Harun Arslan
Köşe Yazarı
Harun Arslan
 

“Garip” Bir Seçim Süreci…

Son “Zoraki Bir Seçim Yazısı” başlıklı köşe yazımdan sonra, konuyla ilgili yeni bir şey yazmak istemesem ve giderek önümüzdeki yerel seçime ilgim azalsa da, mevcut durumdaki ilginç ayrıntılar ve gözlemlerim beni bir “gereksiz” seçim yazısı daha yazmaya zorluyor.   Mersin’in kurtuluş gününü yıllarca tüm Mersin birlikte kutladık. Son yıllarda ise iki farklı kutlama yürüyüşü yapılıyor;  birisi Toroslardan, diğeri istasyondan başlayan yürüyüş. Toroslardan başlayan yürüyüşü MHP Belediye Başkan Adayı  sahiplendi ve halkı davet etti. İstasyondan başlayan yürüyüşü İYİ Parti, aynı zamanda Büyükşehir mevcut Belediye Başkanı sahiplendi ve halkı davet etti. İnsanlarımız da bir tercih yapmak durumunda kaldılar.   Hemen arkasından Gazeteciler Günü kutlaması bağlamında düzenlenen sabah kahvaltısında, MHP Belediye Başkan Adayı bulundu ve buraya bir grup taraftar gazeteci davet edildi. Akşam ise İYİ Parti aynı zamanda Büyükşehir mevcut Belediye Başkanı gazetecilere bir yemek verdi. Burada da basın bir tercih yapmak durumunda kaldı. İlginç, faydasız, gereksiz harcamalara yol açan, aynı içeriği kullanmaya çalışan  ve temelde politik gerilime dayalı iki ayrı çalışma… Sonuç olarak bu, yalnızca bir hafta içerisinde yaşadığımız iki olay. *                     *                     * Aslında biz bunu Toroslar Belediye Başkanı’nın MHP Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilan edildiği günden beri yaşıyoruz. Mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı ile atanan MHP Büyükşehir Adayı ve taraftarları arasında, yani temelde daha dün aynı  partinin  tabanına dayalı olarak siyaset yapan insanlar arasında,  adeta yalnızca, dün beraber olduğu rakibinin  kaybetmesine yönelik kavga her gün şiddetini arttırarak sürüyor. Seçim yaklaştıkça bunun daha da artacağı görülüyor. Peki bunun sonucu ne olacak dersiniz ? Sonuçta CHP Adayı seçimi kazanacak! Bunun da sorumlusu, yukarda söz ettiğim bu iki aday olacaktır. *                     *                     * Ne olur;  zayıf hafızamızı zorlayarak, yakın geçmişi hatırlayalım: Bu şehir neredeyse hiçbir hizmetin görülmediği bir 15 yıllık CHP yerel yönetimi yaşadı. Mersin tüm Büyükşehirlerin gerisinde kaldı.   Mevcut MHP yönetimi, hakkını yemeyelim, elinden gelen gayreti gösterdi ve iyi bir çalışma yaptı. Aslında 15 yıllık hizmetsizlik döneminden sonra yapılan en küçük çalışma bile dikkat çekti. Mevcut Belediye Başkanı göreve devam ederse mutlaka bu hizmetler bir şekilde devam edecektir.   Gelelim yeni MHP Büyükşehir Adayına. Toroslar Bölgesinde gayretli çalışmalar yapmış, elinden geldiğince hizmet etmeye çalışmıştır. Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği takdirde yine deneyimiyle ve tüm gayretiyle kente hizmet edecektir.   CHP’nin durumuna bakalım: CHP içinden başarıları ülke genelinde bilinen ve bir kısmını yakından tanıdığım, projelerini dinlediğim vizyon sahibi adaylar vardı. Hep muhalefette kalan bir parti olsa da, başarılı, vizyoner, dünyayı tanıyan, yabancı dil bilen bir adayla yarışta olmasını istemiştim. Mevcut adayın durumunu bilemiyorum. Projelerini görüp ikna olmak isterim. Mersin’in ekonomiden sosyal hayata, kent içi trafik ve ulaşımdan kültür-sanata  çözüm bekleyen yığınla meselesine nasıl bir yaklaşım içindedir? Vizyonu ve yeni bir sözü var mıdır? Anlamak isteriz. Yakın geçmişimizdeki 15 yıllık CHP dönemi yerel yönetim anlayışının tekrar gelmesi korkusu var. Mersin 15 yıl CHP yerel yönetimi ile yaşadığı zamanı kaybetti. Tekrar bir 5 yıllık kayba tahammülü yok. Böyle bir kaybın da sorumlusu MHP ve İYİ Parti adayları olacaktır. Büyük bir vebalın altında kalacaklar ve bu kentin tarihine yazılacaklardır.   Umarım sağduyu galip gelir, iki aday da etraflarındaki mutlaka kazanacaklarını iddia eden  faydacı ve yanıltıcı çevrenin etkisinden kurtulup gerçekleri görürler ve yeni bir ittifak durumu ve yol haritası seçenekleri düşünerek yola devam ederler. Siyasetin çatısında, Mersin için en iyi hangi ismin hizmet edeceği konusu zaten tümüyle geri plana itildi; ya ittifak konusu ya da CHP’de olduğu gibi parti içi gelecek hesapları öne alınarak adaylar belirlendi; bu hengâmede İYİ Parti de meydanı boş bırakmak istemedi. İyi; aferin onlara! Ama Mersin’in gelecek 5 yılı, yıllardır biriken hizmet açığı, Büyükşehir’e yakışmayan onlarca temel konuda ihmaller bu pazarlıklarda hiç konuşulamadı; konuşmaya değer bulunmadı. Şimdi Mersin sessiz, kırgın, ümitsiz bir bekleyiş içinde seçimleri bekliyor.   Peki yapılabilecek her şey tıkandı mı? Hiçbir çıkış kalmadı mı? Mersin’in bir 5 yılı daha politik pazarlık masalarındaki hesaplara feda mı oldu?   Bu kenti seven, Mersin’de yaşayanların geleceği için kaygılanan her bir hemşerim şimdi bu acıtıcı sorularla baş başadır. Siyaset yapanlar, adaylar, durumu bu tıkanma noktasına taşıyanlar her şeyi başa sarıp bir çözüm düşünebilir mi? Kendi ikballeri ve politik gelecekleri için değil, bu kent için hangi yolun daha hayırlı olduğu konusunda bu kenti ikna edecek bir çözüm sunabilirler mi? Hâlâ son bir çıkış ihtimali denenebilir mi? Bu kent, bu kentte yaşayan insanların geleceği buna değmez mi? Umutsuz bir beklenti, kırgın bir soru işte…   HARUN ARSLAN
Ekleme Tarihi: 14 Ocak 2019 - Pazartesi

“Garip” Bir Seçim Süreci…

Son “Zoraki Bir Seçim Yazısı” başlıklı köşe yazımdan sonra, konuyla ilgili yeni bir şey yazmak istemesem ve giderek önümüzdeki yerel seçime ilgim azalsa da, mevcut durumdaki ilginç ayrıntılar ve gözlemlerim beni bir “gereksiz” seçim yazısı daha yazmaya zorluyor.

 

Mersin’in kurtuluş gününü yıllarca tüm Mersin birlikte kutladık.

Son yıllarda ise iki farklı kutlama yürüyüşü yapılıyor;  birisi Toroslardan, diğeri istasyondan başlayan yürüyüş.

Toroslardan başlayan yürüyüşü MHP Belediye Başkan Adayı  sahiplendi ve halkı davet etti.

İstasyondan başlayan yürüyüşü İYİ Parti, aynı zamanda Büyükşehir mevcut Belediye Başkanı sahiplendi ve halkı davet etti.

İnsanlarımız da bir tercih yapmak durumunda kaldılar.

 

Hemen arkasından Gazeteciler Günü kutlaması bağlamında düzenlenen sabah kahvaltısında, MHP Belediye Başkan Adayı bulundu ve buraya bir grup taraftar gazeteci davet edildi.

Akşam ise İYİ Parti aynı zamanda Büyükşehir mevcut Belediye Başkanı gazetecilere bir yemek verdi.

Burada da basın bir tercih yapmak durumunda kaldı.

İlginç, faydasız, gereksiz harcamalara yol açan, aynı içeriği kullanmaya çalışan  ve temelde politik gerilime dayalı iki ayrı çalışma…

Sonuç olarak bu, yalnızca bir hafta içerisinde yaşadığımız iki olay.

*                     *                     *

Aslında biz bunu Toroslar Belediye Başkanı’nın MHP Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilan edildiği günden beri yaşıyoruz.

Mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı ile atanan MHP Büyükşehir Adayı ve taraftarları arasında, yani temelde daha dün aynı  partinin  tabanına dayalı olarak siyaset yapan insanlar arasında,  adeta yalnızca, dün beraber olduğu rakibinin  kaybetmesine yönelik kavga her gün şiddetini arttırarak sürüyor.

Seçim yaklaştıkça bunun daha da artacağı görülüyor.

Peki bunun sonucu ne olacak dersiniz ?

Sonuçta CHP Adayı seçimi kazanacak!

Bunun da sorumlusu, yukarda söz ettiğim bu iki aday olacaktır.

*                     *                     *

Ne olur;  zayıf hafızamızı zorlayarak, yakın geçmişi hatırlayalım: Bu şehir neredeyse hiçbir hizmetin görülmediği bir 15 yıllık CHP yerel yönetimi yaşadı. Mersin tüm Büyükşehirlerin gerisinde kaldı.

 

Mevcut MHP yönetimi, hakkını yemeyelim, elinden gelen gayreti gösterdi ve iyi bir çalışma yaptı.

Aslında 15 yıllık hizmetsizlik döneminden sonra yapılan en küçük çalışma bile dikkat çekti.

Mevcut Belediye Başkanı göreve devam ederse mutlaka bu hizmetler bir şekilde devam edecektir.

 

Gelelim yeni MHP Büyükşehir Adayına.

Toroslar Bölgesinde gayretli çalışmalar yapmış, elinden geldiğince hizmet etmeye çalışmıştır.

Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği takdirde yine deneyimiyle ve tüm gayretiyle kente hizmet edecektir.

 

CHP’nin durumuna bakalım:

CHP içinden başarıları ülke genelinde bilinen ve bir kısmını yakından tanıdığım, projelerini dinlediğim vizyon sahibi adaylar vardı.

Hep muhalefette kalan bir parti olsa da, başarılı, vizyoner, dünyayı tanıyan, yabancı dil bilen bir adayla yarışta olmasını istemiştim.

Mevcut adayın durumunu bilemiyorum.

Projelerini görüp ikna olmak isterim.

Mersin’in ekonomiden sosyal hayata, kent içi trafik ve ulaşımdan kültür-sanata  çözüm bekleyen yığınla meselesine nasıl bir yaklaşım içindedir? Vizyonu ve yeni bir sözü var mıdır? Anlamak isteriz.

Yakın geçmişimizdeki 15 yıllık CHP dönemi yerel yönetim anlayışının tekrar gelmesi korkusu var.

Mersin 15 yıl CHP yerel yönetimi ile yaşadığı zamanı kaybetti.

Tekrar bir 5 yıllık kayba tahammülü yok.

Böyle bir kaybın da sorumlusu MHP ve İYİ Parti adayları olacaktır.

Büyük bir vebalın altında kalacaklar ve bu kentin tarihine yazılacaklardır.

 

Umarım sağduyu galip gelir, iki aday da etraflarındaki mutlaka kazanacaklarını iddia eden  faydacı ve yanıltıcı çevrenin etkisinden kurtulup gerçekleri görürler ve yeni bir ittifak durumu ve yol haritası seçenekleri düşünerek yola devam ederler.

Siyasetin çatısında, Mersin için en iyi hangi ismin hizmet edeceği konusu zaten tümüyle geri plana itildi; ya ittifak konusu ya da CHP’de olduğu gibi parti içi gelecek hesapları öne alınarak adaylar belirlendi; bu hengâmede İYİ Parti de meydanı boş bırakmak istemedi.

İyi; aferin onlara!

Ama Mersin’in gelecek 5 yılı, yıllardır biriken hizmet açığı, Büyükşehir’e yakışmayan onlarca temel konuda ihmaller bu pazarlıklarda hiç konuşulamadı; konuşmaya değer bulunmadı.

Şimdi Mersin sessiz, kırgın, ümitsiz bir bekleyiş içinde seçimleri bekliyor.

 

Peki yapılabilecek her şey tıkandı mı?

Hiçbir çıkış kalmadı mı?

Mersin’in bir 5 yılı daha politik pazarlık masalarındaki hesaplara feda mı oldu?

 

Bu kenti seven, Mersin’de yaşayanların geleceği için kaygılanan her bir hemşerim şimdi bu acıtıcı sorularla baş başadır.

Siyaset yapanlar, adaylar, durumu bu tıkanma noktasına taşıyanlar her şeyi başa sarıp bir çözüm düşünebilir mi?

Kendi ikballeri ve politik gelecekleri için değil, bu kent için hangi yolun daha hayırlı olduğu konusunda bu kenti ikna edecek bir çözüm sunabilirler mi?

Hâlâ son bir çıkış ihtimali denenebilir mi?

Bu kent, bu kentte yaşayan insanların geleceği buna değmez mi?

Umutsuz bir beklenti, kırgın bir soru işte…

 

HARUN ARSLAN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.