Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Çankaya

“ Demokrasinin temel taşı muhtarlardır”    Çankaya Mahallesinin yeni görüntüsü, bana farklı şeyler çağrıştırdı. Hep böyle değil midir? Yenilikler, yoğun dirençle karşılaşır. Mahalle adeta baştan sona yenilendi. Oturma grupları konuldu, parklar elden geçirildi, geceleri karanlığa bürünen mahallede, aydınlatma üst seviyeye çekildi, otobüs ve dolmuş durakları yeni düzene kavuştu. Fakat bu görüntüden memnun olmayanlar da hayli fazla. Yeşilin azaldığı, yerine daha çok taş ve beton konulduğu, birilerinin ceplerine gereksiz yere paralar aktarıldığı yönünde şikayetler var.    Çankaya, şehrin eski bölgelerini bünyesinde bulundurur. Bu sebepten birçok tarihi bina onarılmayı bekler. Burası Mersinlilerin bölge olarak bildikleri ama mahalle ismi olarak pek bilmedikleri bir yer. Her gün binlerce insanın içinden, önünden geçtikleri ihtiyaçlarını giderdikleri, toplu taşıma araçlarından yoğun biçimde yararlandıkları, aktarma istasyonlarının bulunduğu yerdir Çankaya.    Doğuda Mersin Oteli, batıda Vali Konağı ve kuzeyde eski Çarşı Karakoluna kadar uzanan bir alan… Göbeğinde Ulu Çarşının yer aldığı, Tevfik Sırrı Gür Lisesinin, Zafer Çarşısının, Balık Pazarının, Kasaplar Çarşısının, Öğretmen Evinin ve Büyükşehrin Taş Binasının da bulunduğu Çankaya; meskenden çok işyerlerini barındırır ve Akdeniz Belediyesinin 65 mahallesinden biridir.    Mahalle yenilenir de muhtarlık binası bundan nasiplenmez mi? Ulu Çarşının güney- batı ucunda güzel bir hizmet binasına kavuşmuş mahalleli. Ne tesadüf ki muhtarlığın şimdiki yeri bir zamanlar Mersinli Ahmet’in kahvehanesinin bulunduğu alandır. Hikaye ilgi çekici olunca hemen, muhtar Abdurrahim Saygın’ın yanında alıyorum soluğu. Saygın’ı uzun senelerdir tanırım, beş dönemdir mahallenin hizmetine amade. Seçilmeden önce de ona hep muhtar denirmiş. O zamanlar esnaflık yapan Abdurrahim bey mahallenin tüm sokaklarını, sorunlarını, bütün havadislerini bilirmiş. Muhtarlık koltuğuna hak ederek, bilerek, isteyerek seçilmiş.    Saygın; Mersin’in köklü ailelerinden dedesi istiklal madalyalı, kuvayi miliyeci köşker Abdurrahim efendi, babası sevilen itfaiye müdürü Mustafa Saygın. Eski Mersin’e dair yoğun anıları var. Bir de eski zamanın siyah-beyaz fotoğrafları… Fotoğraflar bir döneme ışık tutuyor, ilgi görüyor… Araplar, Giritliler, Hristiyanlar ve civar köylüleridir mahallenin o günkü sakinleri. Kim nereden bilecekti ki şehir doymayan iştahla, sürekli yeni yerleşimciler talep edecek... Tabii yeni gelenler, fırsatlar sunduğu kadar sorunlar da üretecekti. Plansız kentleşme ve güvenlik sık rastlanan sıkıntıların başını çekecekti.    Günümüze dönecek olursak, Akdeniz Belediyesine kayyum atanmasıyla birlikte işlerin hızlandığı ve hizmetlerin arttığı gözlemleniyor. Büyükşehir Belediyesinin yaptıkları zaten biliniyor ve takdir ediliyor. Büyükşehirdeki ve ilçe belediyesindeki nöbet değişiklikleri mahalleye yaramış, yatırımlar artmış, en azından muhtarlık muhatap alınmaya başlamış. Muhtar Abdurrahim Saygın göre trafik sıkışıklığı ve park ihlalleri büyük sorun. Ayrıca dilenciler, Suriyeli çocuklar, çöp toplayıcılar, artan hırsızlık diğer sorunları oluşturuyor. Trafik ekiplerinin daha etkin çalışması bekleniyor… 1994 yılında muhtar seçilen Saygın; “Göreve geldiğimde mahalle ele alınacak halde değildi. Yıllar süren mücadelem var. Sakinlerimiz uygun görürlerse, severek yoluma devam ederim. Bizde yorulma olmaz! Çok emek verdim bir- iki dönem daha devam etmek istiyorum” diyor.    Yardımcıya dahi ihtiyaç duymadan, durmaksızın çalışıyor. Misafirlerine çayları bile kendi ikram ediyor. Bana da başarılarının devamını dilemekten başka bir şey kalmıyor. Yolun açık olsun gayretli muhtarımız!  
Ekleme Tarihi: 31 Mayıs 2017 - Çarşamba

Çankaya

“ Demokrasinin temel taşı muhtarlardır”

   Çankaya Mahallesinin yeni görüntüsü, bana farklı şeyler çağrıştırdı. Hep böyle değil midir? Yenilikler, yoğun dirençle karşılaşır. Mahalle adeta baştan sona yenilendi. Oturma grupları konuldu, parklar elden geçirildi, geceleri karanlığa bürünen mahallede, aydınlatma üst seviyeye çekildi, otobüs ve dolmuş durakları yeni düzene kavuştu. Fakat bu görüntüden memnun olmayanlar da hayli fazla. Yeşilin azaldığı, yerine daha çok taş ve beton konulduğu, birilerinin ceplerine gereksiz yere paralar aktarıldığı yönünde şikayetler var.

   Çankaya, şehrin eski bölgelerini bünyesinde bulundurur. Bu sebepten birçok tarihi bina onarılmayı bekler. Burası Mersinlilerin bölge olarak bildikleri ama mahalle ismi olarak pek bilmedikleri bir yer. Her gün binlerce insanın içinden, önünden geçtikleri ihtiyaçlarını giderdikleri, toplu taşıma araçlarından yoğun biçimde yararlandıkları, aktarma istasyonlarının bulunduğu yerdir Çankaya.

   Doğuda Mersin Oteli, batıda Vali Konağı ve kuzeyde eski Çarşı Karakoluna kadar uzanan bir alan… Göbeğinde Ulu Çarşının yer aldığı, Tevfik Sırrı Gür Lisesinin, Zafer Çarşısının, Balık Pazarının, Kasaplar Çarşısının, Öğretmen Evinin ve Büyükşehrin Taş Binasının da bulunduğu Çankaya; meskenden çok işyerlerini barındırır ve Akdeniz Belediyesinin 65 mahallesinden biridir.

   Mahalle yenilenir de muhtarlık binası bundan nasiplenmez mi? Ulu Çarşının güney- batı ucunda güzel bir hizmet binasına kavuşmuş mahalleli. Ne tesadüf ki muhtarlığın şimdiki yeri bir zamanlar Mersinli Ahmet’in kahvehanesinin bulunduğu alandır. Hikaye ilgi çekici olunca hemen, muhtar Abdurrahim Saygın’ın yanında alıyorum soluğu. Saygın’ı uzun senelerdir tanırım, beş dönemdir mahallenin hizmetine amade. Seçilmeden önce de ona hep muhtar denirmiş. O zamanlar esnaflık yapan Abdurrahim bey mahallenin tüm sokaklarını, sorunlarını, bütün havadislerini bilirmiş. Muhtarlık koltuğuna hak ederek, bilerek, isteyerek seçilmiş.

   Saygın; Mersin’in köklü ailelerinden dedesi istiklal madalyalı, kuvayi miliyeci köşker Abdurrahim efendi, babası sevilen itfaiye müdürü Mustafa Saygın. Eski Mersin’e dair yoğun anıları var. Bir de eski zamanın siyah-beyaz fotoğrafları… Fotoğraflar bir döneme ışık tutuyor, ilgi görüyor… Araplar, Giritliler, Hristiyanlar ve civar köylüleridir mahallenin o günkü sakinleri. Kim nereden bilecekti ki şehir doymayan iştahla, sürekli yeni yerleşimciler talep edecek... Tabii yeni gelenler, fırsatlar sunduğu kadar sorunlar da üretecekti. Plansız kentleşme ve güvenlik sık rastlanan sıkıntıların başını çekecekti.

   Günümüze dönecek olursak, Akdeniz Belediyesine kayyum atanmasıyla birlikte işlerin hızlandığı ve hizmetlerin arttığı gözlemleniyor. Büyükşehir Belediyesinin yaptıkları zaten biliniyor ve takdir ediliyor. Büyükşehirdeki ve ilçe belediyesindeki nöbet değişiklikleri mahalleye yaramış, yatırımlar artmış, en azından muhtarlık muhatap alınmaya başlamış. Muhtar Abdurrahim Saygın göre trafik sıkışıklığı ve park ihlalleri büyük sorun. Ayrıca dilenciler, Suriyeli çocuklar, çöp toplayıcılar, artan hırsızlık diğer sorunları oluşturuyor. Trafik ekiplerinin daha etkin çalışması bekleniyor…

1994 yılında muhtar seçilen Saygın; “Göreve geldiğimde mahalle ele alınacak halde değildi. Yıllar süren mücadelem var. Sakinlerimiz uygun görürlerse, severek yoluma devam ederim. Bizde yorulma olmaz! Çok emek verdim bir- iki dönem daha devam etmek istiyorum” diyor.

   Yardımcıya dahi ihtiyaç duymadan, durmaksızın çalışıyor. Misafirlerine çayları bile kendi ikram ediyor. Bana da başarılarının devamını dilemekten başka bir şey kalmıyor. Yolun açık olsun gayretli muhtarımız!  

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.