Mustafa Esmer Cengiz
Köşe Yazarı
Mustafa Esmer Cengiz
.
 

Serbesti dedikleri

Sen, ben uykudayken, adamlar çalışıyor gördüğün gibi.Her sabah muştulu bir haberle uyanıyoruz ne güzel!Yine öyle oldu:Serbesti geldi.Çocuklarımız bundan böyle dilediklerince giyinebilecekler  okullarına giderken.Markalarını yarıştıracaklar sınıflarda.Günlerdir gündemde bu var. Televizyonlar bangır bangır; gazeteler çarşaf çarşaf.Ağzı olan konuşuyor.Biri Avrupa’da olduğu gibi , diyor; diğeri “ Olmaz öyle şey” diye ahkam kesiyor.Varsıl çocukları gören yoksul çocuklar yerin dibine girermiş sonra; moralleri bozulurmuş; başarıları başarısızlığa dönüşürmüş falan filan.Hiç kimse kendini kandırmasın.Bir serbesti yarışı olacaksa bu, varsıl aile çocukları arasında olacaktır yine. Bizimkiler komşu ablalarının, abilerinin eskilerini yıkayıp yıkayıp giymeye alışık nasıl olsa. Yırtıklarını, yamalarını gizlemeye alışık.Zaten böyle bir ayrım var mı, yok mu siz ondan söz edin edecekseniz. Yoksullarla varsıllar arasındaki derinleşen uçurumu gizlemeye kalkışmayın lütfen.Bu acı gerçek var oldukça çocuklarımız okullarında tek tip forma giyse ne olur, giymese ne olur.Kaldı ki yoksul çocuklarımızın gözleri çarşıda pazarda, bayramda seyranda kapalı değil.Çok özel okulları tam burslu kazanıp da çok özel paralı varsıl çocukların arasında barınamayıp köylerine dönen nice yoksul çocuk biliyoruz biz.Böylesi belki de daha iyi oldu; herkes farkı bir kez daha fark eder de kendine gelir hiç olmazsa.Onlar niye öyle, ben niye böyleyim diye düşünürler bir nebze. Milyonlar arasında bazı kişilerin ayrıcalıklığı  gün yüzüne çıkar.Memleketin başka hiçbir sorunu yokmuş gibi konuşuladursun bakalım.Aslında , Bakanlar Kurulu kararıyla getirilen bu yasanın amacı farklı:Atatürk’ün kılık kıyafet devrimine misilleme her şeyden önce.Kara çarşafı, sarığı, takkeyi, fesi  geri getirmek; türbanı, sıkma başı okullara sokmak.Atatürk bilimde, sanatta, uygarlıkta olduğu gibi giyimde de Batılılaşmayı özlüyordu; bu bir gerçek. Bizimkilerin Doğulu olmayı özledikleri gibi.Kendi çocuklarını Avrupalarda, kolejlerde, çok özel liselerde, üniversitelerde okutanlar bizimkileri imam hatiplere reva görüyorlar nedense.Peki, neden?Nedeni çok açık:Bilimden koparılmış, beyni boşaltılmış, kör, sağır, dilsiz kalabalıklar daha kolay yönetiliyorlar da ondan.Daha başka ne olabilir ki!Bu toz duman içinde oldu bittiye getirilenlerin acı meyvelerini hep birlikte tadacağız böyle giderse.Sen, ben uyurken adamlar sabahlara dek çalışıyor görüyoruz.Gerçekten görüyor muyuz!Görelim artık.
Ekleme Tarihi: 03 Aralık 2012 - Pazartesi

Serbesti dedikleri

Sen, ben uykudayken, adamlar çalışıyor gördüğün gibi.
Her sabah muştulu bir haberle uyanıyoruz ne güzel!
Yine öyle oldu:
Serbesti geldi.
Çocuklarımız bundan böyle dilediklerince giyinebilecekler  okullarına giderken.
Markalarını yarıştıracaklar sınıflarda.
Günlerdir gündemde bu var. Televizyonlar bangır bangır; gazeteler çarşaf çarşaf.
Ağzı olan konuşuyor.
Biri Avrupa’da olduğu gibi , diyor; diğeri “ Olmaz öyle şey” diye ahkam kesiyor.
Varsıl çocukları gören yoksul çocuklar yerin dibine girermiş sonra; moralleri bozulurmuş; başarıları başarısızlığa dönüşürmüş falan filan.
Hiç kimse kendini kandırmasın.
Bir serbesti yarışı olacaksa bu, varsıl aile çocukları arasında olacaktır yine. Bizimkiler komşu ablalarının, abilerinin eskilerini yıkayıp yıkayıp giymeye alışık nasıl olsa. Yırtıklarını, yamalarını gizlemeye alışık.
Zaten böyle bir ayrım var mı, yok mu siz ondan söz edin edecekseniz. Yoksullarla varsıllar arasındaki derinleşen uçurumu gizlemeye kalkışmayın lütfen.
Bu acı gerçek var oldukça çocuklarımız okullarında tek tip forma giyse ne olur, giymese ne olur.
Kaldı ki yoksul çocuklarımızın gözleri çarşıda pazarda, bayramda seyranda kapalı değil.
Çok özel okulları tam burslu kazanıp da çok özel paralı varsıl çocukların arasında barınamayıp köylerine dönen nice yoksul çocuk biliyoruz biz.
Böylesi belki de daha iyi oldu; herkes farkı bir kez daha fark eder de kendine gelir hiç olmazsa.
Onlar niye öyle, ben niye böyleyim diye düşünürler bir nebze. Milyonlar arasında bazı kişilerin ayrıcalıklığı  gün yüzüne çıkar.
Memleketin başka hiçbir sorunu yokmuş gibi konuşuladursun bakalım.
Aslında , Bakanlar Kurulu kararıyla getirilen bu yasanın amacı farklı:
Atatürk’ün kılık kıyafet devrimine misilleme her şeyden önce.
Kara çarşafı, sarığı, takkeyi, fesi  geri getirmek; türbanı, sıkma başı okullara sokmak.
Atatürk bilimde, sanatta, uygarlıkta olduğu gibi giyimde de Batılılaşmayı özlüyordu; bu bir gerçek. Bizimkilerin Doğulu olmayı özledikleri gibi.
Kendi çocuklarını Avrupalarda, kolejlerde, çok özel liselerde, üniversitelerde okutanlar bizimkileri imam hatiplere reva görüyorlar nedense.
Peki, neden?
Nedeni çok açık:
Bilimden koparılmış, beyni boşaltılmış, kör, sağır, dilsiz kalabalıklar daha kolay yönetiliyorlar da ondan.
Daha başka ne olabilir ki!
Bu toz duman içinde oldu bittiye getirilenlerin acı meyvelerini hep birlikte tadacağız böyle giderse.
Sen, ben uyurken adamlar sabahlara dek çalışıyor görüyoruz.
Gerçekten görüyor muyuz!
Görelim artık.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.