Tünelden önceki son çıkışı çoktan kaçırdık… Abdullah Ayan yazdı

Güncel 11.09.2025 - 10:42, Güncelleme: 11.09.2025 - 10:42
 

Tünelden önceki son çıkışı çoktan kaçırdık… Abdullah Ayan yazdı

Yaşananları bir köşeye çekilip parti içi kavga gibisinden izleme dönemini çoktan geçtik...Gün, geç kalmadan hep birlikte rejimin mıntıka temizliğine karşı çıkma günüdür...

CHP yönetimi, İstanbul' da bir hâkim üzerinden sahneye koyulan ve tüm partinin el değiştirmesiyle sonuçlanabilecek asıl büyük oyunun İstanbul' da gerçekleştirilen dramatik provasını gördüğüm kadarıyla yeterince ciddiye almadı. Ciddiye alsa genel başkan ve tüm milletvekilleri yüzbinlerce kişiyle il binası önüne dikilir, tıpkı Çağlayan' da İmamoğlu tutuklanması ardından verilen tepki benzeri bir tavır sergilerdi. Erdoğan’ ın artık ezberlediğimiz taktiği öldürücü darbeden önce karşısındakini daha küçük yumruklarla yoklamasıdır. Tıpkı İmamoğlu' ndan önce Esenyurt belediye bşk Ahmet Özer'in 'kent uzlaşısı' gibi acayip gerekçeyle tutuklanması gibi.. İstanbul il başkanlığına aylar öncesinden tasarlanan biçimde kayyum atanmasının bir adım sonrasında CHP yönetimi Kılıçdaroğlu'na verilecektir. Bu 15 Eylül olur veya henüz hamur su kaldırıyorsa bir celse sonrasına ertelenir ama sonunda gerçekleşecek. Özgür Özel ve mevcut yönetim istediği kadar olağanüstü kurultay kararı alsın, Kılıçdaroğlu koltuğa oturunca bir cümlelik dilekçeyle o kurultay da iptal edilir. Erdoğan' ın iktidarını sürdüreceği bir alan düzenlemesine ihtiyacı var, şimdi yapılan tam da budur... Senaryolar arasında ülkenin mevcut rejimden kurtulmasının önündeki en riskli gelişme; CHP' nin içi boşaltılmasıyla, muhaliflerin yeni bir parti kurması, böylece ülkenin en büyük partisi ve üç seçmenden birinin oyunu almış hareketinin seçimler arifesinde kendi iç sorunlarıyla boğuşmak zorunda bırakılmasıdır. Bunların tümünün Erdoğan’ ın uzun vadeli planları içeren ajandasında göz ardı edilmemesi gereken alternatifler olarak tutulduğu olasılığını göz ardı etmek tek kelimeyle safdilliktir… En olmaz denilenlerin hepsi oldu, yok canım o kadar da uzun boylu değil denilen ne varsa gerçekleşti. Bu nedenle CHP' nin adı ister 'tam bultan' ister kayyum ne derseniz deyin, partinin kayyuma devir senaryosuna karşı hazırlıklı olmalı... -İmamoğlu tutuklanmaz deniyordu, tutuklandı.. -İstanbul il yönetimine kayyum atanmaz deniyordu, atandı... -Türkiye' nin en büyük partisinin en büyük il binasına polis girmez deniyordu, 5 bin polisle girildi.. -CHP' ye kayyum mu atanacak? sorusunu da en karamsar yanıtla 'evet' diye yanıtlama olasılığını göz ardı etmeyin... Mevcut yönetim uzaklaştırılır ve Kılıçdaroğlu yeniden gelirse, biz de yeniden eski koltuklarımıza otururuz hesabı yapan zümreye sözüm yok ama, yaşananları iyi niyetle de olsa CHP' nin iç kavgası olarak görmeye çalışan, süreci hafife alıp asıl büyük planı görmeyenlere, görmek istemeyenlere… Oturup şu soruya sakin kafayla yanıt arasınlar… Ülkenin en büyük partisine bunu tasarlayarak gerçekleştiren akıl, parçalanmış muhalefeti sindirmek için ne yapmaz? Yaşananları bir köşeye çekilip parti içi kavga gibisinden izleme dönemini çoktan geçtik... Gün, geç kalmadan hep birlikte rejimin mıntıka temizliğine karşı çıkma günüdür... Aksi takdirde yarın kavga edecek işleve sahip parti de bulamayabilirsiniz.. ** CHP' ye yönelik planı oturup ciddi ciddi hukuk penceresinden tartışanların yaşadığı akıl tutulmasına gelince… ** Şu tespit önemli ve sanırım ideolojik körlük yaşayanlar dışında kimsenin itirazı olmaz… Yaşananlar hukuki değil, siyasidir... Dünyanın hiç bir ülkesinde her üç seçmenden birinin oyunu bir başka ifadeyle 20 milyon potansiyel seçmeni olan bir partinin kaderi tek bir hakimin ağzından dökülecek cümleyle belirlenemez... Roma arenasında gladyatörlerin hayatını parmak işaretiyle bağışlayan ya da son veren imparatorlar çağı, eski Roma' da kaldı.. Bugün bambaşka iklimdeyiz… Abdullah Ayan 9 Eylül 2025
Yaşananları bir köşeye çekilip parti içi kavga gibisinden izleme dönemini çoktan geçtik...Gün, geç kalmadan hep birlikte rejimin mıntıka temizliğine karşı çıkma günüdür...

CHP yönetimi, İstanbul' da bir hâkim üzerinden sahneye koyulan ve tüm partinin el değiştirmesiyle sonuçlanabilecek asıl büyük oyunun İstanbul' da gerçekleştirilen dramatik provasını gördüğüm kadarıyla yeterince ciddiye almadı.

Ciddiye alsa genel başkan ve tüm milletvekilleri yüzbinlerce kişiyle il binası önüne dikilir, tıpkı Çağlayan' da İmamoğlu tutuklanması ardından verilen tepki benzeri bir tavır sergilerdi.

Erdoğan’ ın artık ezberlediğimiz taktiği öldürücü darbeden önce karşısındakini daha küçük yumruklarla yoklamasıdır.

Tıpkı İmamoğlu' ndan önce Esenyurt belediye bşk Ahmet Özer'in 'kent uzlaşısı' gibi acayip gerekçeyle tutuklanması gibi..

İstanbul il başkanlığına aylar öncesinden tasarlanan biçimde kayyum atanmasının bir adım sonrasında CHP yönetimi Kılıçdaroğlu'na verilecektir.

Bu 15 Eylül olur veya henüz hamur su kaldırıyorsa bir celse sonrasına ertelenir ama sonunda gerçekleşecek.

Özgür Özel ve mevcut yönetim istediği kadar olağanüstü kurultay kararı alsın, Kılıçdaroğlu koltuğa oturunca bir cümlelik dilekçeyle o kurultay da iptal edilir.

Erdoğan' ın iktidarını sürdüreceği bir alan düzenlemesine ihtiyacı var, şimdi yapılan tam da budur...

Senaryolar arasında ülkenin mevcut rejimden kurtulmasının önündeki en riskli gelişme; CHP' nin içi boşaltılmasıyla, muhaliflerin yeni bir parti kurması, böylece ülkenin en büyük partisi ve üç seçmenden birinin oyunu almış hareketinin seçimler arifesinde kendi iç sorunlarıyla boğuşmak zorunda bırakılmasıdır.

Bunların tümünün Erdoğan’ ın uzun vadeli planları içeren ajandasında göz ardı edilmemesi gereken alternatifler olarak tutulduğu olasılığını göz ardı etmek tek kelimeyle safdilliktir…

En olmaz denilenlerin hepsi oldu, yok canım o kadar da uzun boylu değil denilen ne varsa gerçekleşti.

Bu nedenle CHP' nin adı ister 'tam bultan' ister kayyum ne derseniz deyin, partinin kayyuma devir senaryosuna karşı hazırlıklı olmalı...

-İmamoğlu tutuklanmaz deniyordu, tutuklandı..

-İstanbul il yönetimine kayyum atanmaz deniyordu, atandı...

-Türkiye' nin en büyük partisinin en büyük il binasına polis girmez deniyordu, 5 bin polisle girildi..

-CHP' ye kayyum mu atanacak? sorusunu da en karamsar yanıtla 'evet' diye yanıtlama olasılığını göz ardı etmeyin...

Mevcut yönetim uzaklaştırılır ve Kılıçdaroğlu yeniden gelirse, biz de yeniden eski koltuklarımıza otururuz hesabı yapan zümreye sözüm yok ama, yaşananları iyi niyetle de olsa CHP' nin iç kavgası olarak görmeye çalışan, süreci hafife alıp asıl büyük planı görmeyenlere, görmek istemeyenlere…

Oturup şu soruya sakin kafayla yanıt arasınlar…

Ülkenin en büyük partisine bunu tasarlayarak gerçekleştiren akıl, parçalanmış muhalefeti sindirmek için ne yapmaz?

Yaşananları bir köşeye çekilip parti içi kavga gibisinden izleme dönemini çoktan geçtik...

Gün, geç kalmadan hep birlikte rejimin mıntıka temizliğine karşı çıkma günüdür...

Aksi takdirde yarın kavga edecek işleve sahip parti de bulamayabilirsiniz..

**

CHP' ye yönelik planı oturup ciddi ciddi hukuk penceresinden tartışanların yaşadığı akıl tutulmasına gelince…

**

Şu tespit önemli ve sanırım ideolojik körlük yaşayanlar dışında kimsenin itirazı olmaz…

Yaşananlar hukuki değil, siyasidir...

Dünyanın hiç bir ülkesinde her üç seçmenden birinin oyunu bir başka ifadeyle 20 milyon potansiyel seçmeni olan bir partinin kaderi tek bir hakimin ağzından dökülecek cümleyle belirlenemez...

Roma arenasında gladyatörlerin hayatını parmak işaretiyle bağışlayan ya da son veren imparatorlar çağı, eski Roma' da kaldı..

Bugün bambaşka iklimdeyiz…

Abdullah Ayan

9 Eylül 2025

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.