Mersin’ de Mersinlileri arayan kent… Abdullah Ayan yazdı

Güncel 24.07.2025 - 15:01, Güncelleme: 24.07.2025 - 15:01
 

Mersin’ de Mersinlileri arayan kent… Abdullah Ayan yazdı

Ara sıra küllense de tüm sıcaklığıyla sürekli kent gündemini işgal eden tartışma konusudur Mersin İdmanyurdu…

2009-2010 arası futbolun özellikle de MİY markasının kamuoyu nezdindeki öneminin farkına varan Kürşat Tüzmen dönemi yakalanan geçici başarıyı saymazsak, beklentileri karşılamaktan uzak, hayal kırıklıklarıyla geçen onca yıl… 1960’ larda her şeyiyle kulübü sahiplenen Çukurova grubu ve başındaki Mehmet Kemal Karamehmet döneminin aktarılan kaynaklarla zirveleri zorlarken aynı zamanda kurumsallaşma yolunda önemli adımlar atılan kulübünün sürdürülemeyen çıkışlar sonrası yaşanan hüsranlar… Mersin’ in en önemli markası ve belki de sihirli formülünü aradığımız aidiyet duygusunun ortak paydası olarak göz bebeğimiz gibi korumamız gereken 100 yıllık maziye sahip bir varlığın son günlerde başına gelenler, ilk değil, palyatif çözümlerle gün kurtarılsa da korkarım ki son da olmayacak… Asırlık asıl kulübü morga kaldırıp, yerine ihdas edilmeye çalışılan Yeni MİY’ nun da başına gelenler gösteriyor ki, tabela değişse de temel sorunlar aynı belirtilerle sürüyor… Tesisleşme gibi uzun soluklu yatırımlar bir yana, kaynak aktaracak sponsorlardan mahrum, bağış yapmak isteyenlerin bile aktaracakları kaynakları yatıracakları kurumsal bir banka hesabı açamayan, uğradığı cezai yaptırımlar nedeniyle başında Demokles’ in kılıcının sallandığı bir kulüp durumunda Yeni haliyle mevcut MİY… Görünen o ki; gerçek gönüllüsü, on binlerce sevene sahip ancak bu sevgiyi kurumsal bir dönüşümle başarıya taşıyacak ciddi bir çatı oluşumdan yoksun kulüp, geçici zaferlerden uzak uzun soluklu ve sonunda özlenen kulvara taşıyacak ciddi sorumluluk sahiplerini arıyor… Umarım arayış ‘Godot’ u beklerken’ in akıbetine uğramaz.. ** Geçtiğimiz günler arşivde çok daha farklı bir konuyla ilgili belge ararken karşıma Eylül 1940’ ta kaleme alınmış bir makale çıktı… Benim gibi sizin de okurken ‘Deja Vû’ hissine kapılacağınız Yeni Mersin gazetesinde yer alan makaleyi olduğu gibi yayınlayayım istedim… Okuyun ve karar verin, onca değişimin yaşandığı 85 yılda Mersin ve MİY cephesinde nelerin değişip değişmediğine… “Mersinlileri arıyoruz… Pazar günü Mersin idman yurdu takımı gene rakibine galip geldi.. Lakin bizim maksadımız spor haberi vermek değil.. Bir zaman gene bir arkadaşın işaret ettiği bir bahsi tazelemek.. Halkımızın bu nevi faaliyetlere gösterdiği bariz alakasızlığı canlandırmaktır.. Sebep düşünüyoruz; Bulamıyoruz. Spor sevilmeyecek bir nesne değildir. Stadyum sıkıcı ve kasvetli bir mahzen bir mahbes (hapishane) değildir. Buraya girmek uzun boylu masrafları mütevakif de (bağlı) değildir.. Stadyumda muhtelif memleket çocukları gayretlerinin semeresini verir. Burada galip takım temayüz etmiş, emeklerine haklı olarak taşkın bir alaka ve sevinç bekler… Bu tezahür onların bu vadideki faaliyetlerine yeni bir hız yeni bir enerji katar. Mersin'in yegâne takımı İdman yurtlular bu sene memlekete şeref bahşeden muvaffakiyetler kazandılar. Didindiler çalıştılar ve memleketlerinin yalnız Mersin'de değil diğer muhitlerde de yüzünü ağarttılar. Grup birinciliklerinde birinci oldular, gruplar birinciliğinde de gene birinci oldular. Ancak şuursuz ve bedbah bir hakemin garazkârlığı eseri olarak ikinciliği aldılar. Bu bile onlar için umulmaz bir mazhariyet, bir muvaffakiyetti.. Lakin bunu bilen kaç kişi var? O günlerde de stadyumumuz boş dönecek kadar kimsesizdi… Bu şayan-ı dikkat Hadise garip olduğu kadar acı ve merak vericidir... Stadyumda mersinlileri arıyoruz. Memleket çocuklarına onlardan sevgi ve müzaheret bekliyoruz. Bu nevi muvaffakiyetlerin en büyük mükâfatı ve kazancı Candan alaka ve rabıta görmektir. Bu onların maneviyatına zindelik ve tazelik katar…”   Abdullah Ayan  
Ara sıra küllense de tüm sıcaklığıyla sürekli kent gündemini işgal eden tartışma konusudur Mersin İdmanyurdu…

2009-2010 arası futbolun özellikle de MİY markasının kamuoyu nezdindeki öneminin farkına varan Kürşat Tüzmen dönemi yakalanan geçici başarıyı saymazsak, beklentileri karşılamaktan uzak, hayal kırıklıklarıyla geçen onca yıl…

1960’ larda her şeyiyle kulübü sahiplenen Çukurova grubu ve başındaki Mehmet Kemal Karamehmet döneminin aktarılan kaynaklarla zirveleri zorlarken aynı zamanda kurumsallaşma yolunda önemli adımlar atılan kulübünün sürdürülemeyen çıkışlar sonrası yaşanan hüsranlar…

Mersin’ in en önemli markası ve belki de sihirli formülünü aradığımız aidiyet duygusunun ortak paydası olarak göz bebeğimiz gibi korumamız gereken 100 yıllık maziye sahip bir varlığın son günlerde başına gelenler, ilk değil, palyatif çözümlerle gün kurtarılsa da korkarım ki son da olmayacak…

Asırlık asıl kulübü morga kaldırıp, yerine ihdas edilmeye çalışılan Yeni MİY’ nun da başına gelenler gösteriyor ki, tabela değişse de temel sorunlar aynı belirtilerle sürüyor…

Tesisleşme gibi uzun soluklu yatırımlar bir yana, kaynak aktaracak sponsorlardan mahrum, bağış yapmak isteyenlerin bile aktaracakları kaynakları yatıracakları kurumsal bir banka hesabı açamayan, uğradığı cezai yaptırımlar nedeniyle başında Demokles’ in kılıcının sallandığı bir kulüp durumunda Yeni haliyle mevcut MİY…

Görünen o ki; gerçek gönüllüsü, on binlerce sevene sahip ancak bu sevgiyi kurumsal bir dönüşümle başarıya taşıyacak ciddi bir çatı oluşumdan yoksun kulüp, geçici zaferlerden uzak uzun soluklu ve sonunda özlenen kulvara taşıyacak ciddi sorumluluk sahiplerini arıyor…

Umarım arayış ‘Godot’ u beklerken’ in akıbetine uğramaz..

**

Geçtiğimiz günler arşivde çok daha farklı bir konuyla ilgili belge ararken karşıma Eylül 1940’ ta kaleme alınmış bir makale çıktı…

Benim gibi sizin de okurken ‘Deja Vû’ hissine kapılacağınız Yeni Mersin gazetesinde yer alan makaleyi olduğu gibi yayınlayayım istedim…

Okuyun ve karar verin, onca değişimin yaşandığı 85 yılda Mersin ve MİY cephesinde nelerin değişip değişmediğine…

“Mersinlileri arıyoruz…

Pazar günü Mersin idman yurdu takımı gene rakibine galip geldi..

Lakin bizim maksadımız spor haberi vermek değil..

Bir zaman gene bir arkadaşın işaret ettiği bir bahsi tazelemek..

Halkımızın bu nevi faaliyetlere gösterdiği bariz alakasızlığı canlandırmaktır..

Sebep düşünüyoruz;

Bulamıyoruz.

Spor sevilmeyecek bir nesne değildir.

Stadyum sıkıcı ve kasvetli bir mahzen bir mahbes (hapishane) değildir.

Buraya girmek uzun boylu masrafları mütevakif de (bağlı) değildir..

Stadyumda muhtelif memleket çocukları gayretlerinin semeresini verir.

Burada galip takım temayüz etmiş, emeklerine haklı olarak taşkın bir alaka ve sevinç bekler…

Bu tezahür onların bu vadideki faaliyetlerine yeni bir hız yeni bir enerji katar.

Mersin'in yegâne takımı İdman yurtlular bu sene memlekete şeref bahşeden muvaffakiyetler kazandılar. Didindiler çalıştılar ve memleketlerinin yalnız Mersin'de değil diğer muhitlerde de yüzünü ağarttılar.

Grup birinciliklerinde birinci oldular, gruplar birinciliğinde de gene birinci oldular. Ancak şuursuz ve bedbah bir hakemin garazkârlığı eseri olarak ikinciliği aldılar.

Bu bile onlar için umulmaz bir mazhariyet, bir muvaffakiyetti..

Lakin bunu bilen kaç kişi var?

O günlerde de stadyumumuz boş dönecek kadar kimsesizdi…

Bu şayan-ı dikkat Hadise garip olduğu kadar acı ve merak vericidir...

Stadyumda mersinlileri arıyoruz.

Memleket çocuklarına onlardan sevgi ve müzaheret bekliyoruz.

Bu nevi muvaffakiyetlerin en büyük mükâfatı ve kazancı Candan alaka ve rabıta görmektir.

Bu onların maneviyatına zindelik ve tazelik katar…”

 

Abdullah Ayan

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.