Osmanlı Bankası ve Mersin Şubesinin inşası…

Güncel 26.06.2025 - 16:12, Güncelleme: 26.06.2025 - 16:12
 

Osmanlı Bankası ve Mersin Şubesinin inşası…

Mersin, Anadolu’ nun dünyaya bağlanmasını sağlayan ve 1886’da açılarak 1908’de Bağdat Demiryolunun bir parçası olan Adana-Mersin hattının denizlere açılan tek kapısıydı.

‘Mersin Dedikleri Bir Limandı’ adını verdiğim kitabımın ‘Mersin ve Bankacılık’ bölümünde liman ile gelişmeye başlayan genç Mersin’ in kuruluşundan itibaren yabancı konsoloslukların ve yerli yabancı bankaların birbiri ardına ev sahipliği yapmaya başladığını detaylı biçimde anlatmaya çalışmıştım. Kitabın bankacılık bölümünde Ziraat Bankası, Selanik Bankası, Atina Bankası (Banque D’ Athens), Deutsche Orient Bank, Banque Franchais Des Pays Orient yanında Osmanlı Bankası’ nın da kentte faaliyete geçiş öykülerini erişebildiğim belgeler ışığında yer verdim… Kitapta Osmanlı Bankası Mersin Şubesi’ nin açılış tarihini Şinasi Develi’ nin ‘Dünden Bugüne Mersin’ kitabında yer alan 30 Ocak 1926 olarak paylaştım… Oysa Osmanlı Bankası ve Tarih Vakfı birlikteliğiyle kurulan Osmanlı Bankası Arşiv ve Araştırma Merkezi kayıtlarına göre Osmanlı Bankası Mersin Şubesi 1892’ de kurulup faaliyete geçti.. Banka Şubesi 1926’ ya kadar kiralık bir mekânda faaliyet gösteriyordu… Osmanlı Bankası Paris Merkeziyle organize biçimde her biri mimari açıdan görkemli eser kabul edilen İstanbul Yeni Cami (1904), Samsun (1906) ve Eskişehir (1909) şubelerinin kendi binaları inşa edilirken Mersin şubesi uzun yıllar kiracı olduğu binada faaliyet gösterdi.. Bankanın Cumhuriyet döneminde inşasını gerçekleştirdiği ilk yapı Mersin’deki şube binasıdır. Binaya ihtiyaç duyulmasının temel nedeni İstanbul merkez yönetiminin Paris ana merkezine yazdığı mektupta dile getiriliyordu. Mersin şube müdürü İstanbul’a gönderdiği bilgi notunda özetle; Hizmet vermeye çalıştıkları binanın kötü durumda olmasına ve ihtiyaçları artık karşılayamaz hale gelmesine rağmen mülk sahibinin yıllık kirada yüksek bir artış istediğini, bu nedenle bankaya yakışır bir binaya ve Mersin gibi dış ticaret alanında öne çıkan kentin ithal/ihraç mallarının depolanacağı bir alana duyulan ihtiyacın altını çiziyordu… 8 Haziran 1925 tarihini taşıyan mektubunda yaptığı önerinin Mersin’in artan iş hacmi gözetilerek dillendirildiğini de ekliyordu… Gerçekten de Mersin, Anadolu’ nun dünyaya bağlanmasını sağlayan ve 1886’da açılarak 1908’de Bağdat Demiryolunun bir parçası olan Adana-Mersin hattının denizlere açılan tek kapısıydı. 20. yüzyıl başında kentin yeni ve dinamik bir ticaret merkezine dönüşmesiyle buraya yerleşen şirketlerin sayısında ve bir başka yanıyla Bankanın işlem hacminde büyük artışlar gözleniyordu… Yeni bina inşasına sıcak bakan İstanbul yönetimi, Paris Komitesi’nden olumlu cevap aldıktan sonra detaylı mimari projeyi 10 Kasım 1925’te Paris’ in onayına gönderdi. 380 metrekarelik alanda inşa edilecek binanın 84.700 liraya çıkacağı tahmin ediliyordu… İnşa edilecek binanın üstünde yer alacağı 2 bin metrekarelik arsa 7 bin liraya satın alınacaktı. Yazıda, metrekareye 3,5 lira ücretin çok iyi bir fiyat olduğu ve arsa sahibinin bankanın gelişiyle civarda mevcut diğer arsalarının fiyatını artırması beklentisinde olduğu için bu rakama razı geldiği bilgisi de veriliyordu. Ayrıca, söz konusu yer seçiminin ne kadar isabetli olduğu hususunda Paris Merkez Komitesine iletilen 10 Kasım 1925 notunda şu detaylar veriliyordu: Arsa; belediyeye giden yol üzerinde, ticaret merkezinde, limana, tren istasyonuna ve hükümet konağına uzak olmayan bir konumdaydı. Bir ay sonra gönderilen ve projenin detaylı planının iliştirildiği yazıda, şubenin yakınında başka bir inşaat yapılmasının önüne geçmek için arsayla aynı fiyata 600 metrekarelik bir alanın daha eklendiği belirtiliyordu. Paris’teki mimarlar projeyi detaylıca inceleyip 12 Mart 1926’da raporlarını yolladılar. Ancak, 31 Mart 1926’da kira kontratı sona erecek şubenin bir an önce yeni binasına taşınabilmesi için acele eden İstanbul yönetimi Paris’ in onayını beklemeden inşaatın başlanması talimatını resen verir. Rapor geldiğinde bu görüşleri dikkate almak için artık çok geçtir. Bir müddet sonra, gerek Paris gerek İstanbul Mersin’ deki müdürlerin taleplerini dikkate almak zorunda kalır. Bankanın danışman mimarı Giulio Mongeri’nin onayıyla, İstanbul yönetimi mimar müteahhit Orisdis Zaglioli’ nin Mersin’ e has özellikleri ve iklimi de gözeten önerilerini ve eklemelerini kabul eder. Buna göre üst katta yer alan dairelerin genişlemesi, yapının dış duvarla çevrilmesi, demir tırabzan ve kaldırım yapımı, su yoksulu Mersin’ de sorunu kökünden çözecek bir kuyunun kazılması, pompanın yerleştirilmesi ve çamaşırhane odasının yapımı için ek olarak 10.312 liralık harcamayı karşılayacak para gerekmektedir. Paris Komitesi müdür daireleri kurulu; proje hakkındaki yorumların ancak inşaat iyice ilerledikten sonra iletilmesine dair şaşkındır. Ayrıca balkondan alınacak bu alanın şubenin cephesini ve şube girişinin çatıdan aydınlatmasını etkilemeyeceğini umduğunu kaygılı bir dille ifade etmekten de geri kalmaz.. İstanbul cevabı, Mersin gibi sıcak bir şehirde kaliteli hizmet veren ve güçlükle bulunup istihdam edilen personeline daha geniş bir yaşam alanı sağlamak ve iyi şartlarda çalışma imkânını sağlamak için fedakârlıktan kaçınılmadığı, bütçenin de çok yüksek olmadığı göz önüne alınarak bu değişiklerin onaylandığı biçiminde olur. Böylelikle proje tadilatına da gidilir. Oda sayısı müdür için dörtten beşe, müdür yardımcısı için üçten dörde yükseltilir.. Ayrıca Mersin gibi sıcak ve nemli bir şehir için önem taşıyan, gündüz denizden gelen meltemi kışın da dağdan gelen esintiyi alacak bir havalandırma sistemi yerleştirilecektir. Cephe ve ışıkla ilgili duyulan kaygılara yanıt danışman Mimar Mongeri’ den gelir. Mongeri her iki hususta da projenin etkilenmeyeceği konusunda Paris’e güvence verir. Öncelikle kiradan kurtulma amaçlansa da, binanın inşaatının tahmin edilenden uzun sürmesi nedeniyle şube bulunduğu mekânın kontratını İnşaat sonuçlanana kadar uzatmak zorunda kalacaktır. Şubenin yeni binaya geçişinin 1927’nin ilk yarısında olduğu anlaşılmaktadır. Haziran 1927’de müdürlere lojman olarak hazırlanan üst kattaki dairelerinde yapılan banyolara yerleştirmek üzere küvetler gönderildiği 30 Haziran 1927 tarihli Banka Yönetim Kurulu tutanağından anlaşılmakta. 3 Kasım 1927’ de ise şubenin İstanbul yönetimine göndermiş olduğu, yapının etrafındaki boş alanın bahçeye dönüştürülmesi projesi onaylanır… 1933 tarihli bir tapu kaydından bahçenin arka kısmına düşen ve binanın solunda kalan yaklaşık 40 metrekarelik bölümün 30 Haziran 1927’ de istimlak edildiği anlaşılmaktadır. Osmanlı Bankası Mersin Şubesinde müdürlük ve üst düzey yöneticilik yapanların arasında banka arşivinden tespit edebildiğim isimler ise şöyle: Setrak Délyférian (1911) A . Tabet (1912) Charles Albert Vitalis (1912) Garabed Baltayan (1913) George Dibo Nicolas Correnti (1914) Valtadjis Prodomos (1914) Démosthène G. Coukidis (1920) Théodore Solomonides (1920) Mehmed Rıza (1920) Georges Decipris (1920) Saad Antoine (1923) İsmail Hayreddin (1924) Mehmed Naci (1924) Selim Salem (1924) Giovanni Molinari Robert Massot (1928)   Abdullah Ayan
Mersin, Anadolu’ nun dünyaya bağlanmasını sağlayan ve 1886’da açılarak 1908’de Bağdat Demiryolunun bir parçası olan Adana-Mersin hattının denizlere açılan tek kapısıydı.

Mersin Dedikleri Bir Limandı’ adını verdiğim kitabımın Mersin ve Bankacılık’ bölümünde liman ile gelişmeye başlayan genç Mersin’ in kuruluşundan itibaren yabancı konsoloslukların ve yerli yabancı bankaların birbiri ardına ev sahipliği yapmaya başladığını detaylı biçimde anlatmaya çalışmıştım.

Kitabın bankacılık bölümünde Ziraat Bankası, Selanik Bankası, Atina Bankası (Banque D’ Athens), Deutsche Orient Bank, Banque Franchais Des Pays Orient yanında Osmanlı Bankası’ nın da kentte faaliyete geçiş öykülerini erişebildiğim belgeler ışığında yer verdim…

Kitapta Osmanlı Bankası Mersin Şubesi’ nin açılış tarihini Şinasi Develi’ nin ‘Dünden Bugüne Mersin’ kitabında yer alan 30 Ocak 1926 olarak paylaştım…

Oysa Osmanlı Bankası ve Tarih Vakfı birlikteliğiyle kurulan Osmanlı Bankası Arşiv ve Araştırma Merkezi kayıtlarına göre Osmanlı Bankası Mersin Şubesi 1892’ de kurulup faaliyete geçti..

Banka Şubesi 1926’ ya kadar kiralık bir mekânda faaliyet gösteriyordu…

Osmanlı Bankası Paris Merkeziyle organize biçimde her biri mimari açıdan görkemli eser kabul edilen İstanbul Yeni Cami (1904), Samsun (1906) ve Eskişehir (1909) şubelerinin kendi binaları inşa edilirken Mersin şubesi uzun yıllar kiracı olduğu binada faaliyet gösterdi..

Bankanın Cumhuriyet döneminde inşasını gerçekleştirdiği ilk yapı Mersin’deki şube binasıdır.

Binaya ihtiyaç duyulmasının temel nedeni İstanbul merkez yönetiminin Paris ana merkezine yazdığı mektupta dile getiriliyordu.

Mersin şube müdürü İstanbul’a gönderdiği bilgi notunda özetle;

Hizmet vermeye çalıştıkları binanın kötü durumda olmasına ve ihtiyaçları artık karşılayamaz hale gelmesine rağmen mülk sahibinin yıllık kirada yüksek bir artış istediğini, bu nedenle bankaya yakışır bir binaya ve Mersin gibi dış ticaret alanında öne çıkan kentin ithal/ihraç mallarının depolanacağı bir alana duyulan ihtiyacın altını çiziyordu…

8 Haziran 1925 tarihini taşıyan mektubunda yaptığı önerinin Mersin’in artan iş hacmi gözetilerek dillendirildiğini de ekliyordu…

Gerçekten de Mersin, Anadolu’ nun dünyaya bağlanmasını sağlayan ve 1886’da açılarak 1908’de Bağdat Demiryolunun bir parçası olan Adana- Mersin hattının denizlere açılan tek kapısıydı.

20. yüzyıl başında kentin yeni ve dinamik bir ticaret merkezine dönüşmesiyle buraya yerleşen şirketlerin sayısında ve bir başka yanıyla Bankanın işlem hacminde büyük artışlar gözleniyordu…

Yeni bina inşasına sıcak bakan İstanbul yönetimi, Paris Komitesi’nden olumlu cevap aldıktan sonra detaylı mimari projeyi 10 Kasım 1925’te Paris’ in onayına gönderdi.

380 metrekarelik alanda inşa edilecek binanın 84.700 liraya çıkacağı tahmin ediliyordu…

İnşa edilecek binanın üstünde yer alacağı 2 bin metrekarelik arsa 7 bin liraya satın alınacaktı. Yazıda, metrekareye 3,5 lira ücretin çok iyi bir fiyat olduğu ve arsa sahibinin bankanın gelişiyle civarda mevcut diğer arsalarının fiyatını artırması beklentisinde olduğu için bu rakama razı geldiği bilgisi de veriliyordu.

Ayrıca, söz konusu yer seçiminin ne kadar isabetli olduğu hususunda Paris Merkez Komitesine iletilen 10 Kasım 1925 notunda şu detaylar veriliyordu: Arsa; belediyeye giden yol üzerinde, ticaret merkezinde, limana, tren istasyonuna ve hükümet konağına uzak olmayan bir konumdaydı.

Bir ay sonra gönderilen ve projenin detaylı planının iliştirildiği yazıda, şubenin yakınında başka bir inşaat yapılmasının önüne geçmek için arsayla aynı fiyata 600 metrekarelik bir alanın daha eklendiği belirtiliyordu.

Paris’teki mimarlar projeyi detaylıca inceleyip 12 Mart 1926’da raporlarını yolladılar. Ancak, 31 Mart 1926’da kira kontratı sona erecek şubenin bir an önce yeni binasına taşınabilmesi için acele eden İstanbul yönetimi Paris’ in onayını beklemeden inşaatın başlanması talimatını resen verir.

Rapor geldiğinde bu görüşleri dikkate almak için artık çok geçtir.

Bir müddet sonra, gerek Paris gerek İstanbul Mersin’ deki müdürlerin taleplerini dikkate almak zorunda kalır.

Bankanın danışman mimarı Giulio Mongeri’nin onayıyla, İstanbul yönetimi mimar müteahhit Orisdis Zaglioli’ nin Mersin’ e has özellikleri ve iklimi de gözeten önerilerini ve eklemelerini kabul eder.

Buna göre üst katta yer alan dairelerin genişlemesi, yapının dış duvarla çevrilmesi, demir tırabzan ve kaldırım yapımı, su yoksulu Mersin’ de sorunu kökünden çözecek bir kuyunun kazılması, pompanın yerleştirilmesi ve çamaşırhane odasının yapımı için ek olarak 10.312 liralık harcamayı karşılayacak para gerekmektedir.

Paris Komitesi müdür daireleri kurulu; proje hakkındaki yorumların ancak inşaat iyice ilerledikten sonra iletilmesine dair şaşkındır. Ayrıca balkondan alınacak bu alanın şubenin cephesini ve şube girişinin çatıdan aydınlatmasını etkilemeyeceğini umduğunu kaygılı bir dille ifade etmekten de geri kalmaz..

İstanbul cevabı, Mersin gibi sıcak bir şehirde kaliteli hizmet veren ve güçlükle bulunup istihdam edilen personeline daha geniş bir yaşam alanı sağlamak ve iyi şartlarda çalışma imkânını sağlamak için fedakârlıktan kaçınılmadığı, bütçenin de çok yüksek olmadığı göz önüne alınarak bu değişiklerin onaylandığı biçiminde olur.

Böylelikle proje tadilatına da gidilir. Oda sayısı müdür için dörtten beşe, müdür yardımcısı için üçten dörde yükseltilir..

Ayrıca Mersin gibi sıcak ve nemli bir şehir için önem taşıyan, gündüz denizden gelen meltemi kışın da dağdan gelen esintiyi alacak bir havalandırma sistemi yerleştirilecektir.

Cephe ve ışıkla ilgili duyulan kaygılara yanıt danışman Mimar Mongeri’ den gelir. Mongeri her iki hususta da projenin etkilenmeyeceği konusunda Paris’e güvence verir.

Öncelikle kiradan kurtulma amaçlansa da, binanın inşaatının tahmin edilenden uzun sürmesi nedeniyle şube bulunduğu mekânın kontratını İnşaat sonuçlanana kadar uzatmak zorunda kalacaktır.

Şubenin yeni binaya geçişinin 1927’nin ilk yarısında olduğu anlaşılmaktadır. Haziran 1927’de müdürlere lojman olarak hazırlanan üst kattaki dairelerinde yapılan banyolara yerleştirmek üzere küvetler gönderildiği 30 Haziran 1927 tarihli Banka Yönetim Kurulu tutanağından anlaşılmakta.

3 Kasım 1927’ de ise şubenin İstanbul yönetimine göndermiş olduğu, yapının etrafındaki boş alanın bahçeye dönüştürülmesi projesi onaylanır…

1933 tarihli bir tapu kaydından bahçenin arka kısmına düşen ve binanın solunda kalan yaklaşık 40 metrekarelik bölümün 30 Haziran 1927’ de istimlak edildiği anlaşılmaktadır.

Osmanlı Bankası Mersin Şubesinde müdürlük ve üst düzey yöneticilik yapanların arasında banka arşivinden tespit edebildiğim isimler ise şöyle:

Setrak Délyférian (1911)

A . Tabet (1912)

Charles Albert Vitalis (1912)

Garabed Baltayan (1913)

George Dibo

Nicolas Correnti (1914)

Valtadjis Prodomos (1914)

Démosthène G. Coukidis (1920)

Théodore Solomonides (1920)

Mehmed Rıza (1920)

Georges Decipris (1920)

Saad Antoine (1923)

İsmail Hayreddin (1924)

Mehmed Naci (1924)

Selim Salem (1924)

Giovanni Molinari

Robert Massot (1928)

 

Abdullah Ayan

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.