecek bir yerel mutabakat temelinin olması. Mersin Limanı’nın, ulusal ve küresel ölçekli plan çalışmalarında yüksek bir potansiyel ile öne çıkıyor olması. Bölgenin enerji, liman ve turizm alanlarının kesişim noktasında bulunması nedeniyle büyük ölçekli kamu ve özel sektör yatırımlarına açık olması. Bölgenin turizm sektöründe sıçrama yapılabilme potansiyeline sahip olması.    
Ekleme Tarihi: 20 Mayıs 2019 - Pazartesi

Yerel Yönetimde Yeni Dinamikler, Türkiye’nin Kentlerinden Kentlerin Türkiyesi’ne

TÜRKKONFED (Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu ve İstanbul Politikalar Merkezi) tarafından MESİAD organizatörlüğünde 10 Mayıs 2019 tarihinde Mersin’de düzenlenen panelde Adana ve Mersin’le ilgili olarak önemli görüşler tespit edildi. Yararlı olacağı düşüncesiyle sunumu aynen aktarıyorum:

 

1980 sonrası başlayan küreselleşme evresi ile geleneksel sanayi kollarında güç kaybeden Adana – Mersin bölgesi, önemli lojistik noktaları üzerinde olması nedeniyle yeniden yükselişe geçme potansiyeli taşımaktadır. Bu bağlamda Türkiye’nin ikinci büyük ihraç limanı olan Mersin ve bölgenin önemli enerji nakil hatlarının üzerinde konumlanmış olması bu lojistik ve enerji alanlarını ön plana çıkarmaktadır. Adana-Mersin’in bu potansiyelini ortaya çıkarabilmesinde hem yerel hem de ulusal bazda yatırımların önünün açılması gerekmektedir. Bölgede farklı siyasi tercihe sahip kimliklerin görece daha demokratik ve katılımcı bir kentsel koalisyon oluşturması onun en güçlü yanı iken, yerel yönetimlerin muhalefet parti temsilcileri tarafından yönetiliyor olması yatırımları aciliyetine gölge düşürmektedir. Türkiye’nin kalkınmasına da katkı sağlayacak bir kent-bölge olan Adana-Mersin’de her şeyden önce yerel aktörler arasındaki ilişki ve etkileşim pekiştirilmelidir. Böylelikle özellikle ulaştırma ve enerji gibi kamu yatırımlarının bilhassa önemli olduğu sektörlerde bölgenin kalkınmasına ivme kazandıracak adımların atılması mümkün olacaktır.

 

GÜÇLÜ YÖNLER

  • Görece açık ve demokratik bir siyasal ortalama ve kültüre sahiplerdir.
  • Küreselleşmenin son evresinde önemini yitiren sanayi kollarına karşın lojistik ve enerji gibi kimi sektörler öne çıkmaktadır.
  • Türkiye’nin ikinci büyük ihraç limanı olan Mersin lojistik alanında önemli bir avantaja ve potansiyele sahiptir.
  • Enerji nakil hatlarının varış noktalarından birinde yer alan bölgede bu sektördeki büyük ölçekli kamu ve özel sektör yatırımlarının hayata geçirilmesi söz konusudur.

 

KIRILGANLIKLAR

  • Bölge ekonomisi 1980 sonrasında ulusal ölçekte sahip olduğu konumu tedrici olarak kaybetmiştir.
  • Metropoliten bölgenin asıl sanayi odağı olan Adana’da geleneksel olarak belirgin bir ağırlığa sahip bulunan gıda ve tekstil sanayileri, küresel ölçekte sanayi alanındaki değişim nedeniyle eski gücünü ve önemini yitirmiştir.
  • Göçlerin de etkisiyle bölgede gelir adaletsizliği son derece yüksektir.
  • Her iki ildeki büyükşehir belediye yönetimlerinin muhalefet partilerinde oluşu nedeniyle bölgede toplanan vergiler ile bölgeye gelen yatırımlar arasında ciddi fark söz konusudur.
  • Her iki kentteki öncü yatırımların gecikiyor oluşunda yerel koalisyonun biraz geride duruyor olması da etkilidir.
  • Yerel yönetişim alanına dahil olan kurumların kendi aralarında bir koordinasyon ve eşgüdümün varlığından söz etmek güçtür.
  • Bölgedeki yerel kurumlar arasında eşgüdümü zorlayacak, vizyon belirleyecek aracı aktörler mevcut değildir.

 

RİSKLER

  • Mersin Limanı’nın kapasitesinin arttırılmasının, Anadolu’daki yerleşimlerle arasındaki ulaştırma bağlantılarının (hızlı tren, bölgesel havalimanı) iyileştirilmesinin gecikmesi.
  • Mersin Limanının hala ileri düzey yatırımlara kavuşmamış olması.
  • Yerel yatırım ortamının güçlendirilmesine yönelik adımların istendiği ölçüde atılamaması.
  • Adana-Mersin bölgesinde lokomotif sektörlerdeki öncü yatırımların merkezi hükümetle yerel aktörler arasındaki ilişkilere bağlı olması.
  • Merkezin yerel üzerindeki sınırlayıcı etkilerinin aşılamadığı bir konjonktürde, arzu edilen türden sıçramanın gerçekleştirilmesinin sınırlı olması.

 

FIRSATLAR

  • Adana-Mersin bölgesinde gündem, strateji ve öncelikler konusunda bir eşgüdüm yaratılabilecek bir yerel mutabakat temelinin olması.
  • Mersin Limanı’nın, ulusal ve küresel ölçekli plan çalışmalarında yüksek bir potansiyel ile öne çıkıyor olması.
  • Bölgenin enerji, liman ve turizm alanlarının kesişim noktasında bulunması nedeniyle büyük ölçekli kamu ve özel sektör yatırımlarına açık olması.
  • Bölgenin turizm sektöründe sıçrama yapılabilme potansiyeline sahip olması.

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.