Seçer “Siyasi Parti Farkı Olmaksızın Bütün Belediyeler Denetlensin”
Seçer “Siyasi Parti Farkı Olmaksızın Bütün Belediyeler Denetlensin”
Türkiye Belediyeler Birliği 2025 Yılı Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi.
Türkiye Belediyeler Birliği 2025 Yılı Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi.
Meclis Toplantısı’nda konuşan Başkan Seçer, birçok belediye başkanının yaşadığı şehrin sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel yapısını göz önünde bulundurarak, bütçesinin önemli bir kısmını sosyal politikalara ayırdığından söz etti. Seçer, bu hizmetleri hayata geçirebilecek birçok bakanlık olduğunu vurgulayarak, “Belediyeler; ekonomik krizin artık bir buhrana dönüştüğü günümüz Türkiye’sinde sosyal politikalara çok bütçe ayırmaya başladı” dedi.
Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek, TBB’nin Gazze’nin yeniden ihya olması için gerekli iş birliklerini geliştirebileceğini söyleyerek, “Gazze’de bir insanlık suçu işleniyor. Savunmasız bebekler, çocuklar ve kadınlar başta olmak üzere 70 bin insan orada katledildi, açlıktan, kıtlıktan, sefaletten öldüler. On binlerce insan bombalar altında sakat kaldı ve yaralandı” dedi. TBB’nin 2025 yılının başlarında Filistin Belediyeler Birliği ile iş birliği protokolü imzaladığını hatırlatan Seçer, “Bu çerçevede oranın tekrar ihya ve imar olması için; üyelerimize araç, malzeme, proje bazlı altyapı, üst yapı destekleri yapıyorsak orada da bazı iş birlikleri geliştirebiliriz” diye konuştu.
Tutuklu bulunan belediye başkanları ve belediye meclis üyeleri hakkında da görüşlerini aktaran Seçer, “ Belediye başkanları bunu hak etmiyor. Her gün bir dram, bir hukuksuzluk yaşanıyor. Türkiye’de evrensel hukuk normları artık yerle bir olmuştur” dedi.
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) 2025 Yılı Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı, TBB Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi. Meclis Toplantısı’nda konuşan Başkan Seçer, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik krizden tutuklu bulunan belediye başkanları ve meclis üyelerine varana kadar, bölgede ve dünyada yaşanan gelişmelerin yanı sıra TBB’nin bu alanlardaki çalışma ve değerlendirmeleri hakkında meclis üyelerini bilgilendirdi.
“TBB; 2024’ten beri daha etkin çalışmalar içerisinde oldu”
TBB’nin önemli görevler üstlenmiş bir birlik olduğunun da altını çizen Seçer, bu görevleri yerine getirdiği takdirde de belediyelerin daha efektif, sürdürülebilir ve kaliteli hizmet etmesine muazzam katkılar sunacağından söz ederek, bu katkıların da daha iyi hizmetler yapıldığı için vatandaş memnuniyet oranını artırdığından bahsetti. Seçer, TBB’nin etkin çalışmasının önemine vurgu yaparak “TBB; 2024 yılından bu yana ilk Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, ardından Başkan Vekilliği görevine gelen Sayın Zeydan Karalar ve ardından benim Başkan Vekilliği dönemimde de daha kurumsal bir hüviyetle, bilimin ışığında ve çağdaş normlara dayalı, günü kurtarmak ya da şekil şartını yerine getirmek için değil, olması gereken etkin çalışmaları yapma gayreti içerisinde oldu. Bu durum dün de böyle, bugün de böyle, yarın da böyle devam edecek” diye konuştu.
“Türkiye’de 2018’den itibaren belediye başkanlığı farklı bir hüviyete büründü”
Belediyelerin son derece önemli kurumlar olduğunu belirterek, demokrasinin gerçek anlamda tecelli ettiği makamların da muhtarlar, belediye meclis üyeleri ve belediye başkanları gibi önemli makamlar olduğunun altını çizen Seçer, belediye başkanlarının halka karşı olan sorumluluklarının büyük olduğuna dikkat çekti. Türkiye’de belediye başkanlığı makamının 2018 yılından itibaren farklı bir hüviyete büründüğünü, öncelerde bunu kimsenin fark etmemiş olabileceğini ama her geçen gün bunun farkının ortaya çıktığını söyleyen Seçer, “Çoğulcu parlamenter sistemde bakanlar, kabine, siyasi figürlerden oluşuyordu. Parlamentodan seçilen üyeler kabineyi oluştururdu. Parlamento dışı kabineye girme olayı çok nadirdir. Ahmet Davutoğlu örneği en yakın örneklerden biridir ve bakanlar siyasi figürlerdi; belediye başkanları da öyle. Biz mevcut bakanlar gibi atama değiliz, halka karşı siyasi sorumluluklarımız var. Bizi atayan makamlara karşı sorumluluğumuzun çok ötesindedir, demokrasi sorumluluk anlamında böyle bir şeydir. Belediye başkanları çok önemli hale geldi. Bu hizmetler çok daha önemli hale geldi” dedi.
“Belediyeler; ekonomik krizin buhrana dönüştüğü ülkemizde sosyal politikalara çok bütçe ayırmaya başladı”
Dünyanın ve Türkiye’nin değiştiğini aktaran Seçer, bununla birlikte geleneksel belediyecilik anlayışının da değiştiğinin vurgusunu yaptı. Türkiye’de belediyelerin daha çevre dostu ve toplumsal, daha insan odaklı ve halka dokunan, her alanda hem kentin yapısal sorunlarını hem de vatandaşın her sorununa çözüm üretme yönünde hizmet sunar bir yapıya büründüğünü aktaran Seçer, “Hatta öyle bir hal aldı ki hepinizin başına geliyordur. Belediyenin sorumluluk alanı olmayan konularda, sorunlarda belediye başkanına müracaat ediliyor. Bir yol sorunu var; oysaki müracaat edilen belediyenin başkanının sorunu değil. Ya da sorumluluk alanı değil ama belediye o yolu yapmakla mecbur kılınıyor ya da sosyal politikalar daha makro anlamda daha büyük bütçeler kullanan bakanlık varken, birçok belediye kendi şehrine münhasır özelliklerinden dolayı, onun sosyo-ekonomik yapısı, sosyo-kültürel yapısı, sosyal politikalara bütçesinin önemli bir kısmını ayırıyor. Hele hele ekonomik krizin artık bir buhrana dönüştüğü günümüz Türkiye’sinde belediyeler toplumsal talep bu olduğu için sosyal politikalara çok bütçe ayırmaya başladı” diye konuştu. Belediyelerin bu tür gelişmelerden etkilenen kurumlar olduğunu kaydederek, şehirler gibi canlı birer organizma olduğunu ifade eden Seçer, “Bu nedenle böyle bir dinamik yapı içerisinde TBB’nin önemi de son derece büyüktür” dedi.
“Belediyelerin en büyük sorunu finansal kaynağa erişim”
Belediyelerin en büyük sorununun finansal kaynağa erişim olduğuna değinen Seçer, yurttaşa hizmet etmek adına iyi bir belediyeciliğin mali ve idari disiplin ile liyakatli kadrolardan geçtiğini belirtti. Mali ve idari disiplinin sağlanmadığı noktada etkin ve önemli projelerin de hayata geçirilemeyeceğini vurgulayan Seçer, bunların sağlandığı noktada da sürdürülebilir hizmetler ve vatandaş memnuniyetinin geleceğini söyledi. Yeni göreve gelen belediye başkanlarına önceki dönemlerden kalma borçların miras olarak kaldığını söyleyen Seçer, “Bir Belediye Başkanım şunu söyledi; ‘Başkanım ben yeni belediye başkanı oldum, daha önce bu kadar SGK ve maliye borçları için belediyenin üzerine geliniyor muydu?’ ‘Hayır, gelinmiyor.’ dedim. Birçok belediye SGK ve maliye borçlarını finans kaynağı olarak kullanıyordu. Hatta CHP’li belediyeler olarak meclis çoğunluğumuz olmadığı için borçlanma yetkisi alamıyorduk ve SGK, maliye borçlarını ödeyemiyorduk” diye anlattı.
“Sorunların çözüm yolları siyaseten arındırılmış düşüncelerle yapılmalı ”
Önceden SGK ve Maliye’nin gecikme faizi alarak borçları ötelediğini ve belediyelerin böylelikle mali yükünü hafiflettiklerini söyleyen Seçer, artık böyle bir uygulama olmadığına dikkat çekerek; “Zaman zaman bir yapılandırma geliyordu, faizler telkin ediliyordu, uygun ödeme koşullarında eski borçlar ödeniyordu. Birden bire ‘silkeleme politikasıyla’ her şey alt üst oldu. Belediye başkanlarımız; ‘Siyasi olarak bizi cezalandırmak bir yana dursun, asıl cezalandırılan halk, hemşehrilerimiz.’ ” diye konuştu. “Sorunlar olmaz demiyoruz ama bunun çözüm yollarını samimi olarak siyasetten arındırılmış düşüncelerle, saiklerle yapılması gerektiğini düşünüyoruz” diyerek konuşmasını sürdüren Seçer, “Şimdi yeni bir takım yasal düzenlemeler, ikincil mevzuat düzenlemeleri çalışmaları var. Allah aşkına soruyorum size; iktidar ya da muhalefet partisine mensup belediye başkanlarımıza soruyorum; hangi birinizin bu konudan bu çalışmalar konusundan bir haberi var? Biz Sayın Çevre Bakanı’ndan bir randevu talebimiz oldu, kendisinden belediyeler birliğimize, encümenimize bir randevu vermesini istiyoruz. Kendisine birebirde böyle kürsülerden veya basın aracılığıyla değil de, birebir oturup nezaketle, usuletle, sühuletle, medeni toplumlarda, demokrasilerde olduğu gibi bunu anlatmak istiyoruz. Ama bunu yapacak iki tarafında bu kültürde olması gerekiyor. Bunu da takdirlerinize sunuyorum” ifadelerini kullandı.
“Siyasi parti farkı olmaksızın bütün belediyeler denetlensin”
Gelişmiş dünya ülkelerinde yerel yönetimlerin idari ve mali disiplininin özerk olduğuna dikkat çeken Seçer, güçlü bir denetim mekanizmasıyla, zamanında ve etkin bir yerel yönetimin mümkün olduğuna değinerek, “Hepimiz kamu kaynağını kullanıyoruz, hepimiz tüyü bitmemiş yetimin vergilerinden toplanan paraları kullanıyoruz. Burada hiçbir çekincemiz yok. Siyasi parti farkı olmaksızın bütün belediyeler denetlensin. İktidara mensup olmayan belediyelerden müfettiş çıkmadığı takdirde, ülkemizin demokrasi ülkesi, hukuk devleti olması anlayışı sorgulanır. Bunu sorgulamak da herkesin hakkı olur” dedi.
“Gazze’nin tekrar ihya ve imar olması için iş birliğimizi geliştireceğiz”
Birlik olarak ülkenin yanı sıra bölgedeki ve dünyadaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini aktararak konuşmasını sürdüren Seçer, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek, TBB’nin Gazze’nin yeniden ihya olması için gerekli iş birliklerini geliştirebileceğini söyledi. Seçer, “Son 2 yıldır Gazze’de yaşanan insanlık dramını hepimiz üzülerek takip ediyoruz. Hiç kimse orada yaşanan insanlık katliamını görmezlikten gelemez. Telin ediyoruz. Bir insanlık suçu işleniyor. Savunmasız bebekler, çocuklar ve kadınlar başta olmak üzere 70 bin insan orada katledildi, açlıktan, kıtlıktan, sefaletten öldüler. On binlerce insan bombalar altında sakat kaldı ve yaralandı. Bunu görmemek mümkün değil” dedi.
TBB’nin 2025 yılının başlarında Filistin Belediyeler Birliği ile iş birliği protokolü imzaladığını hatırlatan Seçer, “Bu çerçevede oranın tekrar ihya ve imar olması için; üyelerimize araç, malzeme, proje bazlı altyapı, üst yapı destekleri yapıyorsak orada da bazı iş birlikleri geliştirebiliriz. Birliğimiz bunun üzerine çalışmalar yapıyor. Ancak ateşkes yeni ilan edildi, orada o şartların ve zeminin oluşması, bizim Birlik olarak bunun hukuki alt yapısını hazırlıyor olmamız ve bu fırsatları yaratıyor olmamız gerekiyor. Bu konuda çalışmalarımız devam edecek” diye konuştu. Seçer, Moldovya’nın Gagavuzya bölgesine de TBB olarak itfaiye aracı desteğinde bulunacaklarını açıkladı.
TBB üyelerine proje bazlı hibe imkânları geliyor
Bütçe programlarının performans esaslı olarak hazırlanmasının önemli olduğuna vurgu yapan Seçer, “Performans esaslı bir bütçe yapmak ve programa uyumlu olması önemli. Bu belediyelerimiz için de geçerli. Yatırım programınıza uyması gerekiyor. Diğer taraftan stratejik plana bağlı olmanız gerekiyor. Göreve geliyoruz 5 yıl önce stratejik planımız kabul ediliyor. Daha sonra bu çerçevede yatırım programlarımıza hazırlanıyoruz, performans değerlendirmeleri yapıyoruz ve mümkün olan reel bütçeyi yapmak zorundayız. Eğer gemiyi karaya oturtmadan, seyir halinde devam etmesini, yol almasını sağlıyorsak; ben kurumlarımızı gemiye benzetiyorum; bu prensipler dahilinde bu bütçeleri yapmamız gerekiyor. Biz de böyle yaptık” dedi.
TBB 2026 Mali Yılı Bütçesi’nde ilk kez bazı kalemlerin eklendiği bilgisini meclis üyeleri ile paylaşan Seçer, üye belediyelere araç-malzeme desteğinin yanı sıra proje bazlı hibe imkanlarını da eklediklerini kaydetti. Afet yaşamış bölgelerin projelerinin yanı sıra; günümüzün en büyük sorunu olan su, kuraklık ve küresel iklim değişikliği nedeniyle sulama ya da içme suyu amaçlı su sondajları projeleri ve kadın sığınma evleri projelerinin 2026 Mali Yılı Bütçesi’ne eklendiğini dile getiren Seçer, “Avrupa Konseyi tarafından geliştirilen ve yerel yönetimlerde iyi yönetişim ilkelerinin uygulanmasını teşvik eden Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası sürecini ülkemizde yürütmek üzere Birliğimize hibe desteğinin sağlanması yönünde çalışmalarımızı da sürdürmekteyiz. Bunu da TBB olarak uluslararası düzeyde saygınlığımızı artıran ve yerel yönetimlerimizin daha önemli bir kazanım oluşturmasını sağlayan çalışmalar olarak değerlendirebiliriz” ifadelerine yer verdi.
“ Belediye başkanları bunu hak etmiyor”
Konuşmasının son bölümünde tutuklu bulunan belediye başkanları ve belediye meclis üyeleri hakkında görüşlerini aktaran Seçer, belediye başkanlığı görevinin direkt olarak vatandaşlar tarafından verildiğini hatırlatarak, “On binlerin, yüz binlerin, milyonların oyu ile seçilmiş, halkla bu kadar iç içe olan, onların güvenini ve onun ötesinde sevgisini kazanmış, gönüllere girmiş belediye başkanları cezaevinde. Belediye başkanları bunu hak etmiyor. Her gün bir dram, bir hukuksuzluk yaşanıyor” dedi.
“Türkiye’de evrensel hukuk normları artık yerle bir olmuştur”
Hiç kimsenin suç işleme hakkına sahip olmadığını ve Anayasa karşısında herkesin eşit olduğunu dile getiren Seçer, “Ancak ‘tutuksuz yargılama’ diye bas bas bağırıyoruz. On binlerin, yüz binlerin, milyonların oyunu alan insanların ‘kaçma şüphesi’, ‘delil karartma şüphesi’ gerekçe gösterilerek cezaevine girmesini doğru bulmuyoruz. Yargılanabiliriz, üzerimize suç isnat edilebilir ama ortalama bir hukuk devletinde savunma hakkı vardır. Tutuklama, istisnai durumdur. Görevimizi yaparız, diğer tarafta yargılama devam eder, biz de suçumuz sabit olana kadar savunma hakkımızı kullanırız ama Türkiye’de evrensel hukuk normları artık yerle bir olmuştur. Bunu görmek lazım” diye konuştu.
“ Belediye başkanları ve meclis üyelerimizin cezaevinde yok yere tutulduğunu hep beraber göreceğiz”
Hukukun her insana lazım olduğunu ve yaşanan hukuksuzluk karşısında; ‘Aman canım bize ne?’ , ‘Bize dokunmayan yılan bin yaşasın!’ demenin kendini demokrat addeden hiç kimseye yakışmayacağının altını çizen Seçer, “Tüm belediye başkanlarımıza sesleniyorum: ‘Adalet… Herkes için, hepimiz için adalet.’ Hepimiz bu ülke için çalışıyoruz. Dünyaya farklı pencerelerden bakabiliriz ama hepimizin ortak gayesi onlara hizmet etmekle mükellef olduğumuz vatandaşlarımızın memnuniyeti. Bu nedenle bir an önce belediye başkanlarımızın iddianamelerinin artık açıklanması, yargılama sürecinin başlaması, başkanlarımıza savunma imkânı tanınmasını buradan talep ediyoruz. Birçok belediye başkanımızın, meclis üyemizin cezaevinde yok yere, uzunca günlerdir tutulduğunu hep beraber göreceğiz” sözlerine yer verdi. Seçer konuşmasını, 2026 Mali Yılı Bütçesi’nin TBB’ye, şehirlere ve Türkiye’ye hayırlı olmasını dileyerek tamamladı.
TBB Ekim Ayı Meclis Toplantısı gündem maddelerinin görüşülerek kabul edilmesinin ardından sona erdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.