Pandemi sürecinde Mersin'de gazetecilerin durumu... Günün Yorumu

Pandemi sürecini Mersin çok iyi geçirdi.Her kurum gerekli tedbirleri aldı ve vatandaşlar da buna riayet gösterdi. Bu süreçte Mersin'de görevini yapan gazetecileri de kutlamak gerek. Zor ve tehlikeli şartlarda görevleri başındaydılar. Hep sahada oldular. Hepsi bu zorlu sınavdan başarı ile çıktılar.   Tüm kurumlar, yerel yönetimler, dernekler, odalar  pandemi sürecinde üyeleri, ya da ilgili birimleri ile istişare içinde olurken, aynı hassasiyeti Mersin Gazeteciler Cemiyeti'nden de beklerdim. 23 mart'tan bu yana en azından bir kere bile üyeleriyle sanal ortamda bir araya gelmediler. Kendi meslektaşlarının durumunu, ihtiyacını, sorunlarını öğrenmek ve çözüm bulmak gibi bir anlayışlarını göremedik. Kendi meslektaşlarına sahip çıkmak adına daha etkin, daha şeffaf ve daha net bir duruş sergilemelerini beklerdim. Kendi aramızda böylesine zorlu bir süreçte neler yapabilirizi konuşmamız gerektiğini düşünüyordum. Bir çok arkadaş gibi benim de beklentim bu yöndeydi. Ama herkes kendi haline bırakıldı. Geçtiğimiz  gün katıldığım bir basın toplantısında da dile geldi ve herkes birbirine bu konuyu sordu.  Bunları üyesi olduğum Gazeteciler cemiyetini kötülemek için söylemiyorum.Aksine bunun bir pozitif eleştiri olarak değerlendirilmesini de buradan belirteyim.   Maalesef şu süreçte Mersin Gazeteciler Cemiyeti ile ilgili konuşulan tek konu ki bunu da üzülerek belirtmek istiyorum; dağıtılan dezenfektanlar (Başkanı arayıp kendime belediyelerin gönderdiği dezenfektan ve maske talep ettim)  ve "ihtiyaç sahiplerine"  dağıtılan gıda kolileri oldu. Özellikle gıda kolilerin dağıtılmasında hangi kriterlerin konulduğunu, bunlara kim yada kimlerin karar verdiği gazeteciler arasında konuşulmakta. Ve yine üzülerek belirtiyorum ki o kadar koli ve dezenfektan dağıtılmasına karşın hala  65 yaş üzeri dışarı çıkamayan gazeteci ağabeylerimizin ve daha bir çok kişinin  bu yardımları alamadıklarını gördüm. Herkes "bana gelmedi "diyor ve bu dağıtımın akibetini sorguluyor. Ben de bu emekçi gazeteci arkadaşlarımın sesi olmak istedim bu vesile ile.   Şunu da belirtelim: Bu konudaki en doğru ve en duyarlı davranışı Mersin Büyükşehir Belediyesi yapmıştır. Mersin basınına kendi imkanları ile gıda kolisi göndermiştir. Başkan Seçer'e, Duygu Canova'ya ve emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.   Mersin Gazeteciler Cemiyetinde özellikle Başkan Kaya Bey olmak üzere ve diğer yönetim kurulu üyelerinin  iyi niyetinden şüphem yok. Bundan sonraki süreçte kendilerine güveniyorum. Ama bu pandemi sürecinde kendi üyeleri ile daha sıkı bir çalışma içinde olmalı ve daha çok sahiplenmeli, o duruşu göstermeliydi diye düşünüyorum. Beklentimiz ne yaptıkları yada dağıttıkları değil, birlik ve beraberlik içinde MGC şemisyesi altında olduğumuzu gösteren o fotoğrafı oluşturmaktı.   Umarım bundan sonraki süreçte gerek kentimiz gerekse de kendi mesleğimiz açısından güzel günler yaşarız.Mersinimizin ve mesleğimizin güzel insanları tüm güzellikleri hak ediyor. Sedat Yılmaz