Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Adaylık İttifaklar Ve Galip Özkan

“ Seçildiğimde asla ve asla seçilmiş padişah olmayacağım” G. Özkan     31 Mart’ta, 2014’ten bu tarafa altıncı kez sandık başına gidilecek. Her şeyden evvel beş yıl içinde altı seçim; kim ne derse desin bir istikrarsızlık göstergesidir. Türkiye son beş- altı senedir kusursuz fırtına etkisi altındadır. Bu sürecin nerede ve nasıl durulacağı ne yazık ki belli değildir. Türkiye, dış konjonktürel etkileri doğrudan kendi iç siyaseti ve ekonomisinde hmektedir. Şu halde etrafımızdaki yangın sönmeden gerilimlerin sonlanması da beklenmemelidir.   Her seçim, her seçim bölgesi kendine mahsus özellikler taşır. Demografisindeki benzersizlik Mersin’i çok ayrıcalıklı bir yere oturtuyor. O yüzden Mersin adaylarının belirlenmesi her daim zorlu bir süreçtir.   Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin gerekçelerinden bir tanesi de önce koalisyonları bitirmek orta ve uzun vadede de başkanlık sisteminin ruhuna uygun iki partili sisteme geçmektir. Denenmeye zorlanan ittifak arayışları bu hedefe geçişin ön sancılarıdır. Zira 50+1 çıtası ittifakları elzem kılmaktadır. Mahalli seçimler de elbette bu yüksek çıtanın belirlediği siyasi oluşumlardan azami ölçüde etkilenmektedir. Bu süreç orta ve uzun dönemde küçük partilerin büyük partiler içerisinde eriyip, yok olmalarına kadar devam edecektir… Aslında buna başkanlık sisteminin bir gerekliliği de denilebilir.   Mersin siyasi hayatına heyecanlı ve dikkatli bir bekleyiş hakim. Öyle görünüyor ki genel merkezlerin ittifak görüşmeleri sonlanmadan, Mersin adayları tam olarak belirlenemeyecek. CHP’nin en güçlü olduğu illerden Mersin, gücüne yakışan aday adayları bolluğu ile seçim yarışını dinamik biçimde sürdürmektedir…   CHP büyükşehir aday adaylarından Ali Galip Özkan; kahvaltılı bir basın toplantısı ile    ‘ Mersin İçin Gelecek Vizyonu’ nu açıkladı. 36 senedir sosyal demokrat cenahın hemen her kademesinde politika yapan Özkan; ‘Ben artık onbaşılıktan çavuşluğa geçmek istiyorum’ demektedir. Eğer halkçılık, halka yakın durmak, başkanlık adaylığı için geçerli akçe olsaydı. Galip Özkan’ın adaylığı çoktan gerçekleşmesi lazımdı.   Fakat ülkemiz gerçekleri maalesef başka başka ‘kriterleri’ önümüze koymaktadır. Hatta adaylarla ilgili şimdiki zorunlu ittifak çabaları, genel merkezleri de aşan ‘çözüm arayışlarını’ dayatmaktadır.   Burada Özkan’ın açıklamış olduğu vizyon belgesine girmek istemiyorum. Çünkü orada vaat edilenler, ideal bir kent yönetiminin olmazsa olmazlarını barındırmaktadır. İnanıyor ve biliyorum ki Galip Özkan projelerini uygulayacak samimiyete ve ehliyete sahiptir. Ancak dediğim gibi ülkemiz gerçekleri ışığında tüm bunlar yeterli gelmemektedir.   2014’te CHP’nin yanlış aday tercihi ile seçimi nasıl kaybettiği hala belleklerdedir. Gerçi bugün aynı yanlışı MHP, Kocamaz’ı aday göstermeyerek yapmıştır. CHP genel merkezi tutumunda ısrar edecek mi?   Adaylık yarışı tabandan başlayarak, tüm mahallelere ve sokaklara yayılarak halk ile birlikte yürümelidir. Yüksek siyasi çıkar hesapları istenilen adayların belirlenmesini sürekli boşa çıkartmaktadır…    Yıllardır tanıdığım Ali Galip Özkan adam gibi adamdır ve bir emekçi dostudur. Yerel basınla senelerdir yoğun temas halindedir. Onun belediye başkanlığında emekçi basın mensuplarının gerekli ilgiyi göreceklerinden eminim. Bugünkü yazımı Özkan’ın şu sözleri ile noktalamak istiyorum. “ Yapamayacağım işin sözünü vermem. Hakkın ve haklının yanında olacağım. Danışma kurulları kuracağım. STK’lar ve eğitim kuruluşlarıyla beraber hareket edeceğim. Belediye birimlerini herkese açacağım. Şeffaf ve hesap verebilir olacağım. Uyumlu çalışacağım. Çevreye ve insana saygılı davranacağım…”       
Ekleme Tarihi: 05 Aralık 2018 - Çarşamba

Adaylık İttifaklar Ve Galip Özkan

“ Seçildiğimde asla ve asla seçilmiş padişah olmayacağım” G. Özkan

 

  31 Mart’ta, 2014’ten bu tarafa altıncı kez sandık başına gidilecek. Her şeyden evvel beş yıl içinde altı seçim; kim ne derse desin bir istikrarsızlık göstergesidir. Türkiye son beş- altı senedir kusursuz fırtına etkisi altındadır. Bu sürecin nerede ve nasıl durulacağı ne yazık ki belli değildir. Türkiye, dış konjonktürel etkileri doğrudan kendi iç siyaseti ve ekonomisinde hmektedir. Şu halde etrafımızdaki yangın sönmeden gerilimlerin sonlanması da beklenmemelidir.

  Her seçim, her seçim bölgesi kendine mahsus özellikler taşır. Demografisindeki benzersizlik Mersin’i çok ayrıcalıklı bir yere oturtuyor. O yüzden Mersin adaylarının belirlenmesi her daim zorlu bir süreçtir.

  Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin gerekçelerinden bir tanesi de önce koalisyonları bitirmek orta ve uzun vadede de başkanlık sisteminin ruhuna uygun iki partili sisteme geçmektir. Denenmeye zorlanan ittifak arayışları bu hedefe geçişin ön sancılarıdır. Zira 50+1 çıtası ittifakları elzem kılmaktadır. Mahalli seçimler de elbette bu yüksek çıtanın belirlediği siyasi oluşumlardan azami ölçüde etkilenmektedir. Bu süreç orta ve uzun dönemde küçük partilerin büyük partiler içerisinde eriyip, yok olmalarına kadar devam edecektir… Aslında buna başkanlık sisteminin bir gerekliliği de denilebilir.

  Mersin siyasi hayatına heyecanlı ve dikkatli bir bekleyiş hakim. Öyle görünüyor ki genel merkezlerin ittifak görüşmeleri sonlanmadan, Mersin adayları tam olarak belirlenemeyecek.

CHP’nin en güçlü olduğu illerden Mersin, gücüne yakışan aday adayları bolluğu ile seçim yarışını dinamik biçimde sürdürmektedir…

  CHP büyükşehir aday adaylarından Ali Galip Özkan; kahvaltılı bir basın toplantısı ile   

‘ Mersin İçin Gelecek Vizyonu’ nu açıkladı. 36 senedir sosyal demokrat cenahın hemen her kademesinde politika yapan Özkan; ‘Ben artık onbaşılıktan çavuşluğa geçmek istiyorum’ demektedir. Eğer halkçılık, halka yakın durmak, başkanlık adaylığı için geçerli akçe olsaydı. Galip Özkan’ın adaylığı çoktan gerçekleşmesi lazımdı.

  Fakat ülkemiz gerçekleri maalesef başka başka ‘kriterleri’ önümüze koymaktadır. Hatta adaylarla ilgili şimdiki zorunlu ittifak çabaları, genel merkezleri de aşan ‘çözüm arayışlarını’ dayatmaktadır.

  Burada Özkan’ın açıklamış olduğu vizyon belgesine girmek istemiyorum. Çünkü orada vaat edilenler, ideal bir kent yönetiminin olmazsa olmazlarını barındırmaktadır. İnanıyor ve biliyorum ki Galip Özkan projelerini uygulayacak samimiyete ve ehliyete sahiptir. Ancak dediğim gibi ülkemiz gerçekleri ışığında tüm bunlar yeterli gelmemektedir.

  2014’te CHP’nin yanlış aday tercihi ile seçimi nasıl kaybettiği hala belleklerdedir. Gerçi bugün aynı yanlışı MHP, Kocamaz’ı aday göstermeyerek yapmıştır. CHP genel merkezi tutumunda ısrar edecek mi?

  Adaylık yarışı tabandan başlayarak, tüm mahallelere ve sokaklara yayılarak halk ile birlikte yürümelidir. Yüksek siyasi çıkar hesapları istenilen adayların belirlenmesini sürekli boşa çıkartmaktadır… 

  Yıllardır tanıdığım Ali Galip Özkan adam gibi adamdır ve bir emekçi dostudur. Yerel basınla senelerdir yoğun temas halindedir. Onun belediye başkanlığında emekçi basın mensuplarının gerekli ilgiyi göreceklerinden eminim. Bugünkü yazımı Özkan’ın şu sözleri ile noktalamak istiyorum. “ Yapamayacağım işin sözünü vermem. Hakkın ve haklının yanında olacağım. Danışma kurulları kuracağım. STK’lar ve eğitim kuruluşlarıyla beraber hareket edeceğim. Belediye birimlerini herkese açacağım. Şeffaf ve hesap verebilir olacağım. Uyumlu çalışacağım. Çevreye ve insana saygılı davranacağım…”   

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.