Harun Arslan
Köşe Yazarı
Harun Arslan
 

Yanıbaşımızda Unuttuğumuz Ada: ” Kıbrıs”

80’li yıllarda bir süre yaşadığım Anamur’dan sabahın erken saatlerinde, hava açıksa karşıda Kıbrıs’ın dağlarını seyrederdim; adeta dokunacak uzaklıktaki hissettiğim bu gizemli adadan çok etkilenirdim… Yine o günlerde, ilk kez o dönemde Anamur’dan kalkan bir özel seferle Kıbrıs’a gitmiştim ve 40 millik bir kısa yolculuk sonrasında, hemen yakınımızdaki başka bir dünyayla tanışmıştım. Daha sonra Mersin’den birkaç kez Kıbrıs’a gittim. Bir kez de Mersin Üniversitesi Korosu ile bir Kıbrıs üniversitesinin davetlisi olarak verilen bir konserin kadrosundaydım.   Yine o günlerde,” Massey-Ferguson Traktörleri”nin ve çeşitli tarım alet ve makinalarının “Bölge Bayii” iken dönemin Tarım Bakanı Zorlu Töre ile bir görüşmem olmuştu. *         *                     * Şimdilerde sıkça Kıbrıs’a giden bir dostumun ısrarıyla, son 10 yıldır Kıbrıs’a gitmediğimi düşündüm ve yakınlarda yeniden bir Kıbrıs seyahati yapmaya karar vermiştim. Bu kez Kıbrıs beni, önceki gelişlerimin çok ötesinde etkilemişti. Özellikle Mersin’de köşe yazıları yazıp kentin sosyal, kültürel ve ekonomik konuları ile ilgilenme alışkanlığım nedeniyle, bu defa adaya daha farklı, inceleyici bir gözle bakıyordum. Kıbrıs beni cezbetmişti. Özetle, son iki ay içerisinde 3 kez Kıbrıs’a gittim.   Kıbrıs ve Mersin işbirliği için çeşitli düşünceler oluşuyor ve Kıbrıs’ta da bazı eksiklikleri görüyordum; kafamda bazı öneriler gelişiyordu.    Kıbrıs ile ilgili düşünce dünyamda yeni bir kapı açarken, Narenciye Festivali dolayısıyla hoş bir tesadüfle Mersin’de bulunan Kıbrıslı Cemal Redif’le tanıştım. Bazı insanlarla uzun görüşmeleriniz ve konuşmalarınıza rağmen, bir sıkı iletişim kurumaz, birbirinizi anlayamazsınız. Bazen de tam tersi olur… Cemal Redif’le  öyle oldu; kalabalık ortamda yalnızca iki dakikalık bir kısa Kıbrıs sohbetinin sonunda, Cemal Redif’le karşılıklı olarak birbirimizi anlamıştık!   Cemal Redif; evet kendisi Kıbrıslı idi ; ama çok büyük bir  Kıbrıs ve Türkiye sevdalısı insandı. Daha ilk konuşmamızda hem Kıbrıs hem de Türkiye için olumlu neler yapılabilir? İki kardeş ülke daha yakın ilişkilerle nasıl daha da ilerleyebilir, yücelebilir? Bu sorularla, bu kaygılarla yüklü olduğunu anlamıştım. Kıbrıs’a geldiğimde kendisini ziyaret etmemi ve bu görüşmemizi istedi.   Daha sonra kendisi ile yine kısa bir görüşmem oldu. Özellikle Kıbrıs ve Mersin arasında neler yapılabilir? diye ayrıntılı düşündük. *                     *                     *   Cemal Redif kimdir? diye bir soru aklımıza gelecek hemen… Kısaca: Cemal Redif, geçtiğimiz  Eylül ayına kadar Kıbrıs Başbakanı Ersin Tatar’ın Özel Kalem Müdürlüğünü yapmış; Başbakan’a en yakın kişilerden birisi… Özellikle ekonomik anlamda etkili ve Kıbrıs ekonomi ve siyasetine yön veren önemli kişilerden birisi...   Şu anda Tarım Bakanlığına bağlı Kıbrıs Meyve ve Sebze birliği Cypfruvex İşletmecilik Şirketinin Genel Müdürü. Kısa zamanda bu kurumu çok iyi bir yere getirdiği ve burada son derece başarılı olduğu da biliniyor.   Değerli okurlar; yazık ki, biz Mersin’in hemen yanı başındaki Kıbrıs’ı ihmal etmişiz, görmezden gelmişiz. Özellikle kentin yerel yöneticileri ve turizm dinamikleri “Şili Volparioso”da turizm gezileri(!) yaparken, “Güney Afrika Durban”da Kardeş Şehir(!) arayışları içerisindeyken, bir adım ötemizdeki Kardeş Kıbrıs adeta yok sayılmış…   Yine de not edilmelidir; son bir kaç ayda küçük de olsa Kıbrıs ile ilgili bazı yeni olumlu adımların atıldığını görüyoruz. Yenişehir Belediyesi Kıbrıs’ta bir Kardeş Şehir arayışı içerisinde oldu ve Belediye Başkanı bir Kıbrıs ziyaretinde bulundu, Başbakan ile görüştü. Ayrıca Mersin’den Kıbrıs’a bir yüzme etkinliği düzenlendi. Toros Üniversitesi Kıbrıs’ta bir dizi ziyarette ve incelemelerde bulundu. Önümüzdeki aylarda Kıbrıs Başbakanı Toros Üniversitesini ziyaret edecek ve burada bir konuşma yapacak.   Sürekli Mersin’den kalkıp başka Akdeniz ve Ege kıyılarına tatile giden insanlarımızı anlayamazdım. Neden tatile Kıbrıs’a gitmesinler? Adeta farklı bir ülkeye gidiyorsunuz, farklı bir kültürle tanışıyorsunuz. Mükemmel otellerde kalıyorsunuz. Birçok tarihi ve turistik yeri geziyorsunuz. Sonunda da Türkiye’deki çoğu turistik yöreden daha ucuz bir tatil geçiriyorsunuz.   *Bir zamanlar daha etkin bir şekilde sefer programıyla  Mersin’den kalkan feribot daha cazip hale getirilebilir. *Deniz ulaşımı Mersin -Kıbrıs arasında daha uygun, verimli ve ekonomik bir şekilde sağlanabilir. *Tabii Kıbrıs gümrüğünde de yaşanan uzun bekleme de çözülmelidir. *Kıbrıs’a seyahat kolaylaştırılmalıdır. *Türkiye gümrüklerinde de olan Kıbrıs malları ile ilgili bazı sorunlar çözülmelidir. *Yurtdışında yatırım yapıp işyeri açan insanlarımız neden Kıbrıs’ta bunu gerçekleştirmesinler. *Karşılıklı ticaret Mersin ve Kıbrıs arasında geliştirilmelidir. *Güney Kıbrıs’tan da Kuzey Kıbrıs’a geçen bir kesim var. Onlarla bağlantılı bir pazar da düşünülebilir.   Bundan sonra kent dinamiklerinin Kıbrıs ile bağlantılı Mersin ve Kıbrıs arasında yeni projeler ve fikirler üretmesini ümit edelim ve fark etmekte geç kaldığımız bu komşu adamız yavru vatanı tanımaya, sevmeye ve karşılıklı işbirliği adımları atmaya başlayalım. Orada büyük bir beklenti, arayış, sevgi ve bilgi birikimli insanlar var; Mersin’in de gelişmesi ve sosyo-ekonomik dinamizmi için Kıbrıs büyük imkânlar vaat ediyor. Bu konuda birazcık özen, dikkat ve çaba yeterli olacaktır. Konuyu yakından izlemeyi ve sizlerle paylaşmayı sürdüreceğim.   NOT: Doğu Akdeniz ‘deki enerji kaynaklarına dönük küresel ölçüde bir gerilim yaşanıyor. Yakın geleceğimiz de, askerî ve ekonomik bakımdan bu bölgedeki dramatik gelişmelere gebedir. Batı ülkelerinin ABD ile geliştirdikleri Türkiye karşıtı kirli politika doğrudan bu meseleye bağlıdır. Ülkemizin Libya ile kurduğu son derece doğru diplomatik ve askerî köprü, Orta Doğudaki bütün küresel düğümlerin Doğu Akdeniz’deki enerji savaşına yığıldığının göstergesidir. Kıbrıs ve buradan Mersin’le kurulacak her düzeydeki ilişkinin önemi şimdi kat kat artmıştır. Öyle ki, hem Kıbrıs, hem de Kıbrıs’la neredeyse burun buruna olan Mersin, tarihin en kritik, en önemli ve değerli stratejik konumundadır. Meseleyi, yani hem Kıbrıs’ı, hem de Türkiye’nin Kıbrıs’a uzanan eli olarak Mersin’i politik, sosyolojik, kültürel ve ekonomik açıdan hiç olmadığı ölçüde kader ortaklığına çağıran bu süreci doğru anlamak, doğru yönetmek gerekiyor.   Kıbrıs Başbakanı Sn.Ersin Tatar’ın misyonu kıymetlidir; Cemal Redif gibi donanımlı ve sorumluluk duygusuna sahip insanların Mersin’deki ilişkileri, Yenişehir Belediye Başkanı’mızın Kıbrıs’la ilişkiye verdiği özel önem bu anlamda korunarak gelişmelidir.   HARUN ARSLAN......24 Aralık 2019  
Ekleme Tarihi: 24 Aralık 2019 - Salı

Yanıbaşımızda Unuttuğumuz Ada: ” Kıbrıs”

80’li yıllarda bir süre yaşadığım Anamur’dan sabahın erken saatlerinde, hava açıksa karşıda Kıbrıs’ın dağlarını seyrederdim; adeta dokunacak uzaklıktaki hissettiğim bu gizemli adadan çok etkilenirdim…

Yine o günlerde, ilk kez o dönemde Anamur’dan kalkan bir özel seferle Kıbrıs’a gitmiştim ve 40 millik bir kısa yolculuk sonrasında, hemen yakınımızdaki başka bir dünyayla tanışmıştım.

Daha sonra Mersin’den birkaç kez Kıbrıs’a gittim.

Bir kez de Mersin Üniversitesi Korosu ile bir Kıbrıs üniversitesinin davetlisi olarak verilen bir konserin kadrosundaydım.

 

Yine o günlerde,” Massey-Ferguson Traktörleri”nin ve çeşitli tarım alet ve makinalarının “Bölge Bayii” iken dönemin Tarım Bakanı Zorlu Töre ile bir görüşmem olmuştu.

*         *                     *

Şimdilerde sıkça Kıbrıs’a giden bir dostumun ısrarıyla, son 10 yıldır Kıbrıs’a gitmediğimi düşündüm ve yakınlarda yeniden bir Kıbrıs seyahati yapmaya karar vermiştim.

Bu kez Kıbrıs beni, önceki gelişlerimin çok ötesinde etkilemişti.

Özellikle Mersin’de köşe yazıları yazıp kentin sosyal, kültürel ve ekonomik konuları ile ilgilenme alışkanlığım nedeniyle, bu defa adaya daha farklı, inceleyici bir gözle bakıyordum.

Kıbrıs beni cezbetmişti.

Özetle, son iki ay içerisinde 3 kez Kıbrıs’a gittim.

 

Kıbrıs ve Mersin işbirliği için çeşitli düşünceler oluşuyor ve Kıbrıs’ta da bazı eksiklikleri görüyordum; kafamda bazı öneriler gelişiyordu. 

 

Kıbrıs ile ilgili düşünce dünyamda yeni bir kapı açarken, Narenciye Festivali dolayısıyla hoş bir tesadüfle Mersin’de bulunan Kıbrıslı Cemal Redif’le tanıştım.

Bazı insanlarla uzun görüşmeleriniz ve konuşmalarınıza rağmen, bir sıkı iletişim kurumaz, birbirinizi anlayamazsınız.

Bazen de tam tersi olur…

Cemal Redif’le  öyle oldu; kalabalık ortamda yalnızca iki dakikalık bir kısa Kıbrıs sohbetinin sonunda, Cemal Redif’le karşılıklı olarak birbirimizi anlamıştık!

 

Cemal Redif; evet kendisi Kıbrıslı idi ; ama çok büyük bir  Kıbrıs ve Türkiye sevdalısı insandı.

Daha ilk konuşmamızda hem Kıbrıs hem de Türkiye için olumlu neler yapılabilir? İki kardeş ülke daha yakın ilişkilerle nasıl daha da ilerleyebilir, yücelebilir?

Bu sorularla, bu kaygılarla yüklü olduğunu anlamıştım.

Kıbrıs’a geldiğimde kendisini ziyaret etmemi ve bu görüşmemizi istedi.

 

Daha sonra kendisi ile yine kısa bir görüşmem oldu. Özellikle Kıbrıs ve Mersin arasında neler yapılabilir? diye ayrıntılı düşündük.

*                     *                     *

 

Cemal Redif kimdir? diye bir soru aklımıza gelecek hemen…

Kısaca: Cemal Redif, geçtiğimiz  Eylül ayına kadar Kıbrıs Başbakanı Ersin Tatar’ın Özel Kalem Müdürlüğünü yapmış; Başbakan’a en yakın kişilerden birisi…

Özellikle ekonomik anlamda etkili ve Kıbrıs ekonomi ve siyasetine yön veren önemli kişilerden birisi...

 

Şu anda Tarım Bakanlığına bağlı Kıbrıs Meyve ve Sebze birliği Cypfruvex İşletmecilik Şirketinin Genel Müdürü.

Kısa zamanda bu kurumu çok iyi bir yere getirdiği ve burada son derece başarılı olduğu da biliniyor.

 

Değerli okurlar; yazık ki, biz Mersin’in hemen yanı başındaki Kıbrıs’ı ihmal etmişiz, görmezden gelmişiz.

Özellikle kentin yerel yöneticileri ve turizm dinamikleri “Şili Volparioso”da turizm gezileri(!) yaparken, “Güney Afrika Durban”da Kardeş Şehir(!) arayışları içerisindeyken, bir adım ötemizdeki Kardeş Kıbrıs adeta yok sayılmış…

 

Yine de not edilmelidir; son bir kaç ayda küçük de olsa Kıbrıs ile ilgili bazı yeni olumlu adımların atıldığını görüyoruz.

Yenişehir Belediyesi Kıbrıs’ta bir Kardeş Şehir arayışı içerisinde oldu ve Belediye Başkanı bir Kıbrıs ziyaretinde bulundu, Başbakan ile görüştü.

Ayrıca Mersin’den Kıbrıs’a bir yüzme etkinliği düzenlendi.

Toros Üniversitesi Kıbrıs’ta bir dizi ziyarette ve incelemelerde bulundu. Önümüzdeki aylarda Kıbrıs Başbakanı Toros Üniversitesini ziyaret edecek ve burada bir konuşma yapacak.

 

Sürekli Mersin’den kalkıp başka Akdeniz ve Ege kıyılarına tatile giden insanlarımızı anlayamazdım.

Neden tatile Kıbrıs’a gitmesinler?

Adeta farklı bir ülkeye gidiyorsunuz, farklı bir kültürle tanışıyorsunuz. Mükemmel otellerde kalıyorsunuz.

Birçok tarihi ve turistik yeri geziyorsunuz.

Sonunda da Türkiye’deki çoğu turistik yöreden daha ucuz bir tatil geçiriyorsunuz.

 

*Bir zamanlar daha etkin bir şekilde sefer programıyla  Mersin’den kalkan feribot daha cazip hale getirilebilir.

*Deniz ulaşımı Mersin -Kıbrıs arasında daha uygun, verimli ve ekonomik bir şekilde sağlanabilir.

*Tabii Kıbrıs gümrüğünde de yaşanan uzun bekleme de çözülmelidir.

*Kıbrıs’a seyahat kolaylaştırılmalıdır.

*Türkiye gümrüklerinde de olan Kıbrıs malları ile ilgili bazı sorunlar çözülmelidir.

*Yurtdışında yatırım yapıp işyeri açan insanlarımız neden Kıbrıs’ta bunu gerçekleştirmesinler.

*Karşılıklı ticaret Mersin ve Kıbrıs arasında geliştirilmelidir.

*Güney Kıbrıs’tan da Kuzey Kıbrıs’a geçen bir kesim var. Onlarla bağlantılı bir pazar da düşünülebilir.

 

Bundan sonra kent dinamiklerinin Kıbrıs ile bağlantılı Mersin ve Kıbrıs arasında yeni projeler ve fikirler üretmesini ümit edelim ve fark etmekte geç kaldığımız bu komşu adamız yavru vatanı tanımaya, sevmeye ve karşılıklı işbirliği adımları atmaya başlayalım.

Orada büyük bir beklenti, arayış, sevgi ve bilgi birikimli insanlar var; Mersin’in de gelişmesi ve sosyo-ekonomik dinamizmi için Kıbrıs büyük imkânlar vaat ediyor.

Bu konuda birazcık özen, dikkat ve çaba yeterli olacaktır.

Konuyu yakından izlemeyi ve sizlerle paylaşmayı sürdüreceğim.

 

NOT:

Doğu Akdeniz ‘deki enerji kaynaklarına dönük küresel ölçüde bir gerilim yaşanıyor.

Yakın geleceğimiz de, askerî ve ekonomik bakımdan bu bölgedeki dramatik gelişmelere gebedir.

Batı ülkelerinin ABD ile geliştirdikleri Türkiye karşıtı kirli politika doğrudan bu meseleye bağlıdır. Ülkemizin Libya ile kurduğu son derece doğru diplomatik ve askerî köprü, Orta Doğudaki bütün küresel düğümlerin Doğu Akdeniz’deki enerji savaşına yığıldığının göstergesidir.

Kıbrıs ve buradan Mersin’le kurulacak her düzeydeki ilişkinin önemi şimdi kat kat artmıştır.

Öyle ki, hem Kıbrıs, hem de Kıbrıs’la neredeyse burun buruna olan Mersin, tarihin en kritik, en önemli ve değerli stratejik konumundadır.

Meseleyi, yani hem Kıbrıs’ı, hem de Türkiye’nin Kıbrıs’a uzanan eli olarak Mersin’i politik, sosyolojik, kültürel ve ekonomik açıdan hiç olmadığı ölçüde kader ortaklığına çağıran bu süreci doğru anlamak, doğru yönetmek gerekiyor.

 

Kıbrıs Başbakanı Sn.Ersin Tatar’ın misyonu kıymetlidir; Cemal Redif gibi donanımlı ve sorumluluk duygusuna sahip insanların Mersin’deki ilişkileri, Yenişehir Belediye Başkanı’mızın Kıbrıs’la ilişkiye verdiği özel önem bu anlamda korunarak gelişmelidir.

 

HARUN ARSLAN......24 Aralık 2019

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.