“Müzeler halkı eğitme, bilgilendirme, geliştirme yanında eğlendirmeyi de amaçlar. Kültürel/ sanatsal değer taşıyan nesneler burada toplanır, sergilenir ve korunur. Çocukların eğitimi ve alternatif öğrenme yolları açısından da önemlidir; onların  mantık, hayal gücü ve yaratıcılıklarının gelişmesinde önemlidir. Kendi kültür ve sanatları yanında, farklılıkları tanıma imkanı bulurlar. Toplumun değişen yapısı, farklı yaşantıları, gelenek ve görenekleri burada daha iyi anlaşılır. Sonuçta müzeler insanlığın ortak mirasını kayıt altına almak, korumak ve  gelecek kuşaklara aktarmak açısından çok önemlidir. Müzeler kent yaşamında da çok önemlidir; kentin  çağdaşlık seviyesinin de bir işaretidir.   Bu açıdan kentimiz çok geri kalmıştır. Yakın il Gaziantep ile kentimizi mukayese edersek, üzücü sonucu görürüz. Gaziantep’te tam 12 özel müze olmasına karşılık kentimizde  yalnızca  1 özel müze bulunmaktadır.” *                     *                     * 2022 yılında yazmaya başladığım bu yazıyı, ancak 5 ay sonra tamamlayabiliyorum. Deprem ve seçimlerin araya girmesi ve o ortamda yazımın tam anlaşılamayacağını düşünerek, yazmayı erteledim.   Benim de koleksiyoner  olduğumu ve bu tür objelere meraklı olduğumu bilen bir dostumun yönlendirmesi ile  Oktay Dal ismindeki  bir başka koleksiyoner beni aradı, görüşmek istedi. Bir akşam buluştuk. Elindeki objelerden söz etti ve bir müze kurulabileceğini söyledi. İtiraf edeyim, önce elinde ancak belirli bir miktar obje olduğunu tahmin edip bunlarla bir müze olabileceğini düşünmedim. Aynı akşam birlikte objeleri bulundurduğu depoya gittik. Deponun kapısı açıldığında hayretler içerisinde kaldım; tahminimin kat kat üzerinde obje vardı, hatta depoya sığmamış, taşmıştı. Özellikle mobilet, motosiklet, pedal, car, çocuk bisikleti; okul, bakkaliye,  endüstri ürünleri; atari oyun konsülleri; antika objeler… depoyu doldurmuştu. Bunların dışında okul, petrol, tamirhane, T.H.Y., bakkal, terzi, tuhafiye, sağlık, ayakkabıcı, berber, karakol, TCDD, Yeşilçam, asker, endüstri, PTT ürünleri gibi sayısız obje vardı. Gerçekleşirse, Türkiye’de bu anlamda en kapsamlı ve tek müze olacağı görülüyor.   Böyle bir müze kurulması, özellikle çocuklara ve gençlere de hitap edecek, onların ilgisini çekerek  çeşitli aktivite alanları düzenlenebilecektir. Kentimizi bir cazibe merkezi yapacak  önemli bir fırsattır.   Başta Büyükşehir Belediyemiz ve İlçe Belediyelerimiz olmak üzere, herhangi bir oda ya da bir firma ve kuruluş böyle bir projeye önderlik ve ortaklık edebilir. Bugün büyük bir  hazine, terkedilmiş şekilde kentin bir köşesinde atıl duruyor. Umarım bu konuya duyarlılık gösterilir. Kentimize büyük katma değer sağlayacak bu konuya katkı verilir ve yapanlar Mersin tarihinde yerlerini alırlar. İlgilenenler, istedikleri zaman Oktay Dal ile irtibat kurup bu objeleri görebilirler. Aslında mutlaka görmeliler, gördükleri zaman, meseleye çok daha farklı bakacaklardır.   HARUN ARSLAN….20 Haziran 2023