Harun Arslan
Köşe Yazarı
Harun Arslan
 

Mersin’den Kıbrıs’a Uzanan Bir “Uluslararası Proje”…

Uzun yıllardır Belediyelerimizin gerçekleştirdikleri projeleri dikkatle izlerim; önemli ve önemsiz, gereksiz, hatta zararlı bulduklarımla ilgili de köşe yazıları yazarım. En fazla eleştirdiğim Aquapark Projesi(?) idi. Kamu bütçesine milyonlarca lira zarar verdikten sonra, yasal olmadığı için mahkeme kararıyla ortadan kaldırıldı! Şimdi yok… Yine; meşrubat şişelerine, lastiklere ekilen çiçekleri eleştirdim. Şimdi yoklar… Dinozor, zürafa maketlerini, bitkilerden yapılan hayvan figürlerini eleştirdim. Şimdi yoklar… Kullanılmayan; Türkiye’nin en büyük “Cumhuriyet Meydanı”nı eleştirdim. Kent merkezinde, işlevsiz bir boşluk halinde ve yazın Akdeniz sıcağında, kışın yağmur altında yayalar için bir işkence adacığı olarak… Sürekli para harcanan bu ölü anlamsız mekân neredeyse, kamusal anlamda hiç kullanılmadı… Eleştirdiğim bu işlerin hepsi basında büyük projeler! olarak yer aldı.   Doldurulan çukurlar, asfaltlanan kıytırık caddeler, güya temizlenen sokaklar, yıkanan camiler… flaş haber olarak, proje (!) olarak basında yer aldı. Yine palmiyeler kentinde caddelere konan elektrikli palmiyeler komedisini unutmuyoruz. Dünyanın en önemli tarihi zenginliklerinden Yumuktepe’nin önüne konan Truva Atı Projesi’nin ülkemizi düşürdüğü gülünç durum ise hâlâ  bir proje olarak hayatımızda... Ve daha unutulan, artık yerinde olmayan onlarca anlamsız, saçma, önemsiz, “proje”ler!   Çoğu kez de, gerçekten önemli projeler bu tür kıytırık işler arasında kaybolabiliyor. Bu bağlamda, ulusal hatta uluslararası değer kazanabilecek bir proje kentimizde gerçekleşti: Mersin’den Kıbrıs’a “ Solo Yüzme Geçişi” Projesi. Dünya Açık Deniz Yüzme Birliği (WOWSA) tarafından belirlenen kurallara göre gerçekleşecek; Mersin – Kıbrıs arasında solo, durmadan ve kafessiz olarak yapılacak ilk geçiş denemesidir bu. Proje hem uygulanma özelliği bakımından çok değerlidir, hem de zamanlama açısından da önemlidir. Özellikle Doğu Akdeniz’de sorunların olduğu ve Kıbrıs’ın da gündemde olduğu bir dönemde Kıbrıs’a sportif anlamda uluslararası değer katabilecek böyle bir yüzme projesinin olması çok kıymetlidir. *                     *                     *   Nihayet Kıbrıs’a en yakın kent Mersin’de bir Belediye Başkanı yıllarca ihmal edilen Kıbrıs’ın farkına varıyor. Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit’in göreve geldiği ilk günden beri  Kıbrıs – Mersin ilişkileri için önemli katkılar yaptığını biliyoruz.   Milli yüzücü Emre Seven’in gerçekleştireceği bu proje, Kıbrıs’ın anavatana ve Mersin’e yakınlığını işaretleyen  “Kulacım kadar uzaktasın” sloganıyla düzenlemesi ayrı bir anlam ve değer kazanıyor. Projede yüzme geçişinin gözlemciliğini Channel Swimming  Association (Manş Geçiş Organizasyonu) Başkanı ve dünyaca ünlü İngiliz yüzücü Michael Read yapıyor.  Onun olması bu parkurun dünya kamuoyunda yeni bir parkur olarak tanınması açısından önemli. Emre Seven’in antrenörü ise 18 kez Guinness Dünya Rekortmenler listesine girmiş Namık Ekin.   İleride uluslararası yüzücüleri buraya çekilmesini amaçlayan çok önemli bir hedef var. Ayrıca sporda da haksız bir blokajla karşılaşan Kıbrıs’ın bu blokajının, benzer sportif projelerle kırılabileceğine ve bu projenin de barışa atılan bir kulaç olacağına inanılıyor.     Umarım bu proje kalıcı olur, yeni bir parkur olarak dünyadan yüzücüler konuk edilir. Etkisi ve dinamizmi ile de örnek bir proje olarak, bundan sonrası için hep dikkate alınır; uyduruk işler yerine böylesi ciddi ve kalıcı projelerle Mersin’in hak ettiği gelişim sağlanır. Bu vizyoner çalışma için Yenişehir Belediye Başkanımız Abdullah Özyiğit ve ekibini kutluyorum; benzer çağdaş girişimlerin devamını diliyorum.   HARUN ARSLAN.....07 Ekim 2020
Ekleme Tarihi: 07 Ekim 2020 - Çarşamba

Mersin’den Kıbrıs’a Uzanan Bir “Uluslararası Proje”…

Uzun yıllardır Belediyelerimizin gerçekleştirdikleri projeleri dikkatle izlerim; önemli ve önemsiz, gereksiz, hatta zararlı bulduklarımla ilgili de köşe yazıları yazarım.

En fazla eleştirdiğim Aquapark Projesi(?) idi. Kamu bütçesine milyonlarca lira zarar verdikten sonra, yasal olmadığı için mahkeme kararıyla ortadan kaldırıldı! Şimdi yok…

Yine; meşrubat şişelerine, lastiklere ekilen çiçekleri eleştirdim. Şimdi yoklar…

Dinozor, zürafa maketlerini, bitkilerden yapılan hayvan figürlerini eleştirdim. Şimdi yoklar…

Kullanılmayan; Türkiye’nin en büyük “Cumhuriyet Meydanı”nı eleştirdim.

Kent merkezinde, işlevsiz bir boşluk halinde ve yazın Akdeniz sıcağında, kışın yağmur altında yayalar için bir işkence adacığı olarak… Sürekli para harcanan bu ölü anlamsız mekân neredeyse, kamusal anlamda hiç kullanılmadı…

Eleştirdiğim bu işlerin hepsi basında büyük projeler! olarak yer aldı.

 

Doldurulan çukurlar, asfaltlanan kıytırık caddeler, güya temizlenen sokaklar, yıkanan camiler… flaş haber olarak, proje (!) olarak basında yer aldı.

Yine palmiyeler kentinde caddelere konan elektrikli palmiyeler komedisini unutmuyoruz.

Dünyanın en önemli tarihi zenginliklerinden Yumuktepe’nin önüne konan Truva Atı Projesi’nin ülkemizi düşürdüğü gülünç durum ise hâlâ  bir proje olarak hayatımızda...

Ve daha unutulan, artık yerinde olmayan onlarca anlamsız, saçma, önemsiz, “proje”ler!

 

Çoğu kez de, gerçekten önemli projeler bu tür kıytırık işler arasında kaybolabiliyor.

Bu bağlamda, ulusal hatta uluslararası değer kazanabilecek bir proje kentimizde gerçekleşti: Mersin’den Kıbrıs’a “ Solo Yüzme Geçişi” Projesi.

Dünya Açık Deniz Yüzme Birliği (WOWSA) tarafından belirlenen kurallara göre gerçekleşecek; Mersin – Kıbrıs arasında solo, durmadan ve kafessiz olarak yapılacak ilk geçiş denemesidir bu.

Proje hem uygulanma özelliği bakımından çok değerlidir, hem de zamanlama açısından da önemlidir.

Özellikle Doğu Akdeniz’de sorunların olduğu ve Kıbrıs’ın da gündemde olduğu bir dönemde Kıbrıs’a sportif anlamda uluslararası değer katabilecek böyle bir yüzme projesinin olması çok kıymetlidir.

*                     *                     *

 

Nihayet Kıbrıs’a en yakın kent Mersin’de bir Belediye Başkanı yıllarca ihmal edilen Kıbrıs’ın farkına varıyor. Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit’in göreve geldiği ilk günden beri  Kıbrıs – Mersin ilişkileri için önemli katkılar yaptığını biliyoruz.

 

Milli yüzücü Emre Seven’in gerçekleştireceği bu proje, Kıbrıs’ın anavatana ve Mersin’e yakınlığını işaretleyen  “Kulacım kadar uzaktasın” sloganıyla düzenlemesi ayrı bir anlam ve değer kazanıyor.

Projede yüzme geçişinin gözlemciliğini Channel Swimming  Association (Manş Geçiş Organizasyonu) Başkanı ve dünyaca ünlü İngiliz yüzücü Michael Read yapıyor. 

Onun olması bu parkurun dünya kamuoyunda yeni bir parkur olarak tanınması açısından önemli.

Emre Seven’in antrenörü ise 18 kez Guinness Dünya Rekortmenler listesine girmiş Namık Ekin.

 

İleride uluslararası yüzücüleri buraya çekilmesini amaçlayan çok önemli bir hedef var.

Ayrıca sporda da haksız bir blokajla karşılaşan Kıbrıs’ın bu blokajının, benzer sportif projelerle kırılabileceğine ve bu projenin de barışa atılan bir kulaç olacağına inanılıyor.  

 

Umarım bu proje kalıcı olur, yeni bir parkur olarak dünyadan yüzücüler konuk edilir.

Etkisi ve dinamizmi ile de örnek bir proje olarak, bundan sonrası için hep dikkate alınır; uyduruk işler yerine böylesi ciddi ve kalıcı projelerle Mersin’in hak ettiği gelişim sağlanır.

Bu vizyoner çalışma için Yenişehir Belediye Başkanımız Abdullah Özyiğit ve ekibini kutluyorum; benzer çağdaş girişimlerin devamını diliyorum.

 

HARUN ARSLAN.....07 Ekim 2020

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.