Akkuyu NGS'nin 1. Güç Ünitesi 2023 Yılında Açılacak

Sedat Yılmaz/inovatifhaber Seminerin açılış konuşmasını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı temsilcisi ve  Akkuyu Nükleer A.Ş. Kamu Kurumları ile İlişkiler ve Uluslararası İşbirliği Yönetici Direktörü Aleksey Frolov gerçekleştirdi. Frolov, seminerde Akkuyu Nükleer Güç santralinde alınan mesafe ile  gelinen noktanın ve çalışmaların anlatılacağını ifade etti.   Frolov, "Biz bu proje kapsamında gerek Akkuyu şirketi olarak ki zaten  Rosatom'u temsilen buradayız. Bizlerin en önemli görevimiz bu ülkenin ilk nükleer santralini tüm uluslararası güvenlik standartlarına uygun olarak gerçekleştirilmesini ve işletmesini sağlamaktır. Bu hedefin yerine getirilmesinde siz basın mensuplarına düşen görev ve sorumluluk bizimki ile eşdeğerdir. Çünkü proje ile ilgili gerçekçi, doğrulara dayanan bilgilerden paylaşmak kamupoyunun projeye ilişkin tutumunu oluşturmaktır. Biz projeyi gerçekleştiren taraf olarak sizlerin desteğine  ve doğru bilgileri paylaşmanızda ihtiyacımız var. Bizler sizlerle birlikte ülkelerimiz arasında oluşan iyi niyet ve dostluk ilişkilerini baz alarak projenin gerçekleşmesinde yapıcı diyalog sürdürerek, hedefimizi yerine getirmek için uğraşacağız" dedi   "Akkuyu NGS, Türkiye'nin elektrik ihtiyacının 10'unu karşılayacaktır."   Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdür Birinci Yardımcısı Yapı İşleri Direktörü Sergei Butskikh de konuşmasında Akkuyu Nükleer Güç santralinin ilk başlangıç sürecinden, inşaatta gelinen nokta ile Rus tasarımlı NGS güvenlik sistemleri hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Butskikh, " Akkuyu NGS, her biri 1200 MW güce sahip VVER-1200 tipi “III+” nesil reaktörlü 4 güç ünitesinden oluşacaktır. Akkuyu NGS’nin işletme ömrü 60 yıl olup 20 sene daha uzatma imkânı bulunmaktadır.   İşletmeye alındıktan sonra NGS'nin yılda yaklaşık 35 milyar kWh üretmesi planlanmaktadır. Bu miktar, İstanbul gibi büyük bir şehrin yıllık elektrik ihtiyacının 90’ının karşılanması için yeterli bir miktardır. Akkuyu NGS, Türkiye'nin elektrik ihtiyacının 10'unu karşılayacaktır.   Akkuyu NGS, Uluslararası Atom Enerji Ajansı'nın (UAEA) güvenlik standartlarında belirtilen ve Uluslararası Nükleer Güvenlik Danışma Grubu yayınlarında açıklanan tüm küresel gereksinimlere ve Avrupa İşletmeci Kuruluş (EUR) Şartlarına uygundur." dedi   "1. güç ünitesini 2023 yılında açmak için çalışıyoruz"   Projenin Rus-Türk ilişkileri tarihindeki en büyük proje olduğunu belirten Butskikh, " Akkuyu NGS’nin çoğunluk hissedarı Rosatom Devlet Kuruluşu’dur. Uygulanan Akkuyu NGS projesinin modeli Yap-İşlet-Devret modeli olacaktır.. Uzun vadeli anlaşma çerçevesinde Akkuyu Nükleer şirketi, santralin tasarımı, inşası, bakımı, işletilmesi ve işletmeden çıkarılmasına dair yükümlülüğünü üstlenmiştir.   İmzalanan Hükümetlerarası Anlaşma’nın ilgili hükmü uyarınca; NGS inşasının başlaması için gerekli tüm belgelerin, izinlerin, lisansların ve onayların Türkiye Cumhuriyeti yetkili makamları tarafından verilmesinden itibaren 7 yıl içinde 1. güç ünitesinin işletmeye alınması öngörülmektedir. Proje katılımcıları, 1. güç ünitesinin 2023 yılında Türkiye Cumhuriyeti Kuruluşu’nun 100. yıl dönümünde işletmeye alınmasını sağlamak için mümkün olan her şeyi yapmaktadır. Ancak bu durumda güvenlik gereksinimlerini ve şartlarını yerine getirmek her zaman en büyük , belirleyici öncelik olmaya devam etmektedir." dedi   Akkuyu NGS inşaat projesinin 100’ü Rusya tarafından finanse edildiğini belirten  Butskikh, " Rosatom, projedeki 49’a varan hisselerini diğer yatırımcılara satma hakkına sahiptir. Projedeki 49 hissenin tamamı tek yatırımcı tarafından alınabileceği gibi, daha küçük bir pay satılabilecek veya birkaç şirket projeye katılabilecektir. Bizim projemiz şeffaf, açık bir projedir. Potansiyel yatırımcılar ile görüşmeler devam etmektedir." dedi   Butskikh , 3. ve 4. ünitenin yapılacağı yerlerde zemin etüt ve araştırma çalışmalarına devam ettiklerini belirterek, " “Doğu”, “Kuzey” ve “Güney” drenaj kanallarının inşaat çalışmaları devam etmekte, inşaat sahasında zemin etüd çalışmaları yürütülmektedir. "dedi ve yakın zamanda 3'üncü ünitenin inşaat ruhsatının verilmesini beklediklerini ve sahada inşaat ve montaj çalışmalarına devam edilirken, idari binanın yapımının tamamlanmak üzere olduğunu belirtti. İnşa edilen nükleer güç santral için Türk personelini eğitme konusunda işbirliği aktif olarak gelişmekte olduğunu ve özellikle benzersiz bir güzelliğe sahip olan bu doğanın bozulmaması için azami gayret gösterdiklerini ifade etti.   İnşaatın en yoğun olduğu dönemde 10 bin kişinin çalışacağını belirten Butskikh, " 4 ünitenin eş zamanlı olarak yapımının gerçekleştirilmesi çok büyük insan gücü ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır. " dedi   Akkuyu NGS projesinin, her biri 1200 MW kapasiteli 4 güç ünitesinin inşasını sağladığını belirten Butskukh, " Akkuyu'da kullanılan reaktör VVER-1200 reaktörü olacak. Bu reaktörler hali  hazırda Rusya'da kullanılmaktadır. VVER-1200 reaktörü, VVER-1000 reaktör tipleri bazında geliştirilmiştir. Bu reaktörler, 1990'lı ve 2000'li yıllarda İran, Hindistan ve Çin'deki NGS’ler için inşa edilmiştir. VVER-1200; radyoaktif ışınların, hermetik reaktör binası olan muhafaza sınırlarının ötesine geçmesine izin vermeyen, güçlendirilmiş güvenlik sistemleri ile donatılmıştır. VVER-1200 reaktörlü güç üniteleri Rusya'da başarılı bir şekilde işletilmektedir." dedi   Akkuyu NGS'nin her türlü tehlikelere ve doğal afetlere karşı güvenli olduğunu belirten Butskikh, " Radyasyon güvenliği, proje ifade ettiğimiz çok aşamalı bariyerlerle radyasyon güvenliğinin sağlanmasıdır. Koruma kabının yapısı, depremler, hortumlar, kasırgalar, kum fırtınaları, hava şok dalgaları ve hatta 400 Ton ağırlığındaki uçağın düşmesi gibi her türlü dış etkilere ve bunların kombinasyonlarına karşı dayanıklıdır. Akkuyu NGS, MSK-64 ölçeğinde 9 şiddetine kadar olabilecek depremlere dayanabilecektir."dedi     Butskukh, soru cevap bölümünde gelen soru üzerine nükleer atıklar konusunda bir yönetim planı da oluşturduklarını sözlerin ekledi ve " Bu konu da bir yönetim planımız var. Atık yönetiminde  Türk mevzuatında ilgili konular güncellenerek gerçekleştirilecek. Bizim bu tesisten çıkacak nükleer yakıtı tekrar işleyip yeniden kullanılabilecektir. Tekrar kullanımdan sonra bu atıklar yönetim planı çerçevesinde bertaraf edilecek. Zaten bu atıklar yüzde 1'e tekabül etmektedir. Bizim kurmakta olduğumuz nükleer santralin işletme dönemi 60 sene olacaktır. Buna ilaveten 20 sene uzatma fırsatı olacaktır." dedi   Butskikh , 2018 yılında 35 Türk öğrencinin, Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi’nde (MEPhI)  “Nükleer santraller, tasarım, işletme ve mühendislik” uzmanlık dalındaki eğitimlerini başarıyla tamamlayarak yükseköğretim diplomalarını aldıklarını ve  6.5 yıllık eğitimlerini tamamlayan öğrencilerin tümünün, AKKUYU NÜKLER A.Ş.’de çalışma teklifi almış ve 2018 ilkbaharında şirkette çalışmaya başladıklarını söyledi. 2019 yılında mezun olan 53 kişi de Akkuyu Nükleer A.Ş.'de iş teklifi almış ve Mayıs ayında şirketteki görevlerine başladıklarını sözlerine ekledi ve "Şu anda 80'den fazla Türk mezun Akkuyu Nükleer A.Ş.’de çalışmaktadır." dedi   Yerel lokasyon için  çalışmalar sürdürdüklerini belirten Butskikh, "Yerel tedarikçilerin neler yapılabileceği konusunda  çalışmalarımız var. Bu konuda deneyim sahibi olmaları için elimizden geleni yapacağız" şeklinde konuştu.   Butskikh, Akkuyu NGS Toplum Bilgilendirme Merkezini 100 binin üzerinde kişinin de ziyaret ettiğini söyledi.   Seminerde daha sonra Mersin Üniversitesi'nden Doç Dr. Gürhan Arslan  "Küresel Isınma Ve İklim Değişikliği Açısından Enerji Çeşitliliğinin Önemi" konulu bir sunum gerçekleştirdi.   Arslan, enerjinin insan hayatındaki önemi ve enerjinin, temin ve tüketim süreçlerinde iklim, ekosistemler ve insan sağlığı gibi unsurlar üzerinde yarattığı olumsuz etkileri anlattı ve "Özellikle fosil yakıtların tüketimine verilen ağırlık, hızlı nüfus artışı, yaşam standardının yükseltilmesi gibi işlemler en büyük ekolojik krizlerden biri olan küresel ısınma ve iklim değişikliğine yol açmaktadır" dedi Küresel ısınmanı yaratacağı olumsuz sonuçlara da değinen Arslan, bunun sonucunda küresel sıcaklıkların yükselmesi, Aşırı iklim şartlarının gözlemlenmesi, Buzulların erimesi, Deniz seviyesinin yükselmesi ve okyanusların asitleşmesi ve birçok bitki ve hayvan türünün yaşam alanını kuzeye ve yükseklere kaydırdığını ifade etti. Arslan, sunumunun ilerleyen bölümünde Türkiye'nin enerji görünümünü anlattı ve Avrupa Birliği üyesi ülkeler ile karşılaştırıldığında primer enerji tüketiminde 5. sırada yer aldığını ve  son 20 yıl içerisinde tüketimin yaklaşık 2 kat arttığını ifade etti.   Programın son bölümünde ise Strana Rosatom" (Rosatom Dünyası) Sektörel Gazete Baş Editörü Yulia Gileva, "Basında Nükleer enerji teknolojileri konusu" konulu bir sunumu yer aldı.