“Sürücü belgelerinin yenilenmesinden, alınması planlanan paranın; 101 Lira’dan 15 Lira’ya düşürülmesi memnuniyet yarattı. Alınacak harcın azaltılmasında, büyük ölçüde sosyal medya üzerinden yürütülen, kampanyanın etkili olduğu söyleniyor”. Küçük bir yerleşim yerindeki ağaç kesiminden; küresel çaptaki skandallara kadar… Hiçbir şey bundan bağışık kalamıyor. Beğenelim ya da beğenmeyelim sosyal medyanın etkisini kabullenmek zorundayız. Gelinen noktada, anlık bilgi akışının sağladığı muazzam yeniliklere, değişikliklere ve etkileşimlere tanıklık etmekteyiz.    Yeni dönemi kavramakta güçlük çeken ve uyum gösteremeyenler; siyasetten, ticarete, sanata, eğitime, güvenlikten, eğlenceye… Hayatın her alanında tüm kurum ve kuruluşlar, kişiler kaybeden tarafta olacaklardır. Gün geçmiyor ki; toplumları derinden etkileyen, sarsıcı bir olay olmasın. Değişimin gücü ve etkisi tüm dünyayı sarıp sarmalamış vaziyette. Zaten adından da anlaşılacağı üzere www ( Word wide web - dünyayı saran kapsayan ağ ) diye tercüme edebileceğimiz gibi dünya adeta bir örümcek ağının içine sarmalanmış durumda.    Anlık bilgi akışının yarattığı kolaylık, rahatlık ve verdiği keyif; aynı zamanda geri dönüşü olmayan bir bağımlılık yaratmakta; gerçek dışı bilgilerin ve yanlış yönlendirilmelerin de önü açılmakta. Toplumları yönetmek ve yönlendirmek eskisi gibi kolay olamamakta. İşte o yüzdendir ki; dünya sokakları bu kadar hareketli, hararetli. Her yeni bir gün “ acaba bugün nerede ne olmuş? ” diye açıyoruz ekranları. Uzak mesafeler artık fazla belirleyici değil. Haberdar olmak an meselesi. Dünyanın giderek küçüldüğünü, sorunlarının benzeştiğini görüyoruz. O halde kıtalar arası uzaklıklar fark etmiyor. Benzer sorunlara benzer çareler üretilmesi gerekiyor.    Anlık bilgi akışında; anlık çözümler bekliyor insanlar. Parlamenter demokrasiler yeterli olmuyor. Seçimden seçime geçen süreler ve karar alma mekanizmalarının hantallığı ( hani şu komisyona havale işi yok mu ) bayıyor kitleleri. Hızlı kararlar alabilen, şeffaf, adil ve daha katılımcı bir demokrasinin yolu açılmalı ama nasıl? İşte günümüz dünya toplumlarının karşı karşıya oldukları en hayati sorunu ve sorusudur bu. Bundan böyle eski metotlarla toplumları yönetememenin sancılarıdır yaşananlar…    Görünen o ki; siber alemin getirdiği bu yeni dünya düzeni; iyice anlaşılana ve dayattığı değişim süreci tam manasıyla yerleşene dek; bol kavgalı gürültülü altüst oluşlar, gelgitler yaşanacak ve bundan tüm devletler, insanlar kaçınılmaz olarak nasibini bir şekilde alacaklar!..