Harun Arslan
Köşe Yazarı
Harun Arslan
 

Gerçek Kimliğinde” Bir Baro…

Geçtiğimiz ayın sonunda Mersin Barosu Başkanı Av. Gazi Özdemir, yönetim kurulu üyeleri ile bir basın toplantısı düzenledi. Yaptıkları çalışmaları anlatacaklar, gündemle ilgili değerlendirmelerde bulunacaklardı. Mersin’in ilk avukatlarından, askerî hâkimlik görevinde de bulunan ve uzun yıllar Baro yönetiminde olan rahmetli babamdan dolayı, Baro konusunda çocukluktan gelen bir bilgim, hassasiyetim ve sempatim var. Ayrıca babamın tüm hukuk kitap ve yazıhane malzemeleri şu anda Mersin Baro Müzesindedir.   Katıldığım basın toplantısında, eski basın toplantılarını düşünerek değinecekleri konuları tahmin etmeye çalıştım: Limanın genişlemesine karşı çıkacaklar; Akkuyu Nükleer Santral inşaatının durdurulmasını isteyecekler; Atatürk Parkı içine yapılacak iskeleyi eleştirecekler; ve benzeri genelde Devlet projelerine karşı çıkacaklar, çevre duyarlılığı göstermeye çalışacaklar…   Bize bunları düşünmeye iten yakın tarihteki eski baro başkanları ile ilgili bilgilerimizi tazeleyelim: *Nükleer santrale karşı çıkılmıştı,  *Sülfirik Asit tesisine karşı çıkacaklarını belirtmişlerdi, *Devletin Suriye politikasının yanlış bulmuşlardı, *Silivri’deki yargılamalarla ilgili olumsuz fikir beyan etmişlerdi, *Reyhanlı’da yapılan saldırıda ölü ve yaralı sayısı daha resmi açıklama yapılmadan abartılarak belirtilmiş ve siyasi iktidar suçlanmış ,  çeşitli ithamlarda bulunulmuştu, *Gezi parkı olaylarında polisin sert müdahalesini eleştirmişlerdi.   Aslında en önemlisi balık çiftliklerine karşı Mersin Barosu’nun açtığı davayı hatırlayalım. Ulusal basında “Baro dava açtı, milyarlık yatırım kaçtı!”. Haberi çıkmıştı. Kent ekonomisine ve istihdama katkı verecek bir büyük yatırım 10 yıldan fazla bir süre geciktirilmişti.   Özetle: Biz Mersin  Barosu’nu, Mersin’e yapılacak özellikle devlet yatırımlarına karşı çıkışlarıyla tanıyoruz! Bu bağlamda en fazla demeç veren, en fazla basında haberi geçen kamusal kişi Mersin Baro Başkanları  olmuştu.   Bir meslek örgütü olarak asıl görevi meslektaşların özlük sorunlarıyla uğraşmak olan baro başkanlarının, inşaat, belediyecilik, kültür, sanat, edebiyat, finansman… yani neredeyse her konuda basın bildirisi yayımladıklarını, her konuda fikirlerini açıkladıklarını hatırlarız. Bazen şehir planlama uzmanı, bazen ulaşım uzmanı, bazen çevre uzmanı , bazen karayolları uzmanı, ara sırada hukukçu kimliği ile lafa karışırlar!   “Meslek Odaları”nın tarafsız olması ve mesleki konularla ilgilenmesi gerekir. Temsil ettikleri meslek grubu içinde her politik görüşten insan vardır; bir baro başkanı kendi politik tercihleri doğrultusunda tavır alırken, baro başkanı kimliğinin dışında kalmayı bilmelidir. Baro başkanlığı belki politik ikbal beklentileri için kullanılabilir; ama bunun bir adabı, kuralı ve mesleki sınırı olmalıdır. Mersin’de “Oda Başkanlığı” bir yerde, gelecekte bir siyasi mevki kapmak için basamak görülmüştür.   Nitekim, çok fazla bu konulara giren ve yatırımları eleştiren baro başkanlarının “Mersin Milletvekili” olduğu örneklerini görürüz. Baro başkanları da adeta bu doğrultuda ve hedefe kilitli bir pozisyonda çalıştılar. Bu hırsla ya politik etki gücüne ikna oldukları bir kişiye yakın oldular, ya da bir taşra siyasetçisi kimliğiyle zaman geçirdiler. *               *                     * Sevindiricidir; bu basın toplantısında korktuğum olmadı. Bundan bir önceki başarılı Baro Başkanı Ali Er döneminde olduğu gibi Gazi Özdemir de yalnızca kendi konuları ile ilgilendiler. Avukatların sorunları Mersin ile ilgili hukuksal sorunlar, genel kanunlarla ilgili düşünceleri basın toplantısının konularıydı.   Baro Başkanı basın mensuplarının sorduğu tüm sorulara içtenlikle cevap verdi.   Ne kadar ilginçtir; artık, aslında olması gerektiği gibi bir meslek örgütünün yalnızca  kendi mesleki konuları ile ilgilenmesini, kendi meslek mensuplarının yararına çalışma yapmasını  övgü ve takdirle karşılıyoruz. Zihnimizi yoran, meslekî sorunlar yerine kendilerini doğrudan ilgilendirmeyen sayısız konuda söze karışan ve bu yolla ikbal arayanların yerine, doğru ve yararlı bir çizgide meslekî meselelere kafa yoran Baro Başkanlarının benzer kademelerdeki herkese örnek olmasını diliyorum.   HARUN ARSLAN.....11 Aralık 2022
Ekleme Tarihi: 12 Aralık 2022 - Pazartesi

Gerçek Kimliğinde” Bir Baro…

Geçtiğimiz ayın sonunda Mersin Barosu Başkanı Av. Gazi Özdemir, yönetim kurulu üyeleri ile bir basın toplantısı düzenledi.

Yaptıkları çalışmaları anlatacaklar, gündemle ilgili değerlendirmelerde bulunacaklardı.

Mersin’in ilk avukatlarından, askerî hâkimlik görevinde de bulunan ve uzun yıllar Baro yönetiminde olan rahmetli babamdan dolayı, Baro konusunda çocukluktan gelen bir bilgim, hassasiyetim ve sempatim var.

Ayrıca babamın tüm hukuk kitap ve yazıhane malzemeleri şu anda Mersin Baro Müzesindedir.

 

Katıldığım basın toplantısında, eski basın toplantılarını düşünerek değinecekleri konuları tahmin etmeye çalıştım:

Limanın genişlemesine karşı çıkacaklar;

Akkuyu Nükleer Santral inşaatının durdurulmasını isteyecekler;

Atatürk Parkı içine yapılacak iskeleyi eleştirecekler;

ve benzeri genelde Devlet projelerine karşı çıkacaklar, çevre duyarlılığı göstermeye çalışacaklar…

 

Bize bunları düşünmeye iten yakın tarihteki eski baro başkanları ile ilgili bilgilerimizi tazeleyelim:

*Nükleer santrale karşı çıkılmıştı, 

*Sülfirik Asit tesisine karşı çıkacaklarını belirtmişlerdi,

*Devletin Suriye politikasının yanlış bulmuşlardı,

*Silivri’deki yargılamalarla ilgili olumsuz fikir beyan etmişlerdi,

*Reyhanlı’da yapılan saldırıda ölü ve yaralı sayısı daha resmi açıklama yapılmadan abartılarak belirtilmiş ve siyasi iktidar suçlanmış ,  çeşitli ithamlarda bulunulmuştu,

*Gezi parkı olaylarında polisin sert müdahalesini eleştirmişlerdi.

 

Aslında en önemlisi balık çiftliklerine karşı Mersin Barosu’nun açtığı davayı hatırlayalım. Ulusal basında “Baro dava açtı, milyarlık yatırım kaçtı!”. Haberi çıkmıştı. Kent ekonomisine ve istihdama katkı verecek bir büyük yatırım 10 yıldan fazla bir süre geciktirilmişti.

 

Özetle: Biz Mersin  Barosu’nu, Mersin’e yapılacak özellikle devlet yatırımlarına karşı çıkışlarıyla tanıyoruz!

Bu bağlamda en fazla demeç veren, en fazla basında haberi geçen kamusal kişi Mersin Baro Başkanları  olmuştu.

 

Bir meslek örgütü olarak asıl görevi meslektaşların özlük sorunlarıyla uğraşmak olan baro başkanlarının, inşaat, belediyecilik, kültür, sanat, edebiyat, finansman… yani neredeyse her konuda basın bildirisi yayımladıklarını, her konuda fikirlerini açıkladıklarını hatırlarız.

Bazen şehir planlama uzmanı, bazen ulaşım uzmanı, bazen çevre uzmanı , bazen karayolları uzmanı, ara sırada hukukçu kimliği ile lafa karışırlar!

 

“Meslek Odaları”nın tarafsız olması ve mesleki konularla ilgilenmesi gerekir.

Temsil ettikleri meslek grubu içinde her politik görüşten insan vardır; bir baro başkanı kendi politik tercihleri doğrultusunda tavır alırken, baro başkanı kimliğinin dışında kalmayı bilmelidir.

Baro başkanlığı belki politik ikbal beklentileri için kullanılabilir; ama bunun bir adabı, kuralı ve mesleki sınırı olmalıdır.

Mersin’de “Oda Başkanlığı” bir yerde, gelecekte bir siyasi mevki kapmak için basamak görülmüştür.

 

Nitekim, çok fazla bu konulara giren ve yatırımları eleştiren baro başkanlarının “Mersin Milletvekili” olduğu örneklerini görürüz. Baro başkanları da adeta bu doğrultuda ve hedefe kilitli bir pozisyonda çalıştılar. Bu hırsla ya politik etki gücüne ikna oldukları bir kişiye yakın oldular, ya da bir taşra siyasetçisi kimliğiyle zaman geçirdiler.

*               *                     *

Sevindiricidir; bu basın toplantısında korktuğum olmadı. Bundan bir önceki başarılı Baro Başkanı Ali Er döneminde olduğu gibi Gazi Özdemir de yalnızca kendi konuları ile ilgilendiler.

Avukatların sorunları Mersin ile ilgili hukuksal sorunlar, genel kanunlarla ilgili düşünceleri basın toplantısının konularıydı.

 

Baro Başkanı basın mensuplarının sorduğu tüm sorulara içtenlikle cevap verdi.

 

Ne kadar ilginçtir; artık, aslında olması gerektiği gibi bir meslek örgütünün yalnızca  kendi mesleki konuları ile ilgilenmesini, kendi meslek mensuplarının yararına çalışma yapmasını  övgü ve takdirle karşılıyoruz.

Zihnimizi yoran, meslekî sorunlar yerine kendilerini doğrudan ilgilendirmeyen sayısız konuda söze karışan ve bu yolla ikbal arayanların yerine, doğru ve yararlı bir çizgide meslekî meselelere kafa yoran Baro Başkanlarının benzer kademelerdeki herkese örnek olmasını diliyorum.

 

HARUN ARSLAN.....11 Aralık 2022

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.