Harun Arslan
Köşe Yazarı
Harun Arslan
 

“Büyükşehir Kent Konseyi”(?) Sorunu…

“Büyükşehir Kent Konseyi” demokratik olmayan bir seçimle göreve gelmişti. O günlerde bunu yazmıştım. Uygulanan örnek olmasına rağmen, Kent Konseyine Akdeniz Belediyesini temsilen Bedrettin Gündeş alınmamıştı. Kent Konseyi Başkanı da uyarmama rağmen bu konuya kayıtsız kalmıştı. Bedrettin Gündeş şu anda Büyükşehir’de Daire Başkanı. Ve bu görevi başarı ile sürdürüyor. Kent konseyinde böyle başarılı bir kişinin bulunmasının istenmemesini acaba nasıl yorumlarız?   Kent Konseylerinin tavsiyeden öte herhangi bir yaptırım gücü yoktur ve romantik, sevimli bir oluşum olduğu açıktır. Bugüne kadar da kent konseylerinin kente somut bir fayda sağladıklarını görmedik. Ama zararlarının olduğunu gördük. İlçe Belediyeleri yeni kent konseylerini seçtiler. Yeni yüzlerle yapacakları çalışmaları izleyeceğiz ve fikirlerimizi yazacağız.   Ama öncelikli sözümüz  Büyükşehir Kent Konseyi’ne… Ben her zaman yeni kişilere, yeni oluşumlara başlangıçta fırsat verilerek desteklenmeli diye düşünürüm. Bu yüzden Büyükşehir Kent Konseyini de demokratik olmayan başlangıcına rağmen destekledim, ulaşamadıkları yerlere ulaşmalarını sağladım, kentle ilgili bazı elde edemedikleri bilgilerin elde edilmesinde yardımcı oldum, teşvik edici çalışmalarını sağlayacak yazılar yazdım. Maalesef bunların sonunda üzülerek söylemeliyim ki kente bir yararlarını göremedim. Genelde Devlet projelerine ve Hükümete karşı çıkan bir anlayışla hareket ettiler, üzerlerine vazife olmayan konulara girdiler. Kent Konseyi üyeliği köklü bir belediyecilik bilgisi, şehircilik ve planlama kültürü, bütçe ve harcama deneyimi gibi düzeylerde donanım gerektirir. Değilse, haddini ve işlevini aşan bir pozla ortalık yerde dolaşırsınız; dahası  faydadan öte zarar da verebilirsiniz… Öyle de olmuştur;  Mersin’e çoğu zaman zarar vermişlerdir. Yanlış, eksik bilgilerle kamuyu yönlendirebilirler, hiçbir yetkileri olmadığı halde belediye uygulamalarıyla ilgili irade koyabilirler, basınla ilişkileri tümüyle reklama dönüktür, yanlış kanaat oluşturup kente zarar verebilirler. Büyükşehir Kent Konseyi yaptıkları ilk toplantıda nükleer santrale karşı çıktı. Bugüne kadar yapılan tüm karşı çalışmalara, itirazlara, protestolara, eylemlere rağmen nükleer santral hızlı bir şekilde bir devlet projesi olarak ilerliyor; adım adım gerçekleşiyor. Büyükşehir Kent Konseyi; Balık Çiftliklerine ve bazı devlet yatırımlarına karşı çıkarak siyasi bir oluşum haline gelmişti. Buna rağmen balık çiftlikleri yapılıyor ve Silifke’ye konuyla ilgili iki fabrika yapıldı. Kentin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı bile bu konulara girmediği halde çok daha tehlikeli, hadlerini aşan devlet konularına giriyorlardı; Askeri Bölgeler ve Güvenli Bölgeler konusundaki yönetmeliği eleştiriyorlardı. Hava sahasındaki Türk pilotlarının durumu ve deniz sahasında kullanıma kapatılan bölgeler konusunda eleştirilerde bulunuyorlardı. Büyükşehir Kent Konseyi’nin dert edindiği konular ülke güvenliğini ve askerî planlamaları ilgilendiren stratejik konular, Hükümet programı, Devlet politikası, vb. dir.   Kent Konseyi son olarak da Atatürk’ün İstiklal Savaşı hazırlıklarını yaptığı bir tarihi değerdeki konağın gastronomi müzesi yapılması ısrar ve inatçılığıyla kentte önemli bir tepki çekmiştir   Şimdi yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Mersin yararına çalışmalarda Hükümetle işbirliği yapacağını söylüyor. Şimdi bu çelişkili durumda Kent Konseyi önünde ciddi bir engel olarak duracaktır.   Sonuç olarak: Yapısı, kavranışı ve işleyişiyle zaten gereksiz ve yararsız olan bu Kent Konseyi meselesi geniş bir uzmanlık isteyen konularda popülist çıkışlarla kenti meşgul etmemelidir; gereksiz polemiklere yol açıp, amacı dışına çıkmamalı ve daha işin başında kente ve ülkeye zarar verecek, zaman kaybettirecek anlamsız tartışmalarla insanların vaktini işgal etmemelidir. Yine de bir yarar sağlanmak isteniyorsa, en baştan başlanmalı ve özellikle Büyükşehirde   “Kent Konseyi” sorunu her yönüyle; yani yapısal ve işlevsel açıdan yeniden masaya yatırılmalıdır.   Büyükşehir Belediyesi’nde çok değerli kişilerle kurulan yeni profesyonel kadronun önemli olduğu bilinciyle,  Kent Konseyi’nde de değişiklik yapılmalıdır. Bizler de bunun takibinde olacağız ve kente ve yatırımlara daha fazla zarar vermemeleri için tepkimizi koyacağız;  bu konuyu sürekli gündemde tutarak yazacağız.   HARUN ARSLAN.......8 Ağustos 2019
Ekleme Tarihi: 08 Ağustos 2019 - Perşembe

“Büyükşehir Kent Konseyi”(?) Sorunu…

“Büyükşehir Kent Konseyi” demokratik olmayan bir seçimle göreve gelmişti.

O günlerde bunu yazmıştım.

Uygulanan örnek olmasına rağmen, Kent Konseyine Akdeniz Belediyesini temsilen Bedrettin Gündeş alınmamıştı.

Kent Konseyi Başkanı da uyarmama rağmen bu konuya kayıtsız kalmıştı.

Bedrettin Gündeş şu anda Büyükşehir’de Daire Başkanı. Ve bu görevi başarı ile sürdürüyor.

Kent konseyinde böyle başarılı bir kişinin bulunmasının istenmemesini acaba nasıl yorumlarız?

 

Kent Konseylerinin tavsiyeden öte herhangi bir yaptırım gücü yoktur ve romantik, sevimli bir oluşum olduğu açıktır.

Bugüne kadar da kent konseylerinin kente somut bir fayda sağladıklarını görmedik.

Ama zararlarının olduğunu gördük.

İlçe Belediyeleri yeni kent konseylerini seçtiler.

Yeni yüzlerle yapacakları çalışmaları izleyeceğiz ve fikirlerimizi yazacağız.

 

Ama öncelikli sözümüz  Büyükşehir Kent Konseyi’ne…

Ben her zaman yeni kişilere, yeni oluşumlara başlangıçta fırsat verilerek desteklenmeli diye düşünürüm. Bu yüzden Büyükşehir Kent Konseyini de demokratik olmayan başlangıcına rağmen destekledim, ulaşamadıkları yerlere ulaşmalarını sağladım, kentle ilgili bazı elde edemedikleri bilgilerin elde edilmesinde yardımcı oldum, teşvik edici çalışmalarını sağlayacak yazılar yazdım.

Maalesef bunların sonunda üzülerek söylemeliyim ki kente bir yararlarını göremedim.

Genelde Devlet projelerine ve Hükümete karşı çıkan bir anlayışla hareket ettiler, üzerlerine vazife olmayan konulara girdiler.

Kent Konseyi üyeliği köklü bir belediyecilik bilgisi, şehircilik ve planlama kültürü, bütçe ve harcama deneyimi gibi düzeylerde donanım gerektirir. Değilse, haddini ve işlevini aşan bir pozla ortalık yerde dolaşırsınız; dahası  faydadan öte zarar da verebilirsiniz…

Öyle de olmuştur;  Mersin’e çoğu zaman zarar vermişlerdir.

Yanlış, eksik bilgilerle kamuyu yönlendirebilirler, hiçbir yetkileri olmadığı halde belediye uygulamalarıyla ilgili irade koyabilirler, basınla ilişkileri tümüyle reklama dönüktür, yanlış kanaat oluşturup kente zarar verebilirler.

Büyükşehir Kent Konseyi yaptıkları ilk toplantıda nükleer santrale karşı çıktı.

Bugüne kadar yapılan tüm karşı çalışmalara, itirazlara, protestolara, eylemlere rağmen nükleer santral hızlı bir şekilde bir devlet projesi olarak ilerliyor; adım adım gerçekleşiyor.

Büyükşehir Kent Konseyi; Balık Çiftliklerine ve bazı devlet yatırımlarına karşı çıkarak siyasi bir oluşum haline gelmişti.

Buna rağmen balık çiftlikleri yapılıyor ve Silifke’ye konuyla ilgili iki fabrika yapıldı.

Kentin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı bile bu konulara girmediği halde

çok daha tehlikeli, hadlerini aşan devlet konularına giriyorlardı; Askeri Bölgeler ve Güvenli Bölgeler konusundaki yönetmeliği eleştiriyorlardı.

Hava sahasındaki Türk pilotlarının durumu ve deniz sahasında kullanıma kapatılan bölgeler konusunda eleştirilerde bulunuyorlardı.

Büyükşehir Kent Konseyi’nin dert edindiği konular ülke güvenliğini ve askerî planlamaları ilgilendiren stratejik konular, Hükümet programı, Devlet politikası, vb. dir.

 

Kent Konseyi son olarak da Atatürk’ün İstiklal Savaşı hazırlıklarını yaptığı bir tarihi değerdeki konağın gastronomi müzesi yapılması ısrar ve inatçılığıyla kentte önemli bir tepki çekmiştir

 

Şimdi yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Mersin yararına çalışmalarda Hükümetle işbirliği yapacağını söylüyor. Şimdi bu çelişkili durumda Kent Konseyi önünde ciddi bir engel olarak duracaktır.

 

Sonuç olarak: Yapısı, kavranışı ve işleyişiyle zaten gereksiz ve yararsız olan bu Kent Konseyi meselesi geniş bir uzmanlık isteyen konularda popülist çıkışlarla kenti meşgul etmemelidir; gereksiz polemiklere yol açıp, amacı dışına çıkmamalı ve daha işin başında kente ve ülkeye zarar verecek, zaman kaybettirecek anlamsız tartışmalarla insanların vaktini işgal etmemelidir.

Yine de bir yarar sağlanmak isteniyorsa, en baştan başlanmalı ve özellikle Büyükşehirde   “Kent Konseyi” sorunu her yönüyle; yani yapısal ve işlevsel açıdan yeniden masaya yatırılmalıdır.

 

Büyükşehir Belediyesi’nde çok değerli kişilerle kurulan yeni profesyonel kadronun önemli olduğu bilinciyle,  Kent Konseyi’nde de değişiklik yapılmalıdır.

Bizler de bunun takibinde olacağız ve kente ve yatırımlara daha fazla zarar vermemeleri için tepkimizi koyacağız;  bu konuyu sürekli gündemde tutarak yazacağız.

 

HARUN ARSLAN.......8 Ağustos 2019

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.