Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Savaşın Komplo Teorisi

‘Bir şeyin sebebi varsa, sonucu da vardır’     Komplo teorilerine ilgi kargaşa ve kriz anlarında artar. Belirsizlik, gelecek kaygısı kötücül senaryolara daha çok kapı aralar. Bir olay ya da durum, diğer açıklamalarla daha mümkün iken, komplolarla kanıt alanından çıkartılarak, varsayımlara dayalı inanç boyutuna taşınır. Bu, çoğu zaman komplo teorilerine bakışta, küçümsemeye, hafife almaya yol açar veya nesnellik ötesi ve bilim dışı addedilir. Fakat insan doğasının bir de gizemli tarafı, metafizik alana ilgisi vardır. Bunu birazcık fala, burçlara olan ilgiyle kıyaslamak mümkündür. İnsanda ‘gerçeklerin’ sıkıcılığından, gücünden ve yarattığı hayal kırıklıklarından kaçma isteği uyanır çoğu zaman.   Tabii bu demek değildir ki tüm komplo teorileri hayal ürünüdür ya da gerçek dışıdır. Komplo teorilerinin zayıf tarafı,  güçlü kanıtlara muhtaç oluşudur. Zaten genel kabul gören ve  kanıtlanmış olaylar komplo teorisi sayılmaz. Komplo teorisi daha çok iddia ve varsayım aşamasındadır. Bunun iç gıdıklayıcı, kışkırtıcı ve merak uyandıran bir yanı vardır ve insanları çeken şey de budur genellikle…    Cevapsız sorular çoğaldıkça, bilhassa dünyanın genelini ilgilendiren olaylardaki sebep-sonuç ilişkisine verilen çelişkili açıklamalar, komplo teorilerine yeni alanlar açar. Güncel Ukrayna savaşı, yığınla gerekçe, analiz üretir… Tüm bunlar kafa karışıklığına iter, bilgi kirliliğine bulaştırır insanları ve böylece komplo teorisi üretmenin bir nedeni daha çıkar ortaya.   Oysa Ukrayna krizine çıplak gözle bile bakıldığında komplo teorilerine gerek bırakmayacak olgular vardır.  Savaşın kötülüğü, adaletsizliği, yıkıcılığı hiçbir tereddüde yer bırakmaz. Daha çok masumları, savunmasızları, yoksulları, çocuk, kadın ve yaşlıları vurduğu da tartışma götürmez. İki devletin orantısız güçlerinin karşı karşıya olduğunu da. Ukrayna, zayıf ve mağdur pozisyondadır. Çapsız, hesapsız liderinin yanlış adımlarının cezasını çeken ülke konumundadır. Rusya tarafıysa güvenlik kaygısıyla hareket eden yabancı, yayılmacı ülkeleri burnun dibinde istemeyen, savaşa mecbur bırakılmış ve savaş dışında diplomasiyle falan sonuç alamamış ülke durumundadır.   Sıralanan olgular ve çıplak gözle görülenler komplo teorisine yer bırakmamaktadır. Ama komplo teorisi, isminin hakkını vermek için orada duruyor ve alıcılarını bekliyor. Peki nedir bu alıcısını bekleyen komplo teorisi?   Biliyorsunuz dünya bir pandemi süreci yaşadı. Hatta sürecin etkisini kaybederek devam ettiğini de söylemek mümkün. Pandemi dünyadaki birçok yerleşik kuralları, sonsuza değin değiştirdi. Ancak bütünüyle istediği sonucu alamadı. Yeryüzünde kendi nizamını kurmak isteyen küreselci elit tabaka savaşların yıkımını düşünerek, savaş dışı senaryolarla istediğini gerçekleştirmeye soyundu. İnsan eliyle virüs üretip, yayarak amacına ulaşmayı denedi ama bunda tam sonucu alamadı.   Yeni dünya düzeni kurma peşindeki küreselci kesim, salgınların zaman aldığını ve istenilen sonuçları vermediğini görünce, eski ve bildik metot olan ve yıkım getiren dönüştürücü ve dizayn edici savaş seçeneğine sarılmak zorunda kaldı. Bunun için uzun süredir desteklediği, yetiştirdiği, sadakatinden şüphe duymadığı, inanç ve dünya görüşü olarak da kendinden saydığı Ukrayna liderini, şartlar olgunlaştığında sahaya sürdü.  Ülkede yıllar süren propaganda ve eğitim süreçleriyle yeni bir nesil inşa etti. Rakibi Rusya’yı kışkırtan ve savaş seçeneğini dayatan bir aşamaya geçti.   Savaş, daha şimdiden iki haftayı dahi doldurmadan yarattığı etkiler itibarıyla pandeminin dönüştürücü hızını kat be kat geride bıraktı. Zira Rusya’nın ekonomik ve coğrafi büyüklüğü nüfuz alanları, uydu devletlerle beraber düşünüldüğünde, küresel çapta etkiler üretme potansiyeline sahiptir  Bu haliyle Ukrayna lideri, yeni virüs vasıflarıyla donatılarak, dünya egemenliğine oynayan ekip tarafından yönlendirilmektedir. Bir arkadaşımın beğendiğim şu paylaşımıyla bitiriyorum: “Covid 19 görevini, Rusya Ukrayna savaşına devretti.”        
Ekleme Tarihi: 07 Mart 2022 - Pazartesi

Savaşın Komplo Teorisi

‘Bir şeyin sebebi varsa, sonucu da vardır’

 

  Komplo teorilerine ilgi kargaşa ve kriz anlarında artar. Belirsizlik, gelecek kaygısı kötücül senaryolara daha çok kapı aralar. Bir olay ya da durum, diğer açıklamalarla daha mümkün iken, komplolarla kanıt alanından çıkartılarak, varsayımlara dayalı inanç boyutuna taşınır. Bu, çoğu zaman komplo teorilerine bakışta, küçümsemeye, hafife almaya yol açar veya nesnellik ötesi ve bilim dışı addedilir. Fakat insan doğasının bir de gizemli tarafı, metafizik alana ilgisi vardır. Bunu birazcık fala, burçlara olan ilgiyle kıyaslamak mümkündür. İnsanda ‘gerçeklerin’ sıkıcılığından, gücünden ve yarattığı hayal kırıklıklarından kaçma isteği uyanır çoğu zaman.

  Tabii bu demek değildir ki tüm komplo teorileri hayal ürünüdür ya da gerçek dışıdır. Komplo teorilerinin zayıf tarafı,  güçlü kanıtlara muhtaç oluşudur. Zaten genel kabul gören ve  kanıtlanmış olaylar komplo teorisi sayılmaz. Komplo teorisi daha çok iddia ve varsayım aşamasındadır. Bunun iç gıdıklayıcı, kışkırtıcı ve merak uyandıran bir yanı vardır ve insanları çeken şey de budur genellikle… 

  Cevapsız sorular çoğaldıkça, bilhassa dünyanın genelini ilgilendiren olaylardaki sebep-sonuç ilişkisine verilen çelişkili açıklamalar, komplo teorilerine yeni alanlar açar. Güncel Ukrayna savaşı, yığınla gerekçe, analiz üretir… Tüm bunlar kafa karışıklığına iter, bilgi kirliliğine bulaştırır insanları ve böylece komplo teorisi üretmenin bir nedeni daha çıkar ortaya.

  Oysa Ukrayna krizine çıplak gözle bile bakıldığında komplo teorilerine gerek bırakmayacak olgular vardır.  Savaşın kötülüğü, adaletsizliği, yıkıcılığı hiçbir tereddüde yer bırakmaz. Daha çok masumları, savunmasızları, yoksulları, çocuk, kadın ve yaşlıları vurduğu da tartışma götürmez. İki devletin orantısız güçlerinin karşı karşıya olduğunu da. Ukrayna, zayıf ve mağdur pozisyondadır. Çapsız, hesapsız liderinin yanlış adımlarının cezasını çeken ülke konumundadır. Rusya tarafıysa güvenlik kaygısıyla hareket eden yabancı, yayılmacı ülkeleri burnun dibinde istemeyen, savaşa mecbur bırakılmış ve savaş dışında diplomasiyle falan sonuç alamamış ülke durumundadır.

  Sıralanan olgular ve çıplak gözle görülenler komplo teorisine yer bırakmamaktadır. Ama komplo teorisi, isminin hakkını vermek için orada duruyor ve alıcılarını bekliyor. Peki nedir bu alıcısını bekleyen komplo teorisi?

  Biliyorsunuz dünya bir pandemi süreci yaşadı. Hatta sürecin etkisini kaybederek devam ettiğini de söylemek mümkün. Pandemi dünyadaki birçok yerleşik kuralları, sonsuza değin değiştirdi. Ancak bütünüyle istediği sonucu alamadı. Yeryüzünde kendi nizamını kurmak isteyen küreselci elit tabaka savaşların yıkımını düşünerek, savaş dışı senaryolarla istediğini gerçekleştirmeye soyundu. İnsan eliyle virüs üretip, yayarak amacına ulaşmayı denedi ama bunda tam sonucu alamadı.

  Yeni dünya düzeni kurma peşindeki küreselci kesim, salgınların zaman aldığını ve istenilen sonuçları vermediğini görünce, eski ve bildik metot olan ve yıkım getiren dönüştürücü ve dizayn edici savaş seçeneğine sarılmak zorunda kaldı. Bunun için uzun süredir desteklediği, yetiştirdiği, sadakatinden şüphe duymadığı, inanç ve dünya görüşü olarak da kendinden saydığı Ukrayna liderini, şartlar olgunlaştığında sahaya sürdü.  Ülkede yıllar süren propaganda ve eğitim süreçleriyle yeni bir nesil inşa etti. Rakibi Rusya’yı kışkırtan ve savaş seçeneğini dayatan bir aşamaya geçti.

  Savaş, daha şimdiden iki haftayı dahi doldurmadan yarattığı etkiler itibarıyla pandeminin dönüştürücü hızını kat be kat geride bıraktı. Zira Rusya’nın ekonomik ve coğrafi büyüklüğü nüfuz alanları, uydu devletlerle beraber düşünüldüğünde, küresel çapta etkiler üretme potansiyeline sahiptir  Bu haliyle Ukrayna lideri, yeni virüs vasıflarıyla donatılarak, dünya egemenliğine oynayan ekip tarafından yönlendirilmektedir. Bir arkadaşımın beğendiğim şu paylaşımıyla bitiriyorum: “Covid 19 görevini, Rusya Ukrayna savaşına devretti.”   

    

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.