Özdemir ‘Narenciye İçin Devletimizin Şefkat Eline İhtiyacımız Var’

Narenciyenin sadece Mersin için değil, bölgemiz ve ülkemiz için hem üretim hem de dış ticaret ve iç tüketim açısından oldukça önemli bir ürün grubu olduğunu ifade eden Özdemir, “ FAO verilerine göre ülkemiz narenciye üretiminde dünyada 7’nci ve Avrupa’da 2’nci sırada. Dünya narenciye ihracatında 3’üncü konumda. Kişi başına düşen narenciye tüketimi dünya genelinde yıllık ortalama 18 kg iken, ülkemizde 29 kg düzeyinde. Ayrıca narenciye sektörü istihdama önemli katkı sağlıyor.”dedi “Devletimizin şefkat elini uzatmasını temenni ediyoruz.” Türkiye’de narenciye sektöründe arz fazlası olduğunun altnı çizen Abdullah Özdemir, “TÜİK tahminlerine göre 2023 yılı narenciye üretiminin bir önceki yıla göre yüzde 66 artarak 7,8 milyon ton olması bekleniyor. Oysa Türkiye’nin yaklaşık 3 milyon ton iç tüketim ve 2 milyon ton ihracat potansiyeli var. Yani önemli miktarda bir arz fazlası söz konusu. Şu anda başta limon olmak üzere hasadı başlayan ve devam eden ürünlerde üreticiler büyük sıkıntı yaşıyor. Birçok ürün hala dalında beklediği gibi ürünlerini satanlar da katlandıkları maliyetin çok daha altında satabiliyorlar. Dolayısıyla üreticilerimizin daha fazla mağdur olmaması ve üretime küsmemesi için bu arz fazlasının değerlendirilmesinde Devletimizin şefkat elini uzatmasını temenni ediyoruz. Örneğin Devletimiz Tarım Kredi Kooperatifleri gibi alıcı kurumlarını devreye sokabilir. Alınan ürünler halen yaralarını sarmaya çalışan depremzedelerimize, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne, üretimi olmadığı için narenciyeye erişme zorluğu yaşayan illerimizdeki dezavantajlı kesimlere dağıtılabilir. Valiliklerimiz bünyesinde faaliyet gösteren Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakıfları bu sürece dahil edilebilir.”dedi “Okullarda narenciye kampanyası başlatılabilir” Özdemir, narenciyenin farklı alanlarda değerlendirilebileceğine ve özendirilebileceğine dikkat çekerek, “Milli Eğitim Bakanlığımız, Sağlık Bakanlığımız ve Tarım Bakanlığımız daha önce başarıyla uygulanan Okul Sütü Programında olduğu gibi işbirliği içerisinde bir narenciye kampanyası başlatarak okullarda narenciye dağıtımına öncülük edebilir. Böylece hem üreticilerimize destek sağlanır hem de narenciyenin sağlık yönüyle faydaları anlatılarak genç nesillerimizin narenciye tüketimi özendirilebilir. Diğer yandan arz fazlasının eritilmesi için ihracat desteklerinin de artırılması faydalı olacaktır. Böylece üreticilerimizin sıkıntılarının aşılmasına katkı sağlanacağı gibi 2 milyon tonluk ihracat hacmimizi ve pazar çeşitliliğimizi artırmamız mümkün olabilecektir.”dedi “Narenciyede kısa, orta ve uzun vadeli planlamanın yapılması elzemdir.” Devletin son dönemde tarımda planlı üretim yönünde çok önemli kararlar aldığını ifade eden Özdemir  “Bu yıl narenciyede yaşanan sıkıntılar planlı üretimin önemini bir kez daha ortaya koydu. Narenciye fidanın ekilmesinden verim sağlamasına kadar uzun yıllara ihtiyaç duyar. Dolayısıyla tüm tarımsal ürünlerde olduğu gibi narenciyede de kısa, orta ve uzun vadeli planlamanın yapılması elzemdir. İki-üç ay sonra narenciyede gelecek sezon için üreticilerimizin hazırlıkları yoğunlaşmaya başlayacak. Bu sezonki ürünlerini satmada sorun yaşarlarken önümüzdeki dönem için mazot, gübre, ilaç, işçilik ve sulama gibi ana girdileri karşılamaları kolay olmayacaktır. Bu doğrultuda daha fazla zaman kaybetmeden, hasadı geciken ürünlerimiz daha fazla dalında beklemeden ve ziyan olmadan Devletimizin gerekli adımları atacağını umuyoruz. Böylesi bir adım ile üreticilerimiz sahiplenildiklerini hissedecek, moral ve motivasyonları yükselecek, üretimlerini sürdürebileceklerdir. Ayrıca tüccarlarımızın önü açılacak ve narenciye piyasası hareketlenecektir.”dedi