Geçtiğimiz hafta  Milli Eğitim Bakanlığımız ile Tarım ve Orman Bakanlığı arasında tarım, hayvan sağlığı ve yetiştiriciliği ile laboratuvar hizmetleri alanlarında faaliyet gösteren tüm okullarda, “öğrenci ve öğretmenlerin yeterliliklerinin arttırılması, tarım ve gıda sektöründe ihtiyaç duyulan nitelikli insan gücünün yetiştirilmesine, mesleki ve teknik eğitim faaliyetleri gerçekleştirilmesi” amacına yönelik imzalanan protokole istinaden,  İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından ortak basın bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Konuşmalarda, günümüzde insanlığın en önemli sorunlarının başında küresel ısınma, iklim değişikliği ve buna bağlı olarak gelişen gıda ve tarım krizi gelmekte olduğu vurgulandı.   2022-2023 eğitim ve öğretim yılında mesleki ve teknik eğitime ilişkin ana temalardan birisi "Tarım ve İklim Değişikliği" oldu.   Tarımın önemi giderek artıyor ve bununla bağlantılı tarım eğitimi de önem kazanıyor. Mersin’de, Erdemli ve Mezitli’de olmak üzere yalnızca iki adet Tarım Meslek Lisesi bulunmakta. Önümüzdeki günlerde, dünyadaki gıda krizi dolayısıyla bu tarım meslek liselerinin çok daha fazla önem kazanacağı görülüyor.   Geleceği görerek bu tür bir protokolle, Tarım Meslek Liselerinin önemini vurgulayan  bir toplantı çok önemli ve değerlidir.   Bu toplantıdan bir sonuç çıkararak, tarıma ne kadar çok önem verilmesi gerektiği ortaya çıkıyor.   Burada kişisel olarak da hepimizin yapabilecekleri var: Okul bahçelerindeki uygun arazilerde tarım yapılabilmesi fikri ufuk açıcıdır; bu bağlamda bizler de kendi imkanlarımızla tarıma katkı verebiliriz. Örneğin Mersin’de çok sayıda bahçeli site var.  Çukurova’nın verimli toprakları üzerine kurulan bu sitelerdeki çok fazla yeşil alanın bir kısmında tarım yapılabilir. Özellikle sebzelerin fiyatlarının arttığı bugünlerde insanlar balkonlarında bile küçük çapta saksılarda tarım yapabilirler. Yeri gelmişken, örnek alınması gereken başarılı bir uygulamadan söz etmek isterim: Mezitli Belediyesi’nin Kadın Emeği’ni değerlendiren doğal tarım çalışmaları, birkaç yıldır büyük başarıyla devam ediyor.   İlçedeki şahıslara ya da kamuya ait kullanılmayan parseller bu amaçla gönüllü grupların emeğine açılıyor ve buralarda yıllık verimi olan tarım ürünleri yetiştirilip pazarlanıyor . Böylece hem önemli sayıda kadının emeği ekonomiye katılıyor, hem de sağda solda yıllardır boş bekleyen ve çevre ve görüntü kirliliği yaratan boş parseller tarımsal verime açılıyor. Diğer ilçe belediyelerimizin Mezitli’deki bu başarılı çalışmayı örnek almalarını, oradaki yoğun tecrübeyi paylaşmalarını öneriyorum. Bu arada tarımsal ürünlerin sevkiyatı, pazarlanması ve tüketimi aşamalarındaki ciddi kayıpların olabildiğince azaltılması hususunda da, gıda zincirinin en ucundaki tüketiciler olarak her birimizin yapabilecekleri vardır. Ufukta beliren, pandemi nedeniyle de iyice ivme kazanan  küresel düzeydeki  “Gıda Krizi “ meselesini, her türlü günlük siyaset dilinin dışına çıkarak konuşabilmeliyiz; devletin bu alanda atacağı adımlara katkı vermeliyiz. Bu anlamda, ilgili bakanlıklar düzeyinde başlatılan bu çalışmayı heyecanla karşılıyor ve başarılar diliyorum.   Harun Arslan.....16 Temmuz 2022