Seçer: “Türkiye Hukuk Devleti İse Herkes Özgürce Konuşacak”

TBB Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şubesi’nin 71. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlediği ‘Geleneksel Gala Gecesi’ne katıldı. TMMOB’a bağlı odaların hem yaptıkları mesleğin hakkını, hukukunu savunma hem de yaşadıkları toplumun sorunlarına duyarsız kalmama açısından verdikleri katkıları son derece önemli bulduğunu vurgulayan Seçer, “Şehrimize ve ülkemizin demokrasisine kayıtsız kalmadığınız, elinizi taşın altına koyduğunuz için çok teşekkür ediyorum” dedi. Türkiye’nin demokratik, ifade özgürlüğünün olduğu bir ülke iddiası taşıdığını ve ülkedeki sivil toplum örgütleri ile siyasetçilerin gelişmeler hakkında konuşması gerektiğini dile getiren Seçer, “Türkiye hukuk devleti ise herkes özgürce konuşacak. Ama maalesef herkes; ‘Acaba benim de başıma bir şey gelir mi?’ düşüncesiyle endişe içerisinde” diye konuştu. Büyükşehir olarak sivil toplum kuruluşlarını çok önemsediklerini söyleyen Seçer, birçok meslek örgütü ile iş birliği yaptıklarını aktardı. Türkiye demokrasisinin genç olduğunu ve yaşanılan sorunların da iş birliği ile aşılacağına inandığını ifade eden Seçer, “Gelecek nesillere yaşanabilir bir Türkiye bırakmak hepimizin görevidir. Bu görevi layığıyla yapacağız” diye belirtti. TBB Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şubesi’nin 71. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlediği ‘Geleneksel Gala Gecesi’ne katıldı. Başkan Seçer, gecede, meslekte 50. yılını tamamlayan üyelere plaket takdimi yaptı. Düzenlenen geceye; Başkan Seçer, Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, EMO Mersin Şube Başkanı Prof. Dr. Alkan Alkaya, üniversitelerden temsilciler, sivil toplum kuruluşlarının başkanları ve temsilcileri ile TMMOB’a bağlı odaların başkanları ve üyeleri katılım sağladı. Başkan Seçer: “Şehrimize ve ülkemizin demokrasisine kayıtsız kalmadığınız için teşekkür ediyorum” Konuşmasının başında, gecede bulunmaktan dolayı duyduğu mutluluğu ifade eden Seçer, TMMOB’a bağlı odaların üyelerinin birbirleriyle olan kuvvetli bağlarının önemine dikkat çekti. Seçer, meslek odalarının hem yaptıkları mesleğin hakkını, hukukunu savunma hem yaşadıkları toplumun sorunlarına duyarsız kalmayıp şehirlerin ve ülkenin kalkınması, insanların daha müreffeh olması hem de demokrasilerinin gelişmesi ve hukuk devleti anlayışının hakim olması açısından verdikleri katkıları son derece önemli bulduğunu vurguladı. Seçer, “Siz gerçekten toplum için çok değerlisiniz ve bir belediye başkanı ve siyasetçi olarak sizleri çok önemsiyorum. Şehrimize ve ülkemizin demokrasisine kayıtsız kalmadığınız, elinizi taşın altına koyduğunuz için çok teşekkür ediyorum” dedi. “Meslek örgütleri ile her konuda iş birliği yapıyoruz” Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin Türkiye’nin önemli bir şehrinin belediyesi olduğunu hatırlatan ve yönetim olarak birçok meslek örgütü ile iş birliği yaptıklarını kaydeden Seçer, “Kentimizde bizi gelecek açısından endişelendiren yatırımlar olduğu zaman, hukuki zeminde, şehrimizin hakkını, belediyelerimizin önderliğinde ve sizlerin de yoğun desteğiyle hep beraber arıyoruz. Birçok konuda her odanın kendi ihtisas alanında iş birliğimiz oluyor” diye belirtti. “Sadece yasak savmak için bir araya gelmiyoruz” Büyükşehir olarak sivil toplum kuruluşlarını çok önemsediklerini ve sürekli fikir alışverişi için bir araya geldiklerini söyleyen Seçer, “Sadece yasak savmak ya da siyasi bir anlayışla seçimlerden önce oy istemek için bir araya gelmiyoruz; asıl seçimden sonra hizmet döneminde bir araya geliyoruz ve saatlerce birbirimizi dinliyoruz” dedi. Seçer, 2024 seçimlerinde oy artışı ile yeniden seçilmelerinde sivil toplumla olan ilişkilerinin de payı olduğunu kaydetti ve bu iletişimlerini sürdüreceklerini belirtti. “Sorunlara konu özelinde yaklaşılmalı” Türkiye’nin çok sorunu olduğunu ve hiçbir kesimin ülkedeki gelişmelere karşı duyarsız kalmaması gerektiğini söyleyen Seçer, bu sorunların bazılarına ideolojik olarak yaklaşılabileceğini ancak bazı sorunların çözümüne siyaset üstü yaklaşılması gerektiğine dikkat çekti. CHP’li belediye başkanlarının yargılanmalarının adil olarak gerçekleştirilmediğini dile getiren Seçer, “Türkiye’de kurumların iktidarın vesayeti altında karar verdiği, başta yargı olmak üzere Anayasa’ya göre tarafsız olması gereken kurumların siyasetin etkisi altında kaldığı iddiası, CHP’li bir siyasetçi olarak benim bakış açımdan ideolojik bir bakış açısı olabilir ama bugün yürütülen ve Türkiye’nin özellikle son 50 yıldır enerjisini alan, ekonomisine milyarlarca dolara mal olan, ülkenin yol almasına engel olan terör meselesine, şiddet ortamının ortadan kaldırılmasına siyaset üstü bakarız. Bunun CHP’lisi, MHP’lisi, AK Partilisi, DEM Partilisi olmaz ki” dedi. “Türkiye hukuk devleti ise herkes özgürce konuşacak” Türkiye’nin demokratik, ifade özgürlüğünün olduğu bir ülke iddiası taşıdığını ve ülkedeki sivil toplum örgütleri ile siyasetçilerin bu konular hakkında konuşması gerektiğini dile getiren Seçer, “Türkiye hukuk devleti ise herkes özgürce konuşacak. Ama maalesef herkes; ‘Acaba benim de başıma bir şey gelir mi?’ düşüncesiyle endişe içerisinde. Son derecede haklısınız. Biz siyasilerin, milyonların oyunu almış belediye başkanlarının başına bunlar geliyorsa, herkesin başına gelebilir” diye konuştu. “Demokrasi uzun mesafeli bir koşudur” Türkiye demokrasisinin genç olduğunu ve ülkede söz sahibi olan tüm kesimlerin, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir ülke bırakma anlayışıyla hareket etmesi gerektiğini aktaran Seçer, “Demokrasi uzun mesafeli bir koşudur. Türkiye demokrasisi genç bir demokrasidir. Elbette emekleme, yürüme, koşma ve depara kalkma dönemleri olacaktır. Bu süreçler aşılacak; ancak gelecek nesillere yaşanabilir bir Türkiye bırakmak hepimizin görevidir. Bu görevi layığıyla yapacağız. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sizlerle iş birliğine devam edeceğiz” ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı. Prof. Dr. Alkaya: “Mühendislik yalnızca meslek değil, topluma karşı sorumluluktur” EMO Mersin Şube Başkanı Prof. Dr. Alkan Alkaya ise Elektrik-Elektronik Mühendisliği’nin modern yaşamın sessiz omurgası olduğunu söyledi ve bu alanın hayatın içindeki önemini örneklerle anlatarak, “Elektik-elektronik mühendisleri çoğu zaman sahnede değildir. Bir sistem sorunsuz çalışıyorsa, bir ameliyat başarıyla tamamlanıyorsa, bir şehir karanlıkta kalmıyorsa görevini sessizce yapmış demektir. Bu sessizlik, sorumluluğun ve mesleki disiplinin bir göstergesidir. Bilgisiyle güven inşa eden, emeğiyle geleceği bugünden tasarlayan Elektrik-Elektronik Mühendisi meslektaşlarımıza minnettarız. EMO olarak bu birikimi korumaya, geliştirmeye ve topluma aktarmaya devam edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki mühendislik yalnızca meslek değil aynı zamanda topluma karşı bir sorumluluktur” dedi. Konuşmaların ardından Seçer tarafından, meslekte 50. yılını tamamlayan Fikret Kurtoğlu ve Ali Uras’a plaket takdimi yapıldı.